'Açtımı ola şu Sivas'ın gülü yaprağı, çekti bizi gurbet elin suyu toprağı.'

‘Açtımı ola şu Sivas'ın gülü yaprağı, çekti bizi gurbet elin suyu toprağı.’

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın söylediği gibi beni de Sivas’ın suyu, toprağı, aşkı, sevdası, muhabbeti, yiğit insanları çekti. Girişten de anlayacağınız üzere Sivas’taydım geçtiğimiz günlerde. Aşıklar şehri, güzel Sivas’ı görmeye, tanımaya gittim. Sivas, istiklalimizin en önemli başlangıç noktası.. Atatürk’ün 108 gün boyunca en güvenli şehir olarak gördüğü ve Sivas kongresini yaptığı yer. Bilir misiniz, Fransızlar Sivas Kongresi'ne karşı bazı önlemler almış o günlerde.. Fransız Binbaşı Brunot, kongrenin toplanması halinde Sivas Valisi Reşit Paşa'ya şehrin işgal edileceğini söylemiş. Daha da ilerisi, Elazığ Valisi Ali Galip, kongreyi basmakla görevlendirilmiş.

Tüm bu engellemelere rağmen, Sivas Kongresi 4 Eylül 1919'da daha sonraki yıllarda Sivas lisesi olarak kullanılan bir tarihi binada saat 15:00'de toplanmış. 2 Eylül 1919 günü Sivas'a gelen Mustafa Kemal Paşa, 18 Aralık 1919'da Ankara'ya gitmek üzere uğurlanır Sivas'tan. Sivaslılar, Millî Mücadele'nin en önemli günlerine merkezlik yapmış olmanın mutluluğunu yaşamaya devam ediyor. O liseye uğradım.. Gezerken beni bir hayli heyecanlandıran, o günleri yaşamış, o önemli tarihe tanıklık etmiş bu binada bulunmak gerçekten çok heyecan verici. Sivas Belediye Başkanı Sami Aydın ile tarihi kongrenin yapıldığı mekanda buluşuyoruz.. Tarih boyunca pek çok medeniyete yurt olmuş, Sivas’ı konuşurken Atatürk’ün Cumhuriyet yıllarına gidiyorum. O dönemde çıkarılan gazetenin basıldığı matbaa makinasına dokunuyorum.

Dondurucu soğuk

Sivas’a gelmeden önce kafamda bu ille ile ilgili hiçbir düşünce yoktu. Açıkçası nasıl bir kente geleceğimden okuduklarım ve dinlediklerim dışından pek bir bilgim yoktu. Havalimanına indiğimde, beni Sivas’ın o meşhur kuru ve dondurucu soğuğu karşıladı. Sivas’ın soğuğu, gecenin bir yarısı televizyon yayınından çıkıp uykusuz bir uçak yolculuğunun ardından beni bile kendime getirdi.

Vali Gül

Sivas'a gidip vilayet konağına uğramadan olmaz.. Sivas Valisi Davut Gül’ü de ziyaret ediyorum. Gül, sabahın çok erken saatlerinde işe başlayanlardan O gün de bizde 10.30 gibi randevu verdi. Tabi sabahın bir köründe mesai başlayınca o saat neredeyse günün yarısı gibi geliyor insana. O kadar çok insanla sohbet etmiş ki o saate kadar Vali Bay, halinden net bir şekilde anlaşılıyordu.. Sivas’ı ve çalışmalarını dinliyoruz keyifle.. Bu arada o günün halk günü olduğunu ve halkla birebir ilgilendiğini öğreniyoruz Vali Gül'ün..

Yerel medya çok önemli

Bu arada şehrin sesi olan bir mecradan bahsetmeden olmaz.. Bu güzel Aşıklar Şehri'nin 12 yıldır yayımlanan "Memleket Sivas" gazetesi Sivas’ın önemli haberlerine imza atıyor. Sivas’ın tanıtımında bana da rehberlik yapıyorlar. İmtiyaz sahibi Nuri Geneş ‘Memleket Sivas Gazetesini memleketimizin haberlerini yapmak için kurduk’ diyor.

Hadise ve Cem Yılmaz’a serzeniş….

Sivas’ta tabii ki asıl merakımızı uzunca bir sohbet imkanı bulduğumuz Sivas halkından aldığımız bilgilerle gideriyoruz. Halkın Sivas’ın ünlülerinin kente uğramayışından şikayeti özellikle de Hadise’nin dilinden düşürmediği iline olan mesafeli duruşunu dinliyoruz.. Bir konser bile vermediği yönünde serzenişleri dinliyoruz.. Cem Yılmaz’ın da gelmesini istiyor Sivas halkı. O kadar kırgınlar ki ‘hem Sivaslıyım diyor televizyonlar da hem de Sivas’a gelmiyorlar, bunu kabul etmiyoruz’ diyorlar.

Hobbit Evlerinin ünü yurtdışına kadar yayılmış

Sivas Belediye Başkanı Sami Aydın, başkan seçildiği günden bu yana çok şeyin değiştiğini, çok çalıştıklarını anlatıyor. Halk ile bir gönül bağı oluşturmuş. Aksu deresi, Paşabahçe, hayat ağacı, toplu taşıma sistemi, bölge parkları, hobbit evleri denen ‘Yamaç Evleri’ni yapmışlar. Hobbit Evleri gerçekten mimari olarak görülmeye değer, artık yarışmalarda ismi sorulur olmuş ünü yurtdışına kadar yayılmış...

‘Bari insanlar mezarda eşit olsun’

Sivas’ta mezarlıkları düzenleyip tek tip mezarlıklar yapmışlar. Başkan ‘bari insanlar mezarlıkta da eşit olsun’ diyerek mezarlık dönüşüm projesi yapmış. Arkadaşları demişler ki ‘başkanım bu mezarlık işi sakat iş, bu işe girme.. Ölülerimizi de rahat bırakmıyor derler’ başkan kulak asmamış, 'yeni mezarlığı tek tip yapalım. Vatandaş kabul ederse devam ederiz, etmezse yapmayız.’ diyerek eskilere önce dokunmamış yenileri yapmış. Bakmış ki tepki yok eskileri de dönüştürmüş.

Kadınlar evde bile olsa para kazanıyor

En mutlu olduğum konulardan biri de kadınlara değer verilmesi… Ev kadınlarının yaptıkları el ürünlerini satabilecekleri bir yer yapılmış. Hanımeli Çarşısı. Kadınlar evde yaptıkları el ürünlerini buraya getiriyorlar ve onlara bir banka hesap numarası açılıyor ve onlar adına yaptıkları ürünler satılıyor ve elde edilen para hesaplarına yatırılıyor. Kadınlar adına sevindirici bir proje..

Türkiye’nin en iyi kahvesi

Tarihi bir mekanda ‘Çerkezin Yeri’nde belki de Türkiye’nin en iyi kahvesini içiyoruz. Kahvenin köpüğünden, kahveye ulaşmak için bir süre köpüğü içiyorsun. Atatürk ve Cumhuriyetin izlerinin olduğu bir mekanda.. Kahve yapılan tezgaha geçmek yasak. Sağda solda her yerde tarihi eşyalar ile kendinizi 1920'lerde hissediyorsunuz. Ben kahve tezgahına geçip kendime bir kahve yapmanın yolunu buluyorum. Her taraf tarih kokuyor, insan burada fotoğraf çekmeden duramıyor.

“2009 yılında hiç beklenmedik şekilde görevi bıraktım”

Sami Aydın 2009’a kadar başarı ile yürüttüğünü söylediği başkanlığı nasıl bırakmak zorunda kaldığını anlattı. Başkan şunları söylüyor: “Yaptığımız anketlerde Türkiye’nin en büyük oyunu alacağımızı düşünerek seçim çalışmalarına başladık. Seçime 3 gün kala Sivas’ın değerli evladı merhum Muhsin bey (Yazıcıoğlu) arkadaşları ile birlikte seçim gezisinde -bildiğiniz gibi- helikopteri düştü. Pazar günü seçim olacaktı. Bu kaza çarşamba oldu. Öyle olunca cumartesiye kadar cenazelerine ancak ulaşılabildi. Fakat hiç beklemediğimiz bir tepki oldu şehirde. O günlerde Sivas televizyonlarında her gün bu konu işlendi. Merhum Muhsin Bey'e karşı bir vefa birliği oldu. Özellikle de kadınlar, "Vefa gösterelim, partisine oy verelim" demişler. Normalde çok yüksek bir oyla kazanacağımızı düşünürken 2009’da ben görevi bırakmak zorunda kaldım. Seçimi kaybetmiştim.”

Merhum Muhsin Yazıcıoğlu'na vefa

“Pazar günü seçimi kaybettik pazartesi şöyle saat 07.00 gibi evin zili çaldı. Ben de o gün sabaha kadar seçimi takip etmişim uyumamışım. Bir hanım beni ziyarete gelmiş, kendi kendime dedim ki, "Galiba bu kadın benim belediye başkanlığı seçimini kaybettiğimi bilmiyor. Herhalde bir yardım istemek için gelmiş." Kadın bana, "Başkanım bugün ben sabaha kadar uyuyamadım. Ben dedi Muhsin Yazıcıoğlu'na vefa borcu ödemek adına oyumu ona verdim, size oy vermedim. Sonra bir düşündüm ki, en büyük vefasızlığı size yaptık. Siz bu şehre bu kadar yaptınız bu kadar güzelleştirdiniz, ben sizin seçimi kaybedebileceğinizi hiç düşünemedim. Siz de seçimi kaybedince ben sabaha kadar ağladım uyuyamadım. Bana hakkınızı helal edin.” diyerek üzüntüsünü dile getirmişti.

Sivas’ta Cumhuriyet’in ve Atatürk’ün izlerini buram buram hissediyorsunuz. Bununla birlikte AK Partili belediye başkanı Sami Aydın anlaşılan o ki, geçmiş dönemde ona oy vermeyen halk ile gönül bağını sıkılaştırmış. AK Parti, CHP’ye göre daha ağırlığını hissettiriyor.

2018 in ilk gününe uyandık…

2017’yi dün itibari ile tarihte yerini aldı.. İnanıyorum ki, 2018 daha güçlü bir yıl olacak Türkiye ve insanlarımız için. Dünyada daha güçlü bir Türkiye algısı her geçen gün artarak devam edecek.. Daha umutlu, daha pozitif hissederek derin nefes alarak girelim yeni yıla. Sağlıkla, aşkla, neşe içinde bir yıl olsun herkese… 2018’teyiz