Boşanan ya da uzun soluklu ilişkisi biten erkekler, kendilerini ilk fırsatta sokağa atıyor.

Boşanan ya da uzun soluklu ilişkisi biten erkekler, kendilerini ilk fırsatta sokağa atıyor. Tabiri caizse ipini koparmış it gibi, ağzından salyalar akarak gecelerde mekan mekan geziyorlar. Önüne gelen kadınla gecelik ilişkiler yaşayıp, evli olduğu her günün acısını çıkarıyorlar. Fark ettim ki bunu yapan sadece erkekler değil! Kadınlara da ayrıldıkları gibi bi haller oluyor. O mütevazi eş bir anda gidiyor… Yerine özgür, seksi anne geliyor. Burun kıvırıp, “merhaba” bile demediği insanlarla gezip tozuyorlar. Sosyal medyada tuhaf, seksi pozlar veriyorlar. O mutaassıp kadınlar gece kulüplerinde sabaha kadar göbek atıp, bağıra çağıra şarkı söyleyen ergen ruhlu kadınlara dönüşüyor. Sadece yurdum kadınları değil ki, Britney Spears bile kocası Sam’den boşanma kararı aldıktan sonra sosyal medya hesabından önce üstsüz videosunu, daha sonra da erkeklere bacağını yalattığı bir videosunu yayınladı. Ceyda Düvenci bu yaz boy boy mayolu fotoğraf paylaştı. Feryal Gülman da boşandıktan sonra evine girmedi. Açılış, lansman, kermes, düğün, altın günü gezmekten evinin yolunu unuttu. Yan yana gelmekten imtina ettiği kişilerin organizasyonlarında bile gördük. Aslı Şen de bu yolda emin adımlarla ilerliyor. Doğru, boşanınca tozutan erkekler var. Fakat boşa çıkınca tozu dumana katan kadınlar da var.

Kanlı Paşalı

Maalesef Selahattin Paşalı’yı çok geç keşfedenlerdenim. Onu “Ömer” dizisine kadar fark edememişim. Bi şekilde gözümden kaçmış. Fakat an itibarıyla radarımda… Yaptığı her işi yakinen takipteyim. Duydum ki Paşalı’nın son filmi “Mukavemet” bir hayli ilgi görmüş. Selahattin bu sefer ezberleri bozmuş. Bol kanlı bir gerilim filminde rol almış. İşin aslı astarı; filmi henüz izlemedim! Ama Paşalı’nın o don, soğuk tipi tam korku filmleri için yaratılmış. E adamın oyunculuğu da iyi… Selahattin’den yana zaten hiçbir şüphem yok. Amma velakin bizimkilerin bugüne kadar çektiği tüm korku ve gerilim filmleri çöptü. Bir tane tutan işleri olmadı. Üst üste bu kadar başarısız filmle bir dünya markası olma yolunda emin adımlarla ilerliyorlar. İnanın anlamış değilim… Çok ender, mistik hikayelerle dolu topraklarda yaşıyoruz. Cinler, periler, büyüler, tılsımlar, mucizeler… Aslında muhteşem konular çıkar bizden. Hoş; konuyu bulanlar da çekerken batırıyor. Neyse, umarım bu defa izleyen yorumlarıyla hem fikir olurum. Paşalı’yı keyifle bir gerilim filmde izlerim.

E kaçın!

Narsistlerle ilişki kurmak, başlarda büyüleyicidir. Size kendinizi öyle özel ve önemli hissettirirler ki… Ayaklarınız yerden kesilir. Ancak, asıl tehlike de burada başlar, siz tam bulutların üstündeyken… Kısa süre de empati eksikliği nedeniyle sorunlar çıkmaya başlar. Narsistlerle ilişkide, kendinizi giderek değersiz hissedersiniz. Onların ihtiyaçları her zaman önde olurken, sizinkiler hep göz ardı edilir. Bu da özgüveninizi yitirmenize neden olur. Siz, ilk günlerdeki adam geri dönecek diye bir umut beklerken… O psikopat sizi aynı hızla yere bırakır. Eşekten düşmüşe dönersiniz. Ve açtığı yaraları iyileştirmek için yıllarca psikologlara gidersiniz.