Türkiye'nin en büyük sorunu tatmin edici ve gerektiğinde "işte alternatif bu" dedirten muhalefetinin olmayışı…
Yüzlerce son dakika; gelişmesi, söylemi, yansıması, gafları, kendi kalesine giden golleri ile bir kez daha gördük ki kaybeden muhalefet olacak… AK Parti “kazanmak isterse” elbette…
Türkiye’nin en büyük sorunu tatmin edici ve gerektiğinde “işte alternatif bu” dedirten muhalefetinin olmayışı… Mevcut siyasette her puan etki-tepki mantığı üzerinden işliyor…
Günceli okuyalım hemen… Yapılan anketlere güvenmektense havayı koklamayı, sahaya dokunmayı, ortamın enerjisini hissetmeyi, gözlerin içine bakarak beyindekileri ve samimiyet derecesini okumayı tercih eden biri olarak şunu net bir şekilde aktarabilirim; önümüzdeki seçimde sandıklardan çıkan birinci parti yine AK Parti olacak…
AK Parti; vatandaşa biraz olumsuz yansısa muhalefet söylemleri artıyor, biraz olumlu hava estirse muhalefet söylemleri anında düşüyor…
Bu etki-tepki sadece sokaktaki sade vatandaş için geçerli değil elbette… Maalesef ve maalesef ki; “devletin elçileri” dediğimiz bürokrasi kademelerinin de gel-git durumlarının kokusu ciddi anlamda hissedilir oldu… Bürokrasi devlettir ve hizmet konusunda dili, dini, mezhebi, ırkı, siyaseti olmaz…
Şimdi gelelim şehirlerde kaynatılan kazanlardan sahaya ulaşan kokuları analiz etmeye…
Evet yine söylüyorum Türkiye’deki mevcut muhalefetin tahtını, AK Parti’nin eksi veya artı yansıması belirliyor… O halde AK Parti’yi odağımıza alalım ve 2023’ü analiz edelim…
Şu bir gerçek ki; Türkiye’nin ve AK Parti’nin son süreçteki en büyük moral kaynağı diplomaside elde edilen başarılar oldu… Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ve atom karınca misali bir oraya bir buraya koşturan Bakan Mevlüt Çavuşoğlu ve ekibinin son süreçteki emekleri iç siyasetin de can suyu oldu…
ABD’nin ve AB ülkelerinin son süreçteki Türkiye perspektifi hepimiz için gurur verici olmakla birlikte büyük sorumluluk ve temkinlilik anlayışımızı da baş tacı etmemiz gerektiğini gösteriyor… Zira büyük başarı ve takdirler ateşten gömlek gibidir; doğru giyerseniz düşmanınızı yakarken en küçük hatada kendinize zarar verirsiniz… Bu sebepten dünya gündeminde bir numaraya yerleşen Antalya Diplomasi Forumu’nun ana teması olan “Soft Diplomasiye” Türkiye menfaatleri doğrultusunda devam etmeliyiz diyorum…
Dış politikadaki bunca başarı iç politikaya da yansımışken AK Parti’nin 2023 için acilen hayata geçirmesi gereken birkaç başlık var…
a)Ekranlardan 7/24 yansıyan temcit pilavı yorumcular derhal “kendi işlerinin başına” dönmeli zira sığ bakış açıları ve her başlıkta bilmeden biliyormuş gibi fikir dayatmaları en büyük zararı veriyor AK Parti’ye…
b)Şeffaf yaklaşım açıları benimsenmeli… Bir yerde sorun varsa ötelemek o sorunu yok etmiyor tam aksine daha da büyütüyor… “Evet böyle bir sorun oluşmuş hakkınızı helal edin hemen çözümü noktasında harekete geçiyoruz” demek günümüzün iletişim çağında kaybettirmez kazandırır… Çünkü zaten herkes her şeyi anında biliyor…
c)Tüm dünyada ekonomik sorunlar yaşanıyor ve evet Türkiye’de bu durum daha fazla hissediliyor… Bu vatanın evlatları tarihi boyunca tüm zorluklara “el birliğiyle” göğüs germiş… Savaşlar, soğuk, ölümler, yoksulluk, kıtlık, kuyruklar, darbeler, emperyalizmin türlü oyunları vs…
Hepsini hep birlikte yaşayan bu vatanın evlatları aslında şimdi yaşanan ekonomik krize de göğüs gerer fakat “hep birlikte” olursa…
Öncelikle devletin her kademesi “olağanüstü tasarruf önlemlerini” uygulamalı ki vatandaşa emsal olsun… Misal Cumhurbaşkanlığı dışında tüm kademeler neden tarifeli uçakla ziyaret ve çalışmalarını yürütmüyor? Ki neredeyse her ilimizde havaalanı var…
Evlatlarımıza öğretici hayat felsefemiz neydi; olması gerekenleri anlatma önce kendin yaşa ki evladın da senden görüp öğrensin…
Bu sebepten Devlet baba acilen tasarruf önlemlerini uygulamaya almalı…
d)Kürtler başta olmak üzere tüm etnik ve dini-mezhep çeşitliliğimiz üzerine kalıcı yasal düzenlemeler artık yapılmalı… Çünkü her seçim öncesi yürütülen söylemlerin bir şekilde devamının gelmemesi vatandaşta ciddi güvensizlik yaratmış durumda…
Türkiye Cumhuriyeti’nin Kürt vatandaşlarından söz etmişken Ayhan Bilgen’in kurduğu partiyi analiz etmem isteniyor yoğun bir şekilde.. Şimdilik şunu söylemek istiyorum; Kürtler eşittir HDP dayatmasına karşı biri olarak Kürt siyasetinde yenilikleri ve çeşitliliği olumlu karşılıyorum… Hatta bana kalırsa modern, entelektüel, tarih boyunca eserleriyle dünyaya ışık tutmuş Kürt ilim ve bilim büyüklerini kendine rehber edinen Kürt gençleri de yeni bir hareketle sahaya çıkmalı… Evet siyasette çeşitlilik demokrasinin gereğidir bu sebepten Ayhan Bilgen’in partisini olumlu karşılamakla birlikte şimdilik merceğim altına yakında çıkar analiz notlarım diyorum…