1985-86 1. Lig sezonu. Samsun Spor –Fenerbahçe maçlarında iç sahada 4 deplasmanda da 1- 0 galibiyetler sonucu halk arasında ağızlarına pelesenk olan "Arkayı 4'leyelim beyle" repliği hep akıllardadır. Samsunspor'un ülke genelinde iyi bir havası oldu o dönemde.
1985-86 1. Lig sezonu. Samsun Spor –Fenerbahçe maçlarında iç sahada 4 deplasmanda da 1- 0 galibiyetler sonucu halk arasında ağızlarına pelesenk olan “Arkayı 4’leyelim beyle” repliği hep akıllardadır. Samsunspor’un ülke genelinde iyi bir havası oldu o dönemde.
Zaman geldi ve geçti. Bundan 11 yıl önce Süper Lige veda etmişti.. Tarihsel sürece baktığımızda çok enteresan bir şekilde Sivas’ın Samsun’u 2- 1 yenmesi sonucunda Samsun kenti ve kulübü Atatürklü armalı takımı küme düşmüştü.
Şehrin kanaat önderleri takımın borçlarını ödemekte zorluk çekerken takım günden güne erimeye başlamıştı.
Borçlar ödenemez durumda 1. Ligde bile tutunamamış, transfer tahtası kapalı, borçlar yüzünden futbolcular kulüple davalı çoğu UEFA’ya giderek borçlarını tahsil yoluna gitmişlerdi.
O dönemde; önemli bir iş insanı taşın altına elini değil, gövdesini koyarak takımın tüm borçlarını ödemiş ve 2. Ligden aldığı takımı şampiyon, 1. Lig’de şampiyon ve şimdiki adıyla Trend Yol Süper Lige, takımı sıfır borçla çıkarmış Başkan Yüksel Yıldırım’dı. Şimdi de planlı ve sistemli bir şekilde takımını Süper Lige alıştırıyor. Arsızca, görgüsüzce, para harcamıyor. Maddi durumu olmadığından değil kalıcı işler yapmak için bu yolu uyguluyor. Çünkü geçmişte alt yapısı boş olan harcamalar ile kulüplerin ne durumda olduğunu örnekleri ile görüyor. Bursaspor, Eskişehirspor gibi… Sonra düşenin dosttu olmuyor..
Kentte yaptığı alt yapı yatırımları, kurduğu futbol akademisiyle, tam bir futbolcu ordusu haline getirdi.
Dünyadaki futbol gelişimlerini yakından takip eden, dünya ile bütünleşmiş, ne istediğini iyi bilen, iyi bir yatırımcı, bilime, eğitime, Ar-Ge’ye dünyadaki gelişmelere açık, vizyonlu bir başkan olmasından ötürü bazen sığ düşünen insanlar ile ters düşse de günün sonunda ne istediğini iyi bilen kişi.
Başkan Yüksel Yıldırım ile TV’de canlı yayın yaptım. Söylediği çok önemli tüm kulüplerin kapısına yazılacak türden bir mottosunu hiç unutmadım.
“Bizim kulübe yeteneği ile gelirler, ahlakı ile kalırlar ya da giderler.”
Şimdi dün Sivasspor-Samsunspor maçını izledim. Taktik, yok öyle oynamalı yok böyle oynamalı futbol ukalalığı yapacak değilim ancak eksikleri var. Daha iyi olabilir mi? Evet. Zaman içinde daha iyi olacaktır. İyi ve yetenekli ve tecrübeli bir teknik direktör Hüseyin Eroğlu ve takıma sahip çıkan seyirci ve her şeyden önemlisi futbol kültürü olan bir şehrin takımı Samsunspor.
Eleştiriler olur mu tabi ki olur. Belden aşağı olmamak koşulu ile. Yapıcı eleştiriler olmalı ki takıma faydası olsun.
Şimdi başlık neydi “Arkayı dörtleyelim beyler”!
İlk Süper Lig maçı, 1 puan yeni başlayan takım için iyidir. Zaman içinde daha iyi olacaktır.
Trendyol Süper Lig sezonunda ikinci maç Samsun 19 mayıs Stadyumunda. Kalite anlamında ülkenin futbol adına vitrine çıkılacak birkaç maçından biri.
Şehir heyecanlı, seyirci, taraftar grupları birleşerek yıllar önceki gibi Fenerbahçe futbol takımını kendi sahasında ağırlayacak.
Şehrin ekonomisi kazanacak, çevre ilçelerden ve illerden akın akın maça gelinecek. 21 Ağustos Pazartesi akşamı saat 21.45’te futbolun kalbi Samsun’da atacak. Bu müsabaka bile bir şehrin PR’ı için çok önemli.
Taraftar başka, seyirci başka… Bu takım Kırmızı şimşekler, çubuklu forması ile sahada olacak. İstanbul’un çubuklusu ile Samsun’un çubuklusu bu sefer sahada kozlarını paylaşacaklar.
Arka dörtlenir mi, dörtlenmez mi bilmem ama bildiğim bir şey var.
Futbol sahada oynanıyor mücadele eden terinin son damlasına kadar terleten, takım olan ve biraz da futbol şansı ve hakem performansı! Belirleyecek. Yaşayacağız ve göreceğiz.
Samsunspor Süper Lige çok yakıştı ve yakışacak da.
Acele etmeyin.. Sabır gösterin.. Destekleyin.
Artık futbol sadece futbol değil söyleminin tam orta yerindeyiz.
EN BÜYÜK MARKASI
Samsunspor’a emek vermiş Temellerin, Abidinlerin, Caziplerin, Ademlerin, Çolak Ömerlerin, Şendoğanların, Rahmetli Eminlerin, Savaşların, Zaferlerin ve Tanjuların dönemi gibi değil, gönül işi ayrı, ekonomi çok ayrı. Bu saydığım futbolcular bu şehre hizmet ettiler ve bu şehrin kanaat önderleri oldular nam kazandılar, sosyal hayatın içinde itibar gördüler. Nankörlük etmeleri mümkün değil! Samsunspor ile gündeme geldiler, ekonomik olarak bu şehirden az veya çok hayatlarını devam ettirdiler.
Bu şehrin en büyük markası Atatürk, formasındaki arması ve Samsunspor’dur. Bu markanın önüne kimse geçmesin. Geçmemeli. Geçme sinede bu şehir müsaade etmemeli.
Çünkü Samsunspor’dan daha büyük marka yok.
Böbürlenme kralım, senden büyük Samsunspor var!