Şehirlerin var olması için, ekonomi, sanat, spor ve kendi benliği çok önemlidir. Kendine ait bir şeyler olması gerekir ki, insanlar o şehri tercih etsin.
“Futbol asla sadece futbol değildir” Simon Kuper’in sözüdür.
İnsanlar doğduğundan itibaren aidiyet duygusu taşır, önce ailesine sonrada yaşamı içersinde önem verdiği ve sevdiği birçok şeye aidiyetlik duyar. Taraftarlıkta bu duygudan yola çıkarak başlar. Hele de memleket duyguları işin içersine girdiği zaman durum daha da farklılaşır.
Metropol şehirlerde yaşayanlar çok daha iyi bilirler ki “İnsanın doğduğu yer değil doyduğu yer” insanın hayatında geniş yer alır. Ancak doğduğu yerde insanoğlu için çok önem arz eder. İstanbul demek zamanla mücadele demek. Maddiyat demek. Çevre demek. Sosyo ekonomi ve sosyal hayat demek. Rekabet bu şehirlerde acımasızdır. Birlik ve beraberlik adı altında kendi şehrine olan hasretini burada yaşamak ister. Dernekler, federasyonlar bunlar için vardır. İnsanlar kendi insanın içinde mutlu olurlar. Memleketinin tanınmasını ister, herkes taşın altına elini sokar ve herkes kendi imkanlarında doğduğu şehre ait olmaktan mutluluk duyar.
Şehirlerin var olması için, ekonomi, sanat, spor ve kendi benliği çok önemlidir. Kendine ait bir şeyler olması gerekir ki, insanlar o şehri tercih etsin.
Şehirlerine olan özlem ile büyükşehirlerde insanlar birbirine yardımcı olurlar. Doğdukları şehre olan borçlarından! Dolayı şehrine destek olmak için, şehirlerinin adını en yukarıya çıkarmak için, gençleri spora yönlendirmek için, zamanını, paralarını imkanları dahilinde yaşatmak ve aidiyet duyguları ile birlikte birkaç futbol sevdalısı Küçükçekmece’de bulunan futbol kulübünü Yeşilova Özlemspor’u satın alındı. Sarı-Mavi 2006 yılında 3.lig terfi maçlarında Sakarya ile kademe grubunda finale kadar yükselmiş ancak final maçında Zonguldak Belediye Spor’a 2-1 yenilerek 3.lig kapısından dönmüştü.
Daha sonra da İstanbul Sinop Spor olarak İstanbul’da yaşayan Sinopluların takımı İstanbul amatör liginde hep şampiyonluk hedefi ile sezon açılışlarını yaptı. Tüm İstanbul’da yaşayan Sinopluların gururu olmaya devam ediyor.
Sinop amatör liginde ilçelerini temsil eden takımlarına olduğu gibi. Aynı şekilde Bal liginde bu zamana kadar Sinop ilini temsil eden, Boyabat Çeltik spor, Ayancık Spor, Sinop Spor, Ayancık Belediye Spor ve şimdide 1868 Boyabat Spor takip ettikleri gibi, tarihinde Ziraat Kupası maçında Sinop Spor Bolu Spor ile oynadığı maçı nasıl kendi imkanları ile İstanbul’dan organize edilen otobüsler ile maç izlemeye giden Sinoplular, Bolu Spor’un kendi sahasında seyirci avantajını yakalamış taraflı tarafsız herkesin taktirini kazanmıştı. Tarihe not düşmüştük. Sinop nerede Sinoplular hep oradadır. Olmaya da devam edecektir.
Bu sene de İstanbul Sinop Spor bu gururu bizler yaşatıyor. Geçen sezon başkanlığa seçilen Rafet Orhan güçlü bir yönetim kurulu oluşturarak takımın hedefini 3.lig olarak işaret etti. Sezon açılışında “O sene bu sene hep birlikte BAL ligine” sloganı ile sezona başladı.
Teknik ekip olarak tecrübe, bilgili ve çalışkan spor adamlarına, Fenerbahçe futbol takımında oynamış teknik direktör olarak ta Oğuz Karakaya ve ekibine takımı emanet etti. Kendi bünyesinde kurumlaşarak hem yarışmacı bir takım oluşturdu. Takımın başına da her şeyi ile ilgilenen samimi ve bilgili Genel Sekreter olarak da Barbaros Baltacı’yı görevlendirdi.
Sezon açılışı ulusal basından, ilçenin mülki amirlerin ve çok sayıda Sinop sevdalıların katılımı ile görkemli bir açılışa ev sahipliği yaptı. Moral ve motivasyon olarak takımın futbolcuları ile birliktelik ve tek yürek olarak sezona başlandı. 3 Grup tam bir ölüm gurubu olarak gösterilirinken grubun içinde futbol geçmişi olan 2.lig ve 1. Lig tecrübeleri bulunan Gaziosmanpaşa, Güngören gibi takımları geride bırakarak gruptan play off maçlarına katılmayı garanti etti.
Şimdi ise grubun şampiyonu kim olacak sorusunun cevabı 16 Şubat Pazar günü saat 14.30’da Küçükçekmece Kemal Aktaş Stadyumu’nda oynanacak Gaziosmanpaşa maçı… Takipçi olan birinciliği zorlayan Anadolu Cevizli ile 1. ve 2. olma maçı. Çünkü diğer grupların birinci ve ikincisi ile çekilecek kuralarda avantaj sağlamak için Şampiyon olunması şart.
Şimdi İstanbul’da yaşayan Sinop sevdalılarına bir görev düşüyor. Her evden bir komşusunu alarak maça gelmek stadyumu en az 10.000 kişi ile izlemek ve İstanbul Amatör maçlarında oynanan tüm zamanlarını rekorunu egale etmekten geçiyor.
1978 yılında İstanbul amatör liginde Galata-Alibeyköy arasında oynana maçı 5.570 kişi izlemiş ve bu rakamı daha hiçbir futbol kulübü geçememiş.
Haydi Sinoplular; bu tarihi maça gelin, şampiyon olan takımımızı maç sonuna kadar destekleyelim, şampiyonluk turunu hep birlikte atalım.
Kıymetli Sinoplular; biz rekorlara imza atmış şehrin insanlarıyız.. Nasıl Yenikapı’da rekor kırmışsak bunu da en iyi şekilde hallederiz. O gün her yer davul zurna eşliğinde çalsın davullar oynasın bizim uşaklar! Takımımızı destekleyelim ve centilmence tadını çıkaralım. Ailece eşimizle, kızımızla, evlatlarımızla, yakın eş dost hızım ve akraba ile o gün maçta yerimizi alalım…
Sonra oynanacak olan play off maçlarında da takımımızın hep yanında olalım.
İstanbul’da bizlere bu gururu yaşattığınız için. Başta Başkan Rafet Orhan olmak üzere tüm yönetim kuruluna, teknik heyete, sporcularımıza emeği geçen herkese sonsuz teşekkür ederim.
O sene bu sene olacak gibi görünüyor. Siz saygıdeğer İstanbul’da yaşayan Sinoplular yoksanız bir eksiğiz demek.
“Futbol sadece futbol değildir”, eğitimdir, eğlencedir, ruhun genç ve dinamik kalmasıdır, sevince ve hüzne ortak olmaktır. O zaman ne yapmak gerek takımı desteklemek gerek.
Hadi maça haydi maça maça!