Avrupa Parlamentosu temsilcileri acaba hangi gezegende yaşıyor?

Deseniz ki bunlar yine PKK lobicilerinin etkisinde Türkiye’ye akıl vermeye çalışıyor son haftalarda PKK’lıların Avrupa sokaklarında taşkınlıkları, estirdikleri terör ortada. O kadar ki Avrupa ülkelerinde polisler bile bu militanlara karşı artık zor kullanmaya başladı…

Perşembe günü Avrupa Parlamentosunun Türkiye’ye “Afrin’den askerlerinizi çekin, bu sizin güvenliğiniz için gerekli” çağrısı, tam bir skandal.

Bir kere atı alan Üsküdar’ı geçmiş, Afrin artık PKK’dan temizlenmek üzere ve bunlar hala zaman tünelinden seslenir gibi tekliflerde bulunuyorlar.

Türkiye Afrin’i almazsa, oraları PKK’nın terör yuvası olma vasfını sürdürürse o zaman terör örgütü bu bölgeden Türkiye’ye yönelik bölücü faaliyetlerine devam eder, insanlarımızı öldürür ve o zaman milli güvenliğimiz tehlikeye girer. Yani Afrin’in ele geçirirsek değil geçirmezsek ve buraları PKK belasından kurtarmazsak o zaman biz biteriz. Şimdi verdiğimiz şehit sayılarının on misli şehir haberlerini Türkiye’de yaşarız…

Avrupa Birliği ve onun parlamentosu Türkiye’ye büyük bir teşekkür borçlu ama onun yerine bize ipe sapa gelmez önerilerde bulunurlarsa, insanlarımız da hükümetlerine dönüp “Neden bu insanlarla iş birliği yapıyorsunuz?” diye sorgulamaz mı?

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan Erzurum’da çok açık konuştu: "Afrin'den askerlerinizi çekin bu doğru değil diyorlar. Ey AP siz bu millete ne zamandan beri akıl vermeye başladınız. O aklı siz kendinize saklayın. Afrin'de yola devam" ve devam etti "3,5 milyon Suriyeliye 7 senedir ev sahipliği yapan biziz. Kapıları açıp gönderseydik kaçacak delik arayacaktınız, delik. Bize yalvardınız, 'Aman kapıları açmayın' diye. Biz insanlık yaptık ama siz insanlıktan anlamıyorsunuz ki. Şu anda da istediğiniz kararı alın, bir kulaktan girer, öbüründen çıkar. Sizin aldığınız kararların zaten kıymeti harbiyesi yok. Asla sivil insanlarla işimiz yok. Afrin'den kaçmak isteyen sivillere nasıl zulüm ettiklerini gördünüz değil mi? İninize gireceğiz, nereye kaçarsanız kaçın kovalayacağız."

Bu tabloya rağmen hala Afrin’de önümüzü kesmeye çalışan insanlara dost demek ve onlara böyle muamele etmek mümkün mü?