Yeri geldiğinde teriyerler Napolyon, buldoglar Churchill olabilir ama Avrupalılar tuhaf ve olağandışı şeylere Müslüman isimleri veriyor.
Portekiz kralı III. João'nun kuzeni II. Maximilian’a hediye olarak gönderdiği Süleyman adlı bir fil var. Adı çağının en büyük ismi Kanuni Sultan Süleyman'a atfen veriliyor. II. Maximilian filin 1553'teki ölümünden sonra bir hatıra madalyonu çıkarıyor. Bu fili Jose Saramago seksen küsur yaşında yazdığı "Filin Yolculuğu" adlı romana konu etmiştir.
Şarlman'ın da fili var. Şarlman 798'de halife Harun Reşid'le ittifak için Bağdat'a bir elçi gönderiyor. Bu arada bir fil talep ediyor veya Harun Reşid kendisi gönderiyor. 801'de fil Aachen'e ulaştığında yollarda toplanan kalabalık hayretler içerisinde bu fili seyrediyor. Halkın ilk kez gördüğü bir filden ne kadar etkilendiğini düşünebiliyor musunuz? Adı Abulabaz (Ebü'l-Abbas) olan bu fil 810 yılında Şarlman Frizya seferine giderken Wesel'de ölüyor.
Sekiz yüzyıl sonraya gittiğimizde İmparator II. Rudolf’un Türk sultanının hediyesi olan Mohamed adlı evcil bir aslanı var. Prag kalesinde serbestçe dolaşmasına izin verilen aslanın yaraladığı insanlara veya öldürdüklerinin yakınlarına para veriliyormuş.
II. Rudolf bu aslana büyük bir tutku duyuyor. Bunun bir nedeni horoskopuna göre aslanla aynı kadere sahip olduğuna inanması... Kaderin bir cilvesi, imparator bu aslan öldükten birkaç gün sonra 1612'nin başında ölüyor.
II. Rudolf’un evcil aslanına tahsis ettiği yapı Prag kalesine yakın bir yerde bugün restoran olarak kullanılan Lví Dvůr yani Aslan Malikanesi... Bir de Prag hayvanat bahçesinin Kadir adlı fili var. Bu fil 2002 ağustosundaki selde boğuldu.
Yeri geldiğinde teriyerler Napolyon, buldoglar Churchill olabilir ama Avrupalılar tuhaf ve olağandışı şeylere Müslüman isimleri veriyor.