Oysa kırk yıl boyunca bukalemun gibi kırk kılığa bürünerek kendilerini gizlemeyi başarmışlardı.
Oysa kırk yıl boyunca bukalemun gibi kırk kılığa bürünerek kendilerini gizlemeyi başarmışlardı. Bugün 15 Temmuz hain darbe girişiminin üzerinden 8 yıl geçti. 15 Temmuz gecesini 16 Temmuz gününe bağlayan gece bizim için zor bir geceydi.
Tarihte okuduğumuz bize anlatılan darbelere baktığımızda asker çıkıp yönetime el koyuyoruz der ve darbe yapılırdı. Bu sefer öyle olmadı. Darbecilere karşı ilk defa ses çıkaran bir lider, bir cumhurbaşkanı vardı, onunla birlikte bir halk omuz omuza verdi, darbeye darbecilere karşı durdular. Darbe yapmak seçilmiş hükümete el koymaya kalkmak demokrasiyi ayaklar altına almak demektir. Cumhurbaşkanı Erdoğan o gece ülkesine tam bir liderlik yapmıştır. Korkmadan sahaya çıkmıştır. Halkına güven vermiştir. O gece darbe üzerimizde jetler uçarken, her şeyin üstünde olan Türkiye Büyük Millet Meclisi bombalanırken şunu düşünmüştük, nasıl olur da TBMM bombalanır, nasıl olur da halkın üzerine ateş açılır?
Bunu yapanlar Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, askeri olamaz demiştik. Bunu yaptıranlar ise Türkiye Cumhuriyeti’ne ne yapmak istemişti. Kime çalışmıştı? Demokrasi ve Özgürlükler Adası'nda düzenlenen Şehit Mustafa Cambaz 3 Fotoğraf Yarışması Ödül Töreni'nde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ağzından çıkan bu sözler olayın özeti gibiydi… "Oysa kırk yıl boyunca bukalemun gibi kırk kılığa bürünerek kendilerini gizlemeyi başarmışlardı. 15 Temmuz gecesi de tereyağından kıl çeker gibi Türkiye'yi işgal edeceklerini, milletin iradesine el koyacaklarını zannediyorlardı. Ama 40 yıllık plan ve hazırlık sadece birkaç saat içinde boşa gitti. Yaptıkları hesap o gece Boğaziçi Köprüsü'nden döndü. Yaptıkları hesap o gece Yeşilköy Havalimanı'ndan döndü. Yaptıkları hesap o gece Kızılay Meydanı'ndan, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nden, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nden döndü. Millete silah doğrulttukları, kan döktükleri her yerde Rabbimiz hainlerin hesaplarını başlarına geçirdi."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz gecesine işaret ederek, "Bundan 109 sene önce yedi düvelin bir araya gelip tüm gücüyle yüklendiği Çanakkale'de herkesi şaşırtan bir zafere imza atmıştık. 15 Temmuz'da da yedi düveli arkasına alan bir ihanet çetesinin 40 yıllık planını bir gecede bozarak tarihimize ve bizden sonraki nesillere şeref madalyası olarak iftiharla taşıyacakları yeni bir zafer armağan ettik. Emperyalistlerin uşaklarına Türkiye'nin teslim alınmayacağını, Türk milletinin iradesine zincir vurulmayacağını yeniden gösterdik.” dedi.
15 Temmuz gecesi darbe yapılmaya çalışılırken o gece korkmadan sahaya çıkan kendine inanan, halkına liderlik yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmuştur. Tarihe bu şekilde geçmiştir. O gece şehit olanları da tarih asla unutmayacaktır. Türkiye’de bir daha darbe girişimi yapmak isteyenlerinde asla unutmayacağı bir şey var ki, bu halk bundan sonra böyle bir şeye asla izin vermez. Suriye on yıldan fazla zamandır savaşla bölüp parçalayanlar neden sınırımıza kadar geldiler? Sadece bu soruyu sormak ve düşünmek bile ülkemizin etrafındaki tehlikeyi görmesine yeter. Hele İsrail’in Gazze’ye yaptıklarına baktığımızda Ortadoğu’da oynanan oyunun büyüklüğünü görmemize yeter. Uyanık olmak birlik beraberlik içinde siyaseti yürütmek Türkiye siyasileri için çok ama çok önemlidir