Türk tarihi boyunca aile kavramı el üstünde tutulan, önemsenen bir olgu.

"Mutluluğu bulmak için değil paylaşmak için evlenilir!" der

Herry Emeron Fosdick.

Hepimizin gördüğü hatta kimi zaman şahit olduğu gibi son yıllarda millet olarak zengin fakir demeden gösterişi, desinleri çok abartıyoruz. Mütevazı ve sade hayatların yerini adeta bir görgüsüzlük almış durumda. Aslında tarihe bakacak olursak hiçte öyle görgüsüz bir millet de sayılmayız. Arkamızda cihana hükmeden altıyüz yıllık bir imparatorluk var. Fakat nedense görgüsüzlüğü adet edinmişiz. Şüphesiz kültürümüzde bir yozlaşma söz konusu. Daha iyiye gidecekken daha kötüye gidiyoruz.

Türk tarihi boyunca aile kavramı el üstünde tutulan, önemsenen bir olgu. Dünya milletleri içinde aile ve akrabalık bağlarının en fazla önemsendiği toplumlardan biriyiz. Kimi zaman İçinde de bulunduğumuz Mezopotamya ilk evlilik belgesinin ve ilk aşk şiirinin de bulunduğu yer. Türk geleneklerinde kadın ve erkek görkemli bir şekilde hayatını birleştirir. Buna diyecek bir sözüm yok. Gel gelelim ki bilmem kaç bin yıl öncesinden söz ediyoruz. Fakat günümüze bakıldığında o görkem ve şatafat daha az olacağına daha da artmış biz Çılgın Türkler'de!

Evliliğin tanımı kısaca sevdiğin insanla beraber yaşama kararı almak ve bunu sevdiklerinle paylaşmak. Başlık parası yok deniliyor olsa da günümüzde başlık parasına tepki veren mürekkep yalamış erkekler evlilik törenlerinin hazırlanması ve sunumunda aslında başlık parası verdiğinin farkında bile değil! "En lüks, en ses getiren, en gösterişli düğün bizim olmalı" diyor kız tarafı. Ne kadar çok para harcanırsa çift o kadar mutlu olacak sanılıyor! Aslında bu da bir başlık parası. Parası olmayan erkek bile borç harç yapıp o düğünü ve istenilenleri yerine getiriyor ve kızı alıyor. Alis Harikalar Diyarın’ da adeta. Düğünden sonra ise Alis borçlar içinde yüzüyor... Peki ne gereği var? Mutlu olmak için evleniliyor, birilerini mutlu etmek için değil.

Bilindiği üzere evliliğin ilk adımı kız istemekle başlıyor. Ardından söz kesme, nişan, kına töreni (özel bir salonda organizasyon firması tarafından hazırlanan), bekarlığa veda partisi, gelin damat bohçası, çeyizler, düğün yeri (beş yıldızlı bir yerde) en pahalı gelinlik damatlık, takılar ve balayı... Sonrası malumunuz geçim ve geçinme derdi.. Bu arada üç yılda belki iki kez kullanılmış dolaplarda saklanan bilmem kaç parça porselen yemek takımlarını da yazmadan geçemeyeceğim. Sanırsınız ki kraliyet ailesi akşam yemeğine gelecek!

Hep gösterişler zinciri. Araştırmak gerek onca paralar dökülerek yapılan evliliklerin ömrü acaba kaç yıl olmuş?

Oysa sürdürülebilir bir evlilik gösterişten uzak, karşılıklı sevgi, saygı ve hoşgörüye bağlı. İyi günlerde olduğu gibi kötü ve sıkıntılı günlerde de sevgi ve saygı çerçevesinde birbirine destek ve yardımcı olmalı.

"Mutluluğu bulmak için değil paylaşmak için evlenilir!" der Herry Emeron Fosdick.

İKİ GÖNÜL BİR OLDUĞUNDA SAMANLIK SEYRAN OLUR. İKİ GÖNÜL BİR DEĞİLSE SARAYA DA KOYSAN ZULÜM OLUR!