Oyunun özellikle son 20 dakikasında başta Sow olmak üzere Hasan Ali, Alper, Şener gibi futbolcuların yorgunlukları dikkat çekiciydi.
Kuzey'in soğuğunu çekenler bilir. Termometre 12 dereceyi de gösterse iliklerinize kadar donarsınız... Rotterdam'da nemin herkesi titrettiği soğukta içimizi ısıtan hareketler vardı. Kuyt'un Kanaryalı futbolcular kadar Türkiye'den gelen muhabirlere karşı ilgisi kendisine yakışan sıcaklıktaydı. Maçta erken gol atma çabaları içinde sağ köşede topu yakalayan Alper yan ağları görebildi. Ancak Lens'in yakaladığı topla altıpasta gol atabilecek pozisyon üretmişken ayağının takılıp düşmesi ardından Sow'un önüne gelen fırsatı kullanamaması önemli şanssızlıklardı. Ne var ki Fenerbahçe'nin ataklarını gölgede bırakacak atak Kuyt'un ortaladığı toptan geldi. Toornstra'nın kafayla altıpastan yaptığı tehlikeli atakta kaleci Volkan önemli bir kurtarışa imza attı. Fenerbahçe yüksek topları güç bela atlatırken herkesi rahatlatan gol Ella karşısında zorlanan Şener'in ortaladığı toptan geldi. Feyenoord'lu Karsdorf kafayla uzaklaştırmak istediği topla buluşan Sow röveşata ile ağları havalandırdı.
Bu gol Fenerbahçe'ye moral verirken Hollanda ekibini şuursuz ve plansız ataklara itti. Kanarya geriye yaslanmak yerine hücumda yeterince çoğalabilse ikinci golü de bulurdu. Ancak Feyenoord ilk yarının kalan dakikalarını neredeyse Fenerbahçe 18'i hatta altıpası içinde oynadı. Bu arada bir topları da direkten dışarı gitti. Fenerbahçe'ye ilk yarı bir bitse dedirten Ella imzalı ataklar oldu.
Oyunun ikinci yarısında Fenerbahçe kadrosunu muhafaza ederken Feyenoord gurbetçi Bilal'i oyuna aldı. Kanarya biraz oyunun rehavetinden biraz da sorumsuzluktan kendi 18'i üzerinden ev sahibi takıma şut atma şansı tanıdı. El Ahmedi iki kez penaltı noktasına yakın noktadan şut atmayı denedi ki böyle rahat pozisyonlara antrenmanlardaki çift kalelerde bile izin vermezler. Fenerbahçe'nin oyun disiplinde savunma güvenliğini bu kadar boş bıraktığını ligimizdeki maçlarda bile görmüyoruz dersek abartmış olmayız. Mousa Sow üç rakip oyuncuya kaptırmadığı topu eski takım arkadaşı Kuyt'un koşu yoluna bırakması inanılır gibi değildi.
Kaleci Volkan'dan özellikle söz etmek lazım. İlk yarıda inanılmaz kurtarışlar yaparak rakibe beraberlik şansı vermeyen Volkan ikinci yarıda sadece kalesini korumakla kalmadı aynı zaman bir libero gibi geriden oyun kurdu. Topu oyuna soktu arkadaşlarına pozisyonlar üretti. Takım arkadaşlarına sert giren gurbetçi Bilal'i İspanyol hakeme şikayet etti.
Dick Advoocat orta sahada hem ayağında top tutan hem de savunma ile forvet arasında bağ kuran Lens'i kenara alırken onu Volkan ile Van Persie'yi de Emenice ile değiştirdi.
Oyunun özellikle son 20 dakikasında başta Sow olmak üzere Hasan Ali, Alper, Şener gibi futbolcuların yorgunlukları dikkat çekiciydi. Oyuna kısa süre önce girmesine ve diri olması beklenmesine rağmen Volkan Şen sahada maçın başından bu yana duranlardan daha yorgun ve bitkin göründü. Topu ileri taşısın diye görevlendirilen Volkan bırakın rakibi rahatsız etmeyi aksine onlara pas ikramında bile bulundu. Bir de sarı kart görüp yanlış adam olduğunu herkese kanıtladı. Feyenoord'un forvet adamlarının topu dışarı attıkları dakikalar Kanaryalar'a dinlenme şansı verdi.
Fenerbahçe bir üst tura deplasman galibiyeti ile geçerken grubundaki liderlik unvanını da kimseye kaptırmadı. Fenerbahçe'yi soğuk geceyi ısıttığı için tebrik ederiz.