Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan muhtarlarla yaptığı son toplantıda teröre karşı "milli seferberlik" ilan etti. Yani bir millet olarak tek vücut halinde teröre karşı mücadele edelim, bütün imkanlarımızı bu beladan kurtulmak için seferber edelim diyor.
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan muhtarlarla yaptığı son toplantıda teröre karşı “milli seferberlik” ilan etti. Yani bir millet olarak tek vücut halinde teröre karşı mücadele edelim, bütün imkanlarımızı bu beladan kurtulmak için seferber edelim diyor.
Ama bunu pek anlayamayan saflar var… Tutturmuşlar “bu iş böyle olmaz, seferberlik için Milli Güvenlik Konseyi’nden tavsiye kararı çıkarın, bu bir hükümet önerisi haline gelsin ve TBMM’den geçirip resmiyet kazansın” diyorlar. Bu kişiler herhalde hala 15 Temmuz’da halkı seferber edip sokaklara döken o yüce milli değeri anlamamışlar.
Erdoğan “milli seferberlik” dediği zaman devleti ile vatandaşı ile ve siyasi partileri ile hepimizin elimizi taşın altına koyup bu bela ile savaşmamızı istiyor.
Yani vatandaş her şeyi devletten beklemeyecek. Uyanık olacak, mahallesinde, apartmanında, komşusunda şüpheli bir durumu fark ettiğinde, sokakta anormal bir durum ile karşılaştığında “aman ispiyoncu yaftası yemeyeyim” demeyecek ve emniyet güçlerini uyaracak. Herkes kendi arka bahçesinden sorumlu olacak.
Siyasi partilerin, ideolojik farklılıklarını bir kenara koyup “her şey Türkiye için” sloganı ile hareket etmeleri isteniyor. Yani AK Parti, MHP, CHP ve hatta HDP’nin teröre karşı ortak tavır içinde hareket ederek bu belaya son vermesi isteniyor. Yani HDP’nin PKK’ya arkasını dönüp dağla ilişkisini kesip milletine hizmet etmesi bekleniyor. Yani CHP’nin HDP’nin teröre teslim olmasını mazur gösterecek tutumlara son vermesini istiyor.
STK’ların da ellerini taşın altına koymasını istiyor. Yani TÜSİAD gibi kuruluşların Batı ağızı ile “OHAL kalksın, KHK’lere son verilsin” teranelerine son verilmesini ve bu kuruluşların da terörle mücadeleye etkin katkılarını bekliyor…
Cumhurbaşkanımız devlet kurum ve kuruluşlarının terörle daha etkin ve koordineli mücadele etmesini istiyor. Yani Kobani’de, Sincar’da, Afrin’de PKK yuvalarına müdahale edilmesini, Avrupa’daki PKK yapılanmasına darbe vurulmasını istiyor. Yani bize kalkan ellerin tokat atamadan kırılması lazım.
Ama bunu bile anlamakta aciz insanlar var. Onlar hala eski Türkiye’nin eski alışkanlıkları ile bize yol yordam öğretmeye çalışıyorlar…