Sanal para. Adı üstünde.
Sanal para. Adı üstünde. Sanal. Para sanıyorsunuz yani. Dünyanın yeni çılgınlığı bu.
Bir Japon tarafından üretildiği, bu Japon’un muhtemelen takma isimli biri olduğu, ortalarda hiç görülmediği gibi şehir efsaneleri ile örülü bir fenomen Bitcoin.
Temelinde, alengirli bir bilgisayar uygulaması. Bitcoin savunucuları çok daha iyi anlatabilirler. Öyle anlatırlar ki “Ben de geri kalmayayım. Hemen alayım” diye düşünürsünüz.
Dediğim gibi bilgisayar üretimi dijital bir cüzdan gibi düşün. Bitcoin madencileri denilen kişiler tarafından üretiliyor. Bunu üretmek için yüksek kapasitede bilgisayarlar aralıksız çalıştırılıyor. Sonuçta ortaya Bitcoin çıkıyor. Zannetmeyin üretmesi çok ucuz. Gerçek altın çıkarsanız daha ucuza gelebilir. Çünkü ciddi bir altyapı gerekiyor. Kendi borsası var. Her borsada olduğu gibi alıcılar bir yanda, satıcılar bir yanda.
Normal para gibi sahibi belli değil. Öyle bankaya falan yatmıyor. İsteyen ufacık bir taşıyıcı ile dünyanın her yerine götürebiliyor. Transfer edebiliyor. Bu sebeple yasadışı işler için ideal. Para kimde, nasıl taşındı hiç bilmiyorsunuz. İşte bu yüzden devletler de çok rahatsız. Çünkü bu Bitcoin ile silah mı alıyorsunuz, uyuşturucu mu satıyorsunuz belli değil. Tam da bankalar arası transferlerin kaydı tutuluyor denen dönemde devletler için bir kâbus anlayacağınız.
Bu kadar olumsuz görünse de Bitcoin artık dünyanın birçok yerinde kabul edilen bir değer. Tıpkı bir salgın gibi herkes alıp satıyor. Tüm gereken bir bilgisayar.
Bitcoin’in durmadan da fiyatının arttığı düşünülüyordu. “Düşünülüyordu“ diyorum, çünkü o kadar oynak ki bir türlü kestirilememeye başladı.
İşte size bir örnek. Geçtiğimiz çarşamba günü 1 Bitcoin’in fiyatı uluslararası piyasada tam 7 bin 817 dolardı. Yani servet. Ancak sadece iki gün sonra cuma günü fiyatı 5 bin 500 dolara düşmüştü bile. İki gün içinde Bitcoin başına 2 bin 300 dolar zarar.
Sanal yatırım olarak pazarlanan bu dijital para iki gün içinde sahiplerine çok zarar verdi. Kimileri zaten 30-40 dolardan aldığı için umursamamıştır. Ama 7 bin doların üstünde iken yatırım yapanlar da risklerini batarak fark etti.
O yüzden diyeceğim o ki, arkasında hiçbir devlet garantisi olmayan bu para türünden uzak durun. Yoksa derdinizi anlatacak kimse bulamayabilirsiniz.