Yıllardır duyarız, Batı ülkeleri temsilcileri ve bilhassa Amerikalı diplomatlar Türkiye'nin her köşesinde her yere girip çıkarlar, ülkemiz hakkında hassas bilgiler toplarlar ve maalesef bazen de hükümetimiz aleyhine algı operasyonlarına da bulaşırlar…
Yıllardır duyarız, Batı ülkeleri temsilcileri ve bilhassa Amerikalı diplomatlar Türkiye’nin her köşesinde her yere girip çıkarlar, ülkemiz hakkında hassas bilgiler toplarlar ve maalesef bazen de hükümetimiz aleyhine algı operasyonlarına da bulaşırlar… Hatta ABD’nin Türkiye’de bu iş için düzinelerle diplomat bulundurduğunu biliyoruz… Belki bir gün Dışişleri Bakanımız Mevlut Çavuşoğlu halkımızı ABD’nin Ankara ve diğer diplomatik temsilciliklerinde kaç personel bulundurduğunu ve Türkiye’nin de ABD’deki diplomatik temsilciliklerinde kaç Türk personel olduğunu da açıklar da insanlarımız da aydınlanır…
Ama bildiğimiz bir gerçek ABD’li “konsolosların” sık sık Güneydoğu illerimizde temaslar yaptıkları ve STK’lar dâhil her yere girip çıktıkları…
Peki, hal böyleyken ABD Dışişleri Bakanlığı nasıl oluyor da diplomatlarının cirit attığı Diyarbakır’ın Amerikalı ziyaretçiler için sakıncalı bir yer olduğunu ve bu ilimize gitmek isteyen ABD’li vatandaşlara “oraya gidecekseniz iki defa düşünün” diyebiliyor?
ABD Dışişleri Bakanlığı, 10 Ocak günü yürürlüğe giren yeni uygulamasında dünyadaki ülkeleri güvenlik açısından 4 ana kategoriye ayırıyor. Bu listede Türkiye, Sudan, Rusya, Venezuela, Pakistan ve Guatemala ile “Gitmeyi tekrar düşünün” başlıklı 3’üncü kategoride yer alıyor. “Seyahat etmeyin” içerikli 4’üncü kategori ise Yemen, Mali, Libya ve Somali gibi iç savaş ya da çatışmaların yaşandığı ülkeleri içeriyor.
Her ülkenin güvenlik durumuyla ilgili ayrı bilgilendirme ve uyarıların yapıldığı ABD Dışişleri Bakanlığı web sitesinde Türkiye’ye de geniş bir bölüm ayrılıyor. “Terörizm ve keyfi tutuklamalar nedeniyle Türkiye’ye seyahat etmeyi tekrar düşünün. Bazı bölgeler yüksek riskli” denilen uyarıda terör nedeniyle gidilmemesi istenen şehirler ‘Hatay, Kilis, Gaziantep, Şanlıurfa, Şırnak, Diyarbakır, Van, Siirt, Muş, Mardin, Batman, Bingöl, Tunceli, Hakkâri ve Bitlis’ olarak gösteriliyor.
Bana Diyarbakır’da yüksek seviyeli bir yetkili “valla ABD’li diplomatlar milletvekillerimizden daha sık buraya gelip gidiyorlar” diyor… “Yani ABD bu insanları gözden mi çıkardı?” diye sormaktan kendimizi alamıyoruz…
Bence bundan sonra bir ABD’li konsolos veya başka bir diplomat bu ABD’nin “sakıncalı” ilan ettiği illere giderse mülki amirler derhal onları korumaya almalı ve “kendi güvenlikleri için” il dışına süratle çıkarmalı…