Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. Yılında oynanacak bir futbol müsabakası için alışılmadık bir yer ve mekân ama neylersiniz ki paranın yüzü sıcaktır ve paranın dini imanı olmaz, neticede para paradır.
Geçen sezon Lig’i kazanan Galatasaray ile Kupa’yı kazanan Fenerbahçe, 2023 Süper Kupa’nın sahibi olmak için bu yılın son günlerinde Suudi Arabistan Riyad’daki El Evvel Stadında karşılaşacaklar.
Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. Yılında oynanacak bir futbol müsabakası için alışılmadık bir yer ve mekân ama neylersiniz ki paranın yüzü sıcaktır ve paranın dini imanı olmaz, neticede para paradır.
Halk arasında MBS diye anılan ve Suudi Arabistan’ı fiilen yöneten Veliaht Prens Muhammed Bin Selman’ın “futbol”u desteklenecek sektörler arasında görmeye başlamasıyla birlikte Hicaz Yarımadası’nda Suudi Krallığında dünyanın en şöhretli futbolcuları, en klas teknik direktörleri birbiri ardına boy göstermeye başladı. Ronaldo başta olmak üzere faal veya yarı faal ne kadar değerli futbolcu varsa tamamen “duygusal” sebeplerle bugünlerde Suud takımlarında boy gösteriyor sırasıyla.
Gelelim konunun bizi ilgilendiren kısmına. Süper Kupa 2023’e. Federasyonumuz bu kupayı yurt dışında oynatarak hem bir miktar maddi gelir elde etmek hem de muhtemel tribün olaylarından kaçınmak için Avrupa ülkeleri başta olmak üzere bazı girişimlerde bulunduğunu zaten ilan etmişti. Fakat Avrupa’nın belli başlı ülkeleri Almanya, Fransa, Belçika, Hollanda “güvenlik” endişelerini bahane ederek bu işe razı gelmediler. Düşünsenize zaten yurt dışında kendi insanımız kadar, organize düşmanımız da var bizim maçları sabote etme potansiyeli taşıyan, ayrıca provokasyona çok açık durumda Avrupa’daki Türk nüfus; hem Irak sınırında hem Suriye sınırında yaşananlardan sonra. Bir de şimdi Gazze işi çıktı ki Avrupa’da maç oynamak hakikaten saatli bomba bizim için.
Ülkemizde mesela İkitelli’deki Atatürk Stadı’nda yarı yarıya tribünlerde bir Fenerbahçe-Galatasaray maçı şu an için bile hayal olarak kalmaya mahkûm. 40 bin Fenerli, 40 bin Cimbomluyu bir-iki kilometre kare bir alanda bir öğleden sonra ve bir akşam karanlığında Türkiye’de bir araya getirmek sonuçları açısından öngörülemeyecek sıkıntılara ve hatta şu aralarda sık sık dile getirilen 3. Dünya Savaşı’nın çıkmasına bile sebep olabilir Allah esirgesin. Bu böyle olduğu için de yurt dışında oynatmak en iyi opsiyon olarak kalacaktır yakın gelecekte de.
MBS’nin desteklediği futbol yatırımlarının bir faslı olarak da Türkiye Süper Kupası’nın Riyad’da sahibini bulması nereden bakarsanız bütçe açısından iyi iş oldu. Kazanan takıma 2.8 milyon dolar, kaybeden takıma 2 milyon dolar, bütün ulaşım ve konaklama masrafları Suudi Krallığından ayrıca muhtemelen TFF’ye de okkalı bir katkı payı ödeneceği düşünülürse her ne kadar tribünler arzu edildiği şekilde dolmasa ve şenlikli olmasa da bu operasyondan herkesin kazançlı çıkacağı ortada.
Bakarsınız bu sayede güzel bir yılbaşı umresi de nasip olur oralara yolu düşenlere. Hem ibadet, hem ticaret, hem ziyaret olur. Üçü bir arada, oh mis gibi maşallah. Tövbe kapısı hep açık olduğu için, umre mekânlarında edilen duaların gerçekleşmesi ihtimali de daha yüksek olduğu için futbolumuz adına çok büyük bir nimet olacak bu Süper Kupa.
Haydi Allah kabul eylesin hepsinin duasını.