Sağlık muhabirliğine ilk başladığım yıllarda politikacılar ve işadamları kalp hastalıkları, kanser ve gözle ilgili tedaviler için Amerika'nın yolunu tutardı.

Ayvalık Cunda’daki evimize iş güç derken Eylül ayından bu yana gidememiştik. Dile kolay Cunda’nın poyrazından, otlarının havaya yayılan mis gibi kokusundan, yemyeşil zeytin ağaçlarından mahrum sekiz ay! Bir fırsat bulup sonunda Cunda’ya da, evimize de kavuştuk! Ama yılların büyütemediği içimdeki acar genç gazeteci durur mu? Bir yanım mor salkımların, yaseminlerin kokusunu içime çekerek, Kaz Dağları’na uzanan engin mavilikleri seyrederek saatlerce kitap okumak isterken, diğer yanım da gazetecilik yapma arzusuyla dolup taşıyor. Sonunda ruhumdaki sağlık muhabirinin coşkulu sesi, “Kaç aydır gelemiyordun! Boş ver işi gücü, tatil yap, Cunda’nın keyfini çıkar” diyen orta yaşlı kadının cılız sesini bastırıyor. İzmir'de Kent Sağlık Grubu'nun hizmete sunduğu 20 bin metrekare kapalı alana sahip 350 milyon liraya mal olan Houston Methodist & Kent Onkoloji Merkezi'ni ziyaret etmek amacıyla yola çıkıyorum.

HOUSTAN’DAN İZMİR’E KANSER TEDAVİ KÖPRÜSÜ!

Sağlık muhabirliğine ilk başladığım yıllarda politikacılar ve işadamları kalp hastalıkları, kanser ve gözle ilgili tedaviler için Amerika’nın yolunu tutardı. Son yıllarda ise Amerika’nın önde gelen sağlık merkezleri Türkiye’deki hastanelerle işbirliği yapmaya başladı. Anadolu Sağlık Merkezi, 2002 yılında Johns Hopkins Medicine International ile eğitim ve kalitenin geliştirilmesine yönelik alanlarda stratejik iş birliği anlaşması imzalamıştı. Şimdi de İzmir’deki Kent Sağlık Grubu Amerika’daki önemli kanser merkezlerinden biri olan Houston Methodist ile eğitim ve iş birliği anlaşması yaptı.

HASTALARIN İLAÇLARINI ROBOTLAR HAZIRLIYOR!

Ege Bölgesi sağlık medyasının usta ismi Nesrin Coşkun ile şimdi danışmanlığını yaptığı Çiğli’deki hastanede buluştuk. Önce Kent Sağlık Grubu CEO’su Dr. Ruşen Yıldırım ile sohbet ettik, sonra hastaneyi dolaştık. İzmir’in sağlık turizminde iddialı olabilecek Avrupa standardında bir kanser merkezine sahip olduğunu gözlemledim.

Aynı anda 45 hastaya kemoterapi tedavisinin verilebildiği merkezde 4 medikal onkolog, 1 radyasyon onkolojisi uzmanı görev yapıyor. Hastaların kanser ilaçları özel bölümde robotlar tarafından hazırlanıyor. Merkezde, kanserli hastalara ve yakınlarına 24 saat iletişim ve danışmanlık hizmeti veren özel hemşireler görev yapıyor. Navigatör denilen bu hemşireler, doktorlarla hastalar arasında iletişim köprüsü görevi görüyor, kanser tedavisi sırasında bireylerin her türlü ihtiyaçlarının çözümü için çalışıyorlar.

TÜMÖR KONSEYLERİ VE İKİNCİ GÖRÜŞ ALMA İMKÂNI…

Kanser tedavi sürecinde moralin ve beslenmenin önemine vurgu yapan Dr. Ruşen Yıldırım’dan merkezde iki psikolog ile iki diyetisyenin de görev yaptığını öğreniyorum. Kemoterapiye bağlı olarak bağışıklık sistemi düştüğü için tüm hastalar tedavi öncesinde pnömoni, grip gibi aşılama programına tabii tutuluyor, ağız-diş muayenesinden geçiriliyor. Merkezde kemoterapiye bağlı saç dökülmelerinin önlenmesi amacıyla isteyen hastalara onko kep denen yöntemle de tedavi uygulanabiliyor.

4 ayrı onkoloji konseyinden ikinci görüş alınacağı gibi, arzu edenlerin Houston'daki Methodist Hastanesi kanser uzmanlarından da ikinci görüş alabilme imkânı var. Hatta Amerika'da merkezde tedavi görmeyi tercih eden hastalara bu konuda da yardımcı olunabiliyor. Ayrıca, Kent Sağlık Grubu ile Houston Methodist Kanser Merkezi’nin Tümör Konseyleri ayda bir vaka toplantısı yapacaklar.

Ayvalık tatilindeki bir günüm İzmir’de haber peşinde koşmakla geçiyor ama hiç mi hiç şikâyet etmiyorum aksine içimdeki hiç büyümeyen genç sağlık muhabirinin mutluluğuyla Cunda’ya dönüyorum.