Aylar öncesinden haberi gelmişti. "THY Yönetim Kurulu eski Başkanı Hamdi Topçu kitap yazıyormuş" diye. Doğrusu ben de merak ettim ne yazacak acaba?
Türkiye'de, turizm denilen; gezme, görme, yeme, içme, konaklama faaliyetlerini devlet katında adına bazen Kültür, bazen de Turizm Bakanlığı denilen dev yapılanma idare eder. Bazen de hem Kültür hem de Turizm Bakanlığı aynı isimle vaziyete hakim olmaya gayret eder ama işler de hep birbirine karışır gider.
Doğrusu kaç kişinin haberi vardı, kimler haberdardı bilmiyorum. Ama hafta içinde 15 Mayıs Hava Şehitlerini Anma Günü idi.
Türkiye'nin dünyada en fazla tanınan ve bilinen markası Türk Hava Yolları ticari faaliyetlerini bir Anonim Ortaklık olarak sürdürmektedir.
Geçen hafta, İstanbul Havalimanı'nda yaşanan bir olay hepimizi derinden üzdü. Kendini çok önemli biri olarak görme hastalığına yakalanan ve problemli olan bir kadın yolcunun, kontuarda görev yapan hemcinsine karşı dile getirdiği hakaretler yenilir yutulur cinsten değildi.
Havalar ısınmaya başladı, bahar güzel ve iç ısıtan yüzünü gösterdi. Her ne kadar sabahları serin olsa da mayısla birlikte insanların içinde, bir tatile gitme hevesi uyanır. Herkes şimdiden tatil planları yapmaya başladı. İyi güzel de adına tatil denilen bu aktivite öyle kolay yapılacak bir iş olmaktan giderek uzaklaşıyor.
Ülke seçim sonuçlarına odaklanmışken, çalışanlar, dar gelirliler ve emekçiler daha iyi hayat koşullarına kavuşabilmek için zorlu bir gayretin içinde kıvranmaktadır.
Bana göre, Hava-İş'in bugünkü yönetimi aidiyet değil, sadece aidat peşindedir.