Bu evrimler sonucu vardığı son durakta umduğu mutluluğu ve huzuru bulamayınca da bandı geriye sarmaya başladı…
İnsanoğlu çoğu başlıkta evrimini tamamladı.
Bu evrimler sonucu vardığı son durakta umduğu mutluluğu ve huzuru bulamayınca da bandı geriye sarmaya başladı…
Teknoloji çılgınlığıyla hemen hemen aynı döneme denk gelir dev alışveriş merkezleri ile tanışmamız. Cep telefonundan biraz önce hayatımıza giren namı diğer AVM’ler, ilk etapta devasa yaşam alanları formatında inşa edildi. Şehrin belli noktalarından ücretsiz servis araçları taşırdı vatandaşları. Şehrin dışında inşa edilen bu kocaman kapalı yapılara girdi mi akşama kadar çıkamazdı insanlar.
Başından beri AVM kültürüne kendini ait hissetmeyip gitmeyen tarafta olan ben ve benim gibiler yine sokak, çarşı, pazara devam etse de alışveriş merkezlerinin şehirlerin kentleşme politikalarına ve sosyolojik yapısına önemli etkisi olduğunu kabul etmek gerekir. AVM’lerle şehirler de yenilendi ve dizayn oldu.
İlk etapta oldukça popüler olan devasa kapalı AVM’ler zamanla etkisini kaybetmeye başladı çünkü insanoğlu kimyası gereği havaya, toprağa, güneşe, muhabbete ve hatta çiseleyen yağmur damlacıklarında ıslanmaya ihtiyaç duymaya başlamıştı. Tüm bu ihtiyaçlar doğrultusunda açık ve yarı açık AVM’ler ile de tanışmaya başladık. İyi de oldu zira özlediği çarşı pazar kokusunu da kaybetmemiş oldu herkes.
Geçtiğimiz ay Diyarbakırlılara kapısını açan Winstown AVM bölgenin alışveriş, kaliteli vakit geçirme, yeme-içme taleplerini karşılayan mimarisiyle tam not aldı.
Öncelikle belirtmek istiyorum Winstown’un mimarisine bayıldım.
55 bin m2 kapalı alanı ve 16 bin m2 peyzaj alanı ile bölgenin ilk büyük açık AVM’si unvanını alan Winstown AVM’de bir ana meydan ve üç sokak bulunuyor. Konum seçiminde de nokta atışı yapılmış. Şehir merkezi dışında ferah ve ulaşım sıkıntısı olmayan bir alana inşa edilen Winstown 9 bin m2 açık otoparkı
26 bin m2 kapalı otoparkı ile misafirlerini araçlarının parkı konusunda mağdur etmiyor.
Winstown AVM’de hoşuma giden bir diğer detay da her kesime ve her bütçeye hitap etmesi. Dünyaca ünlü markalar da var kendini ispatlamış yerel mağazalar da.
112 adet mağazanın yaklaşık 24 tanesi şehre Winstown vesilesiyle ilk kez merhaba dedi.
Ve elbette şehirde yaratacağı istihdam ile ekonomik canlılığı da unutmamalı. Yüzlerce kişiye istihdam sağlayan Winstown kısa zamanda Diyarbakır’la birlikte tüm bölgenin de cazibe mekanı olacak gibi görünüyor.
Winstown AVM neredeyse bir asır doğaya sırtını dönen insanoğlunun yanlışlarından dönme arzusuna can simidi gibi yetişti diyebilirim…Teras katında bulunan kafe ve restoranlar çocukluğumun balkon ve teras keyfini anımsattı. Komşularla oturulan balkonlarda çay kahve eşliğinde ne keyifli sohbetler dönerdi. Hele sabah kahvaltıları daha bir keyifliydi. Sokaktan geçen gevrekçiye balkondan uzatılan poşetleri yukarı doğru çekmeden kızarmış susamın cezbedici mis kokusu ulaşırdı burnumuza. Sonra hem kahvaltımızı hem de sokaktan geçen veya balkonda oturan komşularla hal hatır sorma muhabbetleri ederdik.
Dedim ya; çocukluğumuzun sokak, çarşı, pazar, komşu ve esnaf muhabbetlerinin hasretini bir nebze de olsa gidermek istiyorsanız adres belli Winstown AVM…