Fenerbahçe geçtiğimiz hafta sahasında Adanaspor’a iki puan kaptırdığında uzun lig maratonunu ve ligin takımlarının istikrarsızlıklarını göz önüne alarak ‘Enseyi karartmamak lazım’ demiştim. Dün futbol kalitesi vasatı geçmeyen doksan dakikada Süper Lig’de 26 maçtır yenilgisiz lider Medipol Başakşehir’i deviren sarı-lacivertliler, topu, topu 3 şut çektiği ve 1 gol bulabildiği maçta bana göre büyük iş başarıp 3 puanı hanesine yazdırırken, bir nevi dediğime de gelmiş olduk. Dick Advoocat’tın  Başakşehir’e karşı sürpriz bir şekilde ilk 11 ‘de Salih Uçan’la başlaması şaşırtıcıydı. O Salih maç içinde 11’i hak edecek işler yapmayarak da şaşırttı.  Kanarya’da ‘en iyi transfer’ Lens  dün gününde değildi. Hasan Ali, Şener ve Josef biraz öne çıkan isimler olurken, Fernandao ne yaptığını bilmez haldeydi. Buna rağmen kazanan Fenerbahçe kadar geçen hafta 5 atmış lider Medipol  Başakşehir'in dün hiç pozisyona girememesi, oyuna o alıştığımız baskısını koyamaması da oldukça düşündürücü. Abdullah Avcı ve oyuncularının dün yenilmezlik stresine yenildiğini söyleyebiliriz. Maçın hakemi Bülent Yıldırım kötü maçta, kötü bir yönetim gösterdi. Fenerbahçe’nin maç seçen taraftarı dünkü maçta tribünde yerini alarak seçimini yapsa da oynanan kötü futbol sonrası pişman oldular diyebiliriz.

İlhan abi...

Gençlerbirliği'ne adanmış 39 ve fildişi kulelerde geçmemiş 81 yıllık bir ömür dün hakkın rahmetine kavuşarak sona erdi. Türk futbol kulüplerinin birçoğu borç batağında yüzerken, onun yönetimindeki Gençlerbirliği ekonomik anlamda hep yıkılmaz kale oldu. Kulüpleri yönetmeye gelen ama borç içinde bırakıp çekip giden sözde başkan ve yöneticilerin varlığında İlhan abi gibi dürüst insanların varlığı farktı aslında görmesini bilene. Sevenlerinin başı sağ olsun. Merhuma Allah'tan rahmet, acılı ailesine, Gençlerbirliği camiası ve Türk sporuna başsağlığı diliyorum.