Ne Lens'in bonservisinin alınması ne Talisca'yı vermemek için fiyatını yükselten Benfica bunların hepsini bir haberin doğru olup olmaması sorunu kökünden bitirdi.
Başta sıradan bir stat anonsu gibi olduğu sanılan bu şarkının çalınma durumu Beşiktaş’ta kulüp sözcüsü sayın Metin Albayrak’ın yenilgisi ile sonuçlandı. Çünkü olayın üzerinden çok kısa bir süre geçmesinden sonra sayın Albayrak “Mini mini bir kuş konmuştu şarkısının çalınacağından hiç kimsenin haberi yoktu” demekle kalmadı daha da ileri gitmişti “O şarkıyı çalan kişiyi işten çıkardık”.
Beşiktaş ne kadar güzel şeyler yapsa da hala çok şey amatörce, bu olay bunun en büyük kanıtı ve üzerine gittiğimiz konu da işte bu… Yönetim kurulu adına açıklama yapan ve sayın Başkan Fikret Orman’ın bile tepkisini gösterdiğini söyleyen sayın Albayrak’ın meğer bu olaydan haberi yokmuş…
Peki haberi yok da iş aradan geçen o kadar saatten sonra rövanş maçının bir öncesi neden patladı. Bu konuyu “Basit bir olay üzerinde durmaya değmez” diyerek kimse geçiştiremez. Çünkü arada harcanan yönetim kurulu üyesi ve basın sözcüsü sayın Metin Albayrak. Albayrak’ı ateşe atan açıklamanın kahramanı ise kulübün iletişim sorumlusu olduğunu öğrendiğimiz Candaş Tolga Işık özetle dedi ki, “Beşiktaşlılar bilsin ki kimse görevden alınmamıştır. Fenerbahçe maçı sonrası çalınan şarkı da benim sorumluluk alanımda ve bilgim dahilindedir.”
İster Şampiyonlar Ligi’de geleni gideni yenerek eleyin isterseniz “Biz büyük bir marka olduk” diye övünün Beşiktaş’ın mini mini bir kuş konmuştu şarkısının çalınması ve aynı kulübün bir resmi sözcüsü bir de iletişim sorumlusunun açıklamaları durumun vahametini ortaya koyması açısından yeterli. Fazla bir irdeleme ihtiyaç da yok.
Sorunu biz aslında sayın Işık’ın yönetim kurulu üyesi sayın Metin Albayrak için kullandığı hitapta bulduk. Çünkü sayın Işık, yönetim kurulu üyesi ve kulüp sözcüsü sayın Albayrak için “Metin abi” demişti. “Abi mi değil mi bilemem ama basının karşısına çıkıp açıklama yapan ve durumdan bi haber olan kişi sayın Metin Albayrak…
Sayın Başkanım Fikret Orman bu konuyu siz çözersiniz ve çözmelisiniz… Nasıl yaparsınız bilemem. Ama Başkanlar böyle durumlar için varlar öyle değil mi?
Aziz Yıldırım’a teşekkür etmeli, Ali Koç’la yeniliğe yelken açmalı
Sayın Aziz Yıldırım’ın Fenerbahçe’ye olan aşkı belli oldu ki, mezar taşında da yer alacak. Öyle vasiyet etmiş çünkü… Aman ha benim mezar taşımda böyle bir şey olmasın. İslam harfleriyle adım soy adım. Ve hicri olarak ölüm tarihim olsun yeter… Bu arada yeri gelmişken, Zincirlikuyu mezarlığından üç kişilik yer alıp 150 bin lira ödeme yapan sinema sanatçısı Serdar Gökhan’ı tebrik etmek lazım. Bazı medya organları mesela Habertürk ölümü olmayacak gelmeyecek bir şey olarak görüyor olmalı ki, mezarlık yeri alan sayın Gökhan’ı daire fiyatına aldı diye eleştirmiş… Henüz vakti varsa ve parayı ödememişse ve bu köşeyi de okuyorsa sayın Gökhan’a derim ki, “Eyüp Sultan mezarlığından yer al” bizden dostça bir tavsiye…
Neyse konu asıl konumuz Fenerbahçe’ye gelelim. Sayın Yıldırım elinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştı. Bu uğurda çileler çekti mutluluklar yaşadı. Sayın Ali Koç ise yönetim kurulu üyelikleriyle pişti ve olgunlaştı. İspanya’dan model alma düşüncesi bile onun ne kadar iyi bir girişimci olduğunun kanıtı. Sayın Koç’un yönetimindeki Fenerbahçe önümüzdeki döneme imzasını atacaktır. Bundan kuşku duymuyoruz…
Galatasaray’da tarihi buluşmanın şifreleri
Sayın Mustafa Cengiz başkanlığındaki Galatasaray, kulübün eski ve yeni yöneticilerinden bazılarıyla güzel bir tanıtım gerçekleştirdi. Adnan Polat, Mehmet Cansun ve Duygun Yersuvat’ın mazeretleri sebebiyle olmadıkları başkanlar buluşmasında efsane başkan Faruk Süren, sayın Alp Yalman sayın Ünal Aysal ve sayın Dursun Özbek teşrif ettiler.
Sayın Cansun’u temsilen onun yönetiminde 2.başkanlık yapan Fatih Altaylı ile toplantıda bulunan unutulmaz ikinci başkan Ali Dürüst ile Divan Kurulu Başkanı İrfan Aktar zirvenin önemli isimleri idiler. Bu kadar seçkin ve saygın insan bir arada olur da belli bir sonuç ortaya çıkmaz mı?
Sonuçları inşallah hep birlikte görme imkanı bulacağız. Sadece programlanmış olması bile bize göre büyük bir olay…
Çalımbay ve Şenol Güneş için en zor imtihan
Beşiktaş’ın evladı olan ve şimdilerde Trabzonspor Kulübünün futbol patronluğu görevinde bulunan Rıza Çalımbay yıllarca formasını terlettiği kulübe karşı büyük bir sınav verecek. Tıpkı Trabzonspor’un simge isimlerinden biri olup bugün Beşiktaş’ta başarıyı kovalayan Şenol Güneş’in eski ve gönlünün takımı Trabzonspor’a karşı kazanmak için her şeyi yapacağı gibi…
Aslında Rıza Çalımbay da Şenol Güneş hocamız da eski takımlarını bugünün çok teknik adamından daha iyi bilirler. Ama bu bilmeleri nereye kadar onu hep birlikte kısmetse göreceğiz.
Her iki takımın futbolcuları kendilerinin ne kadar büyük bir sorumluluk taşıdıklarını hocalarına bakarak daha iyi değerlendirme imkanı bulurlar.