Başkalarının paralarının hesabını kovalamak kimseye düşmez.

Serdar Ortaç ile röportaj yapmışlar.

Adamın para ile sorunu var, uzun yıllardır para ile olan münasebeti bozuk.

Çok besteler yaptı, çok şarkılar yaptı, çok sahneler aldı ve çok paralar kazandı.

Kumara 50 milyon kaptırdığını söyler durur.

Hesap soracak halimiz yok, kendi kazandı kendi harcadı ya da kendi kaybetti.

Başkalarının paralarının hesabını kovalamak kimseye düşmez.

Adam size ne, sana ne, senden mi aldım harcadım dese ne diyeceksiniz.

2017’deki röportajında, "salağım gerçekten akıllı adam bunu yapmaz" diyor.

Çıktığı her televizyon programında da açıkça anlatıyor.

Şimdilerde başı boşandığı eski eşi Chloe ile dertte.

"Kadına 1 milyon kaptırdım, salağım” diyor.

Konu başlığı kumar, konu başlığı kadın, adam hep pişman, hep keşke diyor.

Serdar ve Chloe ne kadar evli kaldı bilemem.

Ama bildiğim Serdar'dan bakmakla sorumlu olduğu çocuğu yok, o zaman ne münasebet ile nafaka alıyor.

Çalışmaması için sebep yok, gencecik kadın, hani mankendi, hani kendi ürettiği mayoları falan vardı.

Şimdi bu kadın Serdar'dan neden her ay nafaka alıyor, mantıklı bir cümlesi olan anlatsın da biz de anlayalım.

Bu Chloe ve türevleri kadınlar var.

Bedavacı nafakacılar.

Uyanıklar.

Evlen, kısa süre evli kal, boşan ve ömür boyu nafaka al.

Sanki evlilik profesyonel bir iş.

Adam soymak aslında.

Bir keriz bulalım, ömür boyu eşşek gibi para ödesin bize baksın.

Ben çocuk nafakası dışında tamamen karşıyım.

Kadın kısacık süre evlilik sonrası nafaka almaya başlıyor, bir daha asla çalışmıyor.

Niye çalışsın ki, çalışırsa nafakası kesilecek.

Evleniyor, evlenirse nafakası kesilecek, sevgili yapıyor.

Adam başka kadın ile evleniyor çocuk çocuğa karışıyor, hala eski eşine nafaka ödüyor…

Ya da adam işsiz, çalışamıyor, geliri yok ama kadına nafakasını ödeyecek.

Bir yaşlı anne televizyonda anlatıyordu, oğlum hastalandı çalışamıyor, ben evlere temizliğe gidiyorum, oğlumun nafakasını ödüyoruz.

Çocukları var mı, yok!

O zaman?

Ne münasebet.

Bu konuda derhal kanun çıkmalı.

Kanun evlilik süresi şartı koymalı, çocuk şartı koymalı, kadının işe başlayabilir yaşı koymalı.

Ve mutlaka evlilik sözleşmesi yapılmalı.

Kadın 15 / 20 senelik evli olur, koca baskısı yüzünden çalışamaz, evde şiddetin her türlüsüne maruz kalır anlarım.

Ve adam başka kadın bulur ve gider o zaman nafakayı mecbursun bağlarsın anlarım.

Kadına şiddet vardır, mutlaka boşanmalı ve adamın canına okursun.

Onun dışında nafaka çıkalı kadınlar ne münasebetle nafaka alıyor.

Bu tür kadınlar yüzünden, esas nafaka alması gereken kadınlar mağdur oluyor.

Bu gibi kadınlar yüzünden, esas mağdur kadınlar üç kuruş ile geçinmek zorunda kalıyor.

Ve esas nafaka mağduru kadınlar, "nafaka çakalı kadınların şiddetine" uğramış oluyor.

Adı; Nafaka avcılarının şiddeti.

Ben böyle kabul ediyorum.

Ve demem o ki.

Mutlaka evlilik sözleşmesi yapılmalı.

Boşanma halinde, evlilik süresi, çocuklu ve çocuksuz şart koyulmalı.

Başka türlü bu profesyonel nafaka avcılarına dur diyemezsiniz.

Funda'nın aklındakiler…

... Uçaktan düşen Afganlarla ilgili tişört yapmışlar

Uçak var, uçuyor ve arkasından insanlar düşüyor.

Üzerine İngilizce KABİL ATLAMA KULÜBÜ yazmışlar.

Çaresizlikten, korkudan, arkada bıraktıkları kadınları, çocukları düşünmeden kaçmak isteyen, uçaktan düşen insanlarla alay etmişler.

Ölen insanlarla alay etmişler yani.

İnsanlıktan bu kadar çıkmışlar yani.

Bu tişörtleri tasarlayan, bunun imalatını yapan, satan ve bundan gelir sağlayan insanlıktan çıkmış insanlar var.

Umarım siz de;

Leşler kulübü kurarsınız ve uçurumdan atlarsınız.

Kafa üstü çakılırken, donlarınıza tasarım yapmayı unutmayın sakın.

Şöyle yazsın.

Leşler Atlama Kulübü.

Funda'nın aklındakiler…

... Kimseye laf söylenmiyor.

İnanılmaz bir dönemden geçiyoruz.

Hata söylemek kabahat olmuş.

Yapılmaması gereken şeyi söylemek hata olmuş.

Sevgiliye ayrılmak istiyorum denmiyor.

Eşe senden ayrılmak istiyorum denmiyor.

Oğlun her gece alkol alıyor, gürültü yapıyorlar, dikkat et denmiyor.

Kızının arkadaşları bir tuhaf, dikkat et denmiyor.

Çocuğun çok yaramaz bahçeye girdi, çiçekleri kırdı, saksıları devirdi, yapmasın denmiyor.

Oğlunuz bisikleti ile arabamı çizdi denmiyor.

Arabanızı buraya park etmeyin, sizin yeriniz değil denmiyor.

Hırsıza hırsız denmiyor

Ahlaksıza ahlaksız denmiyor.

Herkes yükselmiş.

Hayat sert ve zor.

O nedenle sopanız hep hazır olsun.

Deli deliyi görünce sopasını saklarmış ya

O hesap.