ABD ile zaten çırpıntılı sularda olan ilişkilerimiz bu son Kudüs olayından sonra daha da tehlikeli sulara sürüklenmeye başladı…

ABD ile zaten çırpıntılı sularda olan ilişkilerimiz bu son Kudüs olayından sonra daha da tehlikeli sulara sürüklenmeye başladı…

Açıkça görülüyor ki ABD bizim bu Kudüs meselesinin Birleşmiş Milletler’e götürülmesinde ve Güvenlik Konseyi’nde aldığı ağır yenilgide başka ülkelerin yanında bilhassa Türkiye’yi sorumlu tutuyor… Hele hele şimdi de olayı BM Genel Kurulu’na götürmede üstlendiğimiz lider rol Amerikalıları daha da çileden çıkarıyor…

Amerika’nın BM temsilcisi panik içinde genel kurula katılacak ülkelere tehdit elektronik postaları gönderdiğine göre bu işin başını çeken Türkiye için neler neler düşünmüyorlardır…

Onun için bakıyorsunuz durup dururken bir yeni vize misillemesi yapıyorlar…

ABD’den Türkiye’ye ilk darbe 8 Ekim’de gelmişti. O tarihte ABD’nin Ankara Büyükelçiliği, Türkiye'deki tüm ABD diplomatik misyonlarındaki göçmen olmayan vize hizmetlerini askıya aldığını açıklamıştı. 6 Kasım’da ABD Türkiye’deki diplomatik temsilciliklerinde sınırlı ölçüde vize başvurularını yeniden kabul etmeye başladığını duyurmuştu. Ama şimdi ABD'nin Türkiye Büyükelçiliği, Türk vatandaşlarının vize işlemi randevuları için en erken tarihin 2019 yılının Ocak ayı olduğunu açıkladı. Bu açıkça bir husumetin göstergesi…

Yakında ABD’nin hiç de hoşlanmayacağı şeyler olabilir. Türkiye Afrin’e girer ve PKK, YPG ve PYD üçlüsünü oradan söküp atar… Buna kim ne diyebilir? Esat rejimi bile PYD ve YPG’yi hain ilan etmedi mi? Peki ABD’nin Suriye’de ne işi var? Suriye rejimi Rusları ve İranlıları ülkeye davet etti, bu legal bir durum. Peki ABD’yi oraya kim davet etti? Amerikalı komutanlara göre onları PYD davet etmiş yani bu işin hiçbir hukuki yanı yok… Hele hele DEAŞ da Suriye’den temizlendiğine göre ABD artık buradan çekip gidebilir.

Kudüs olayı ile hırçınlaşan ABD bakalım daha neler yapacak? Görülen o ki “müttefikimiz” ABD çaktırmadan bizimle savaşıyor…