Mesela ünlü şarkıcı Taylor Swift'in şarkıları ABD'deki Texas Üniversitesinde ders olarak okutulacakmış.
Amerika’daki üniversiteler bizdeki üniversitelere göre sektörle daha içiçe. Sektörle beraber hareket ediyor ve öğrencilerini hem entelektüel düzeyde hem de piyasa düzeyinde yetiştirip mezun ediyorlar.
Mesela ünlü şarkıcı Taylor Swift’in şarkıları ABD’deki Texas Üniversitesinde ders olarak okutulacakmış. Taylor Swift’in şarkılarını yazarken edebi teknikleri kullanma şekli Edebiyat Fakültesinde incelenecek ve öğretileceği açıklandı. Bu gelişme ile birlikte Taylor Swift, Shakespeare ile birlikte aynı müfredatta yer alacak. Üniversite bu ders ile ilgili bir tane de instagram hesabı açarak (swiftieprof/) bu dersle ilgili haberleri buradan alın demiş.
Bizim üniversitelerimiz piyasaya düşman
Bu tür uygulamalar çok güzel uygulamalar. Bizde de böyle şeylerin olması lazım. Sezen Aksu’nun, Müslüm Gürses’in, Orhan Gencebay’ın ve sayısız başarılı söz yazarı, besteci ve müzik insanının çalışmaları ve hayatları üniversitelerde incelenmeli ve gençlerin hayatı anlaması adına anlatılmalı. Sadece üreticiler değil, solistlerin de çalışmaları ve hayatları incelenmeli. Mesela Ajda Pekkan, MFÖ, İlhan İrem ve benzeri sayısız imajı ve duruşu ile farklılık gösteren sanatçımız var. Ama bizde nerdeee, bizim üniversiteler müzik piyasasına düşman. Onlar ancak Müslüm Babayı aşağılarlar. Dışlarlar. Sonra da mezun ettikleri öğrenciler piyasadan bir haber işsiz işsiz dolaşırlar.
Sosyal bilimler alanında TIK yok!
Ben özellikle sosyal bilimler ve güzel sanatlar alanında eğitim veren üniversitelerimizin pek çok konuda sektörün gerisinde kaldığını düşünüyorum. Bakın aynı şeyi Tıp için söyleyemem. Tıp fakültelerimiz daha iyi çalışıyor ve ciddi ciddi hatırı sayılır başarılara da imza atıyor ama maalesef sosyal bilimler alanında özellikle medya, müzik, iletişim ve benzeri alanlarda üniversitelerde tık yok! Her şeye eleştirel bakmakla ve kendilerini tepede Kaf dağına konumlandıran bir akademik zihniyet var.
Bakın elin Amerikalısının üniversitesine “Ey Taylor, sen şarkılarında edebi bir şeyler bir numaralar çevirmişsin, ben bunu araştıracağım ve öğrencilerime de anlatacağım” diyor ve onun şarkılarındaki edebi yönü derslerine ekliyor.
İşte dünya ile aramızda bilime bakış açısı bu kadar farklı…
Onlar sektör ile beraber çalışmayı seviyor hatta bunu bir görev olarak görüyor, bizim üniversitelerimiz ise sektöre eleştirel bakıp eğitim verdikleri alanda sektörden uzak kalıyor.
Sonra da bu üniversitelerde hayır bekle.
Grease müzikali Türkiye’ye geliyor
İlerleyen yaşına aldırış etmeden canavar gibi işlere imza atan Haldun Dormen yine müthiş bir işe imza atmaya hazırlanıyor. Müzikallerin adamı Haldun Dormen şimdi de bir konsept belirlemiş. Konseptin adı “Haldun Dormen Yönetiyor- Senfonik Broadway’den İstanbul’a Müzikaller”. Adından da anlaşılacağı gibi bir seri hazırlamayı planlıyor.
Serinin ilk ayağında yetmişlere damgasını vuran bir müzikal. Grease müzikali. Başrollerini Olivia Newton John ve John Travolta’nın paylaştığı ve dünyada fenomenleşen bu müzikali Haldun Dormen Türkiye’ye taşıdı. Bu müzikalde Pelin Akıl ve Burak Sevinç başrolü oynayacakmış. İlk gösterim ise 20 Eylül’de Maximum Unique Açıkhava’da yapılacakmış. Duyunca heyecanlandım, hatta heveslendim. Dilerim bu proje tutar ve Türkiye’ye müzikaller geri gelir. Müzikallerin tadı hiçbir yerde yok. Ne sinema da ne müzik konserlerinde ne de başka bir etkinlikte. Müzikaller başlı başına bir sanat ve maalesef ülkemizde de dünyada da biraz gündemden düştüler. Bu açıdan bu “Grease” müzikalini çok önemsiyorum. Tekrar müzikallerin sergilendiği günlerde geri dönmemize vesile olabilir.
Kahpe felek sen kazandın demek
Nam-ı Küçük Emrah, bugünün Emrah uzun bir aradan sonra bir yeni şarkı yayınlandı. Şarkının adı: “Kahpe Felek”, sözü ve müziği Emrah’a ait olan "Kahpe Felek" şarkısında sanatçı Caner Tepecik ile ortak çalışmaya imza attı. Şarkının düzenlemesi Caner Tepecik’a ait. Klip yönetmenliğini ise Mustafa Özen’in imzasını taşıyor.
Şarkıyı dinledim, çok güzel bir şarkı. Modern bir sound, melodik ve kederli bir şarkı. “Kahpe felek, sen kazandın sonunda demek” sözü çok hoş. Gerçeği “felek” ve “kader” kelimeleri günümüz zıpır genç müzik dinleyicisinin pek sevdiği kelimeler değil, bu açıdan şarkının sözleri biraz seksenler ve doksanları andırıyor ama beste güzel.
Radyolar çalmasa da siz dijitalden dinleyin
Emrah ve onun gibi alaturka, arabesk, fantezi müziği söyleyen solistlerin işi bu dönemde çok zor. Çünkü ne radyolar ne de müzik televizyon kanalları onların şarkılarını yayınlamaya fazla yanaşmıyor. Bu son yirmi yıldır böyle, neden öyle? İnanın bende anlamıyorum. Dünyada hiçbir ülkede medya, özellikle radyolar müzik çizgilerinde bu kadar ayırımcı davranmıyor. Bizde biraz alaturka bir nağme ekledin mi şarkıya veya bir saz nağme ekledin mi hemen dışlanıyorsun. Emrah’ın şarkısı da bundan payına düşeni alacaktır, ama ben size dijital platformlardan bir dinlemenizi tavsiye edeceğiz. “Kahpe felek sen kazandın demek, intikam almam gerek” sözleri çok hoş, kaderden çekenler anlar.