KKTC, MİLLİ HAVAYOLU ŞİRKETİNİ KURABİLİR Mİ?

Musa ALİOĞLU 15 Nis 2018

Musa ALİOĞLU
Tüm Yazıları
Son zamanlarda bir çok uçuş noktasına yaptığı seferleri kaldıran Atlas Global için "Kıbrıs/Ercan seferlerini de kaldırdı" diye yazılınca, Kıbrıs kamuoyu ayağa kalktı. Oysa, paniğe neden olan bu haberin aslı astarı yoktu.

Şirket, uçuşlarını azalmıştı. Fakat, Kıbrıslılar bu konuya farklı açıdan bakıyor ve "Milli havayolumuzu kurmanın zamanı geldi" diye de görüş açıklıyorlar.

Bakan Bey, bir yandan THY ve diğerleriyle görüşeceğim diyor, bir yandan da artık milli havayolunun kurulması şart oldu diye demeç vermekten de hiç geri kalmıyordu. Bakan böyle derde, başkası boş mu durur. Girne Amerikan Üniversitesi'nin Rektörü Serhat Akpınar da "Milli havayolu şirketini kurmalıyız" diye bir demeç patlatıyordu.

TKP Yeni Güçler Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Davulcu ise, KKTC’nin sivil hava ulaşımının Türkiye menşeli özel hava yolu şirketlerince yapılmasına dikkat çekerek, özel şirketlerin faaliyetlerinde en önemli unsurun karlılık olduğunu, karlılık oranının azalmasının sefer sayılarının azalmasına veya tümüyle ortadan kaldırılmasına yol açabilmekte olduğunu kaydederek "Bu bakımdan, hava ulaşımı sektöründe denge unsuru olmak üzere KKTC’nin ulusal bir havayolu şirketine sahip olması elzem hale gelmiştir” diyor. Herkes milli havayolumuz derken, TKP'li arkadaş ulusal diyordu!..
Bilindiği gibi daha önce Onur Air, bu hattın zarar ettiğini ileri sürerek, aylar önceden Ercan'dan çekilmişti. THY ve Pegasus ise yaz tarifesiyle uçuşlarına devam edecek. Avrupa'dan Kuzey Kıbrıs'a tur düzenleyen tur operatörleri de gelen yolcu taleplerini Corendon ve Tailwind Havayolları'ndan uçak alarak çok rahatlıkla çözebiliyor.

Kıbrıs kamuoyunun havacılık ve seferler konusunda büyük bir hassasiyeti var.

Öncelikle, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Birleşmiş Milletler tarafından devlet olarak tanınmadığı için Ercan Havalimanı'na direkt sefer yapılmıyor. Bu yasağın bir kaç defa delinmesi, konunun süreklilik kazanması için yeterli olamadı. Haliyle Avrupalı bir turist Londra'dan Ercan'a 4 saatte uçmak varken, önce Antalya'ya oradan da Ercan Havalimanı'na ulaşmak için, hem daha çok para ödeyecek, hem de indi-bindiyle daha fazla zaman kaybedecek. Bu maddi kaybı KKTC Hükümeti, charter uçaklarla 20 bin turist getiren tur operatörlerine kişi başı 120 Euro ödeyerek telafi ediyor. Fakat zaman kaybının önüne geçilemiyor. Bazı turistler tıpkı İsraillilerin yaptığı gibi Ercan yerine Güney Kıbrıs Rum Kesimi'ndeki Larnaka Havalimanı'na gidip, oradan da karayoluyla Kuzey'e geçmeyi deniyor. Rum yönetimi bunu önlemek için elinden geleni yapıyor, turistlere zorluk çıkarıyor.

Konu artık adeta kangren olmuş, 'Kıbrıs Sorunu' ile birlikte çözüm beklemektedir.
Ülkelerinde on binlerce Kuzey Kıbrıslıyı misafir eden İngilizlerin de gözde tatil yeri olan Kıbrıs'a direkt sefer yapılabilmesi için hukuki yollar denenmelidir. Bir süre önce Londra'daki mahkemeye başvurulduğu, fakat henüz olumlu bir sonuç çıkmadığını biliyoruz. Bunun başka bir yolu da Taiwan gibi tanınmayan bir ülkenin izlediği yolu izlemek ve Ercan'ı herkese açabilmektir. Ercan Havalimanı'nın uluslararası uçuşlara açılması, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne de girmesinin önündeki engellerden biridir.
AB, Kıbrıs'tan asker çekilmesi, Rumlara toprak verilmesi ve de Mersin Limanı'nın açılması gibi maddelerle bu konuyu aynı masada müzakere etmekten yana tavır koyduğu sürece konuya çözüm bulunmaz.

Ortada bu kadar sorun varken Kıbrıslılar bir devletin olmasa olmazı
olan havayolu şirketi kurmak için can atıyor diyebiliriz.

1974 Kıbrıs Barış Harekatı'ndan sonra Kıbrıs Cumhuriyeti'nin yönetiminde Türk Cemaati diye tanımlanan Türk toplumu, Kuzey Kıbrıs Federe Devleti adını alır ve aynı yıl Kıbrıs Türk Hava Yolları (KTHY) adıyla ve YK (Yavru Kuş) koduyla şirket kurar. Şirket, Kıbrıs Türk Cemaat Meclisi Konsolide Fonu İnkişaf Sandığı ve THY A.O'nun eşit ortaklığıyla 1975'te faaliyete geçer. Tabi, TC Ulaştırma Bakanlığı Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'nün onayıyla TC tescili ve de Türk bayrağıyla uçmak şartıyla. 5 uçaklık şirket yıllarca Türkiye bağlantılı İngiltere ve Almanya'ya uçuşlar yaptı. Son yıllarda şirketin 700'e ulaşan personelinin çok fazla olması, yanlış uçak seçimi ve de uçak kiralarının yüksek oluşu gibi konular sona doğru gidişin göstergesi oldu. Artık kendini döndüremeyen şirket, tam 36 yıl sonra, 2010 yılında, arkasında 140 milyon dolar borç ve binlerce mağdur insanı da bırakarak tarihteki yerini almıştır.

KKTC Meclis Araştırma Komisyonu'nun soruşturmasından da bir sonuç alınamadı.

Siyasilerin burayı çiftlik olarak görmesi, Havasen adlı sendikanın aşırı talepleri ve operasyonun karlı olamaması kapanmanın en bariz nedenleri olarak gösterilebilir.

Şimdi, yeniden milli havayolu kuralım diye görüş belirtenlere şunu sormak lazım.

Siz hangi parayla, kar etme ihtimali olmayan bir şirketi, nasıl kuracaksınız. Eskisi gibi THY kadar güçlü bir ortak bulamazsınız. Kıbrıslı sermayedarlar geçmişte de bu işe soyundular, fakat hiç başarılı olamadılar.
Kaldı ki, yeni havayolu şirketi kurulmasına sıcak bakmayan, şartları çok ağırlaştıran SHGM'nin bu engelini nasıl aşacaksınız? Kuzey Kıbrıs Hava Trafik Kontrolleri Derneği (CTATCA) Başkanı olan ve Kıbrıs Havacılık Tarihi kitabını yazan arkadaşım İzzet Derkan'ın "Halkımızın beklentisi, bayrak taşıyıcı havayolumuzun siyasetten uzak bir yapı içerisinde, kurumsal-uzman bir hizmet kadrosuyla, sadece toplumun menfaatini hedef alan ve de geçmişten de ders alıp, gökyüzünde güvenle uçmasıdır" sözleri çok doğru, anlamlı ve yerindedir.
Geçmişten ders almak derken, KTHY'nin yanı sıra, başarıya ulaşamayan diğer iyi niyetli girişimlere de bir bakmak lazım. Kuzey Kıbrıs deyince akla ilk gelen isim olan, dünya çapında tanınan ve önemli bir iş insanı olan Asilkan Nadir de en güçlü olduğu dönemde havacılık işine soyundu. Adının İngilizcesi olan Noble (Asil, Soylu) Air'in 5 uçaklık filosu da ne yazık ki diğer işleri gibi başarılı olamadı ve kapanıverdi.

Yine aynı şekilde, Kıbrıslı iş insanı Kazım Tonguz da, kendi adının baş harfleriyle başlayan TK Akdeniz Havayolları'nı kurar fakat bu şirket de uzun ömürlü olamaz.

Bir kargo uçağı Beşparmak Dağları'na çarpan Talya Havayolları da başarısız olan havayollarından biri olarak tarihe geçti.

Son olarak, Bird Airlines adı verilen şirket KKTC Turizm Bakanı'nın elinden sözde Uçuş İşletme Ruhsatı aldı haberi de tam bir mizah örneği olarak akıllarda kaldı.

Tüm bu örnekler ortadayken, piyasaların çok da iyi olmadığı bir ortamda kimler bir havayolu kurmaya cesaret eder bilinmez. Kıbrıs'a daha çok turist çekmenin yolu, yeni havayolu kurmaktan çok, adadaki turizm alt yapısını geliştirmek, tesisleri rantabl hale getirmek ve çok iyi tanıtım yapmaktan geçer. Turisti bulun, gelmesi için ikna edin, uçak haydi haydi bulunur.

Tek sorun olan Ercan Havalimanı'na direkt uçuşları AB'ye veya Rum Yönetimi'ne verilecek tavizlerle çözmek ne kadar iyi, doğru veya onurlu bir çözümdür bilemem.

Şirket kurup, beş seneye kalmadan şayet geride milyonlarca dolar zarar

bırakarak kapatacaksanız, kurmayınız bu şirketi. Tanınmadığınız ve uçaklarınıza da KKTC Bayrağı asamadığınız sürece, bu şirketin milli veya bayrak taşıyıcı olması mümkün olamayacaktır. Bunu biliyorsunuz değil mi?

Gönlümüz, dünyanın tanıyacağı bağımsız bir Kıbrıs devleti ve kendi bayrağıyla uçan güçlü bir havayolundan yanadır biline.

İyi uçuşlar Kuzey Kıbrıs'ım...