HERKESİN SOSYAL MEDYASI KENDİNE

Ersin AKMAN 20 Tem 2016

Ersin AKMAN
Tüm Yazıları
Malum zor günlerden geçiyoruz; sağlıklı kararlar verebilmek için hepimizin daha çok bilgiye ihtiyacı var.

Malum zor günlerden geçiyoruz; sağlıklı kararlar verebilmek için hepimizin daha çok bilgiye ihtiyacı var. Günümüz teknolojisi gazete, televizyon, radyo gibi haber kaynaklarının yerine kendi jenerasyonuna uygun alternatifleri diretiyor. Birçok insan haklı olarak anlık bilgiye ulaşmak için internetin hızından yararlanıyor. Bu arada sosyal medya da hem haber hem de yorum açısından bazı açıkları kapatıyor. Çoğu zaman haberi ve yorumu bir arada sunan soysal medya, 24 saat internete bağlı insanlar için zaman zaman geleneksel haber kaynaklarının bir adım önüne de geçebiliyor.

Hiç kimsenin bir başkasının sosyal medya kullanımı azaltması, eleştirmesi gibi bir şey tabii ki söz konusu olamaz. Ama sosyal medyanın tek başına "haber kaynağı" olarak kullanılmasının da en mantıklı çözüm olmadığını bilmek gerekiyor. Aslında işin özü Facebook, Twitter veya Instagram hesaplarında kimi, hangi amaçla takip ettiğimizle ilgili. Eğlence amacıyla veya olaylara sarkastik yaklaştığı için yaptığı paylaşımlar hoşumuza giden "sanal bir karakterin" yazdıklarını "gerçek haber" olarak değerlendiremeyeceğimizi bildiğimiz sürece sorun yok demektir.

Keyifli paylaşımlar yaptığı için veya olaylara farklı bir açıdan bakıp değişik düşünme teknikleri geliştirdiği için takip ettiğimiz birini "yorumcu" olarak kabul etmekle, "haberci" olarak kabul etme arasındaki farkı çok iyi belirlemek gerekiyor. Sonuç olarak kimi takip edeceğimize biz karar veriyoruz. Ve işin aslına bakarsak kimi, hangi amaçla takip ettiğimizi de en iyi biz biliyoruz. Haber alma, eğlenme, farklı bakış açılarını görme amaçlı takip edilen gerçek veya sanal karakterlerin paylaşımlarını yanlış anladığımızda veya tümünü haber olarak değerlendiğimizde sorunlar yaşanabiliyor. İşin siyasi görüş ve dini inanış kısmına burada girmeye gerek bile yok. Çünkü aynı siyasi görüşü paylaştığımız bir sosyal medya hesabının her durumda doğru veya karşı görüşün her durumda yanlış paylaşımlar yaptığına inanmak da bir başka sorun...

Yanlış bilginin tehlikeli yanı

İşte bu noktada var oluş amacı haber vermek olan (radyo, televizyon, gazete gibi) geleneksel yöntemler ve tabii ki haber siteleri, sadece bir sosyal medya hesabından ibaret olan sanal kahramanlardan daha sorumlu davranıyorlar. Yani taraflı veya sizinle farklı görüşten olduğunu düşündüğünüz kurumsal bir yapı bile herhangi bir sanal hesaba göre daha güvenilir oluyor. Çünkü kurumsal yapı, beraberinde belli mesleki ahlak kurallarını da getiriyor. Tabii ki alternatif haber alma yöntemlerini zan altında bırakmamak da gerekiyor. Sadece geçmiş paylaşımlarında bazı hassasiyetleri göz ardı ettiği görülen bazı hesapların, aynı durumu gelecekte de yapabileceğinin unutulmaması gerektiğinden bahsediyorum. O nedenle de doğru olduğu kesinlik kazanmadan bu hesaplar üzerinden yayınlanan her türlü bilginin kontrol edilmeden yayılması, bize güvenen ve bizi sosyal medyada takip eden insanların da otomatik olarak yanılmasına neden olabiliyor.

O nedenle sosyal medyada yanılmak, yanıltmak veya daha kaba tabiriyle kandırılıp kandırılmamak tamamen bizim elimizde. Kendi sosyal medyamızı nasıl yönettiğimiz ve sosyal medyayı hangi amaç için kullandığımız gibi konularda kendi kurallarımızı oluşturabildiğimiz sürece sosyal medya kullanımı hayatımızı zenginleştiren bir kaynakken aksi durumda sadece bizi değil, birçok insanı da yanlışa sürükleyen bir yapıya bürünebiliyor. Her konuda olduğu gibi sosyal medya kullanımında da gerçekçi ve açık olmak birçok yanlış bilgilendirme (yanlış bilgi alma) riskini sıfıra yaklaştırıyor.