Süreci yönetmede başarılı sayılırız.
Bugün bu yazıyı yazarken, açıklanan tabloya baktığımda da; veriler neredeyse bir hafta önceki açıklananlarla aynı gibiydi. Ortadaki gerçek; zaman zaman Bilim Kurulu Üyelerinden ve Sağlık Bakanının açıklamalarından anladığımız kadarıyla; başta İstanbul olmak üzere birçok yerde hayatın neredeyse normale döndüğünü gösteren görüntülerden artık şikayetlendiklerini görebiliyoruz.
Süreci yönetmede başarılı sayılırız. Çözemediğimiz tek şey; uzun zamandan beri evlerde beklettiğimiz 65 yaş üstüler için, gönüllerini rahatlatacak etkin bir yol bulunamamış olmasıdır. Bu konuda neler yapılacağı ile ilgili çok net açıklamalar yok ama; Sağlık Bakanının son açıklamalarından, 65 yaş üstülerle ilgili bazı düzenlemelerin bayram sonrası yapılacağı anlaşılıyor. Anlayabildiğimiz kadarıyla; 65 yaş üstülere uygulanan kısıtlamalar oldukça gevşetilecek. 65 yaş üstüleri şikayetlerinin dikkate alınması çok iyi olacaktır.
Pandemi döneminde yaşananlar, alınan önlemlerin uygulanmasındaki gevşemeler konunun sadece 65 yaş üstülere kısıtlama uygulamakla ortadan kaldırılamayacağı gerçeğini çok daha net olarak ortaya çıkardı. Açıklanan raporlara ve uzmanlar tarafından açıklananlara göre vakalardaki artışlar; orta yaş gruplarında da dikkate değer oranlara ulaşmış durumda.
Alınan önlemler, uygulanması ve yaz aylarının ortaya çıkardığı hareketli, sürekli yer değiştiren yaşam biçiminin etkisiyle, yayılmanın artması endişeleri körükleyebilir. Birçok yerde, normal yaşama dönme hareketlerinde gözle görülür artış çok daha sıkı bir şekilde denetlenmelidir. Yeni bir dalganın gelme endişeleri, bazı bölgelerde ve özellikle büyük şehirlerde pik noktası beklentileri, bireysel olarak yapmamız gerekenlerin önemli hale getirdi.
Bir iki haftadır bu konuda yazdığım yazıları sonlandırırken şunları ısrarla vurgulamıştım. Bugün, bunu bir kez daha dile getirerek, yazıma devam edeceğim. Bu ve benzeri ikazlar, hazırlanacak kamu spotları şeklinde tüm kitle iletişim araçlarında her gün bir kaç saat arayla mutlaka yayınlanması gerekecek;
Haftalardır tekrarladığım cümleler şöyleydi;
“Lütfen; sokağa maskesiz çıkmayalım, çıktığımızda maskemizi doğru takalım, Maskemizi burnumuzun altında sadece ağzımızı kapayacak şekilde değil veya çenemizin altınd laf olsun diye takmayalım. Dışarıdayken; sosyal mesafeye dikkat edelim ve kalabalık ortamlardan olabildiğince uzak duralım. Düğün-dernek, toplu aile ziyaretlerimizi, toplu yemek toplantılarımızı, kutlama ve eğlencelerimizi bir süre daha erteleyelim..
Aylardır çok uğraştık, emeklerimiz boşa gitmesin.”
Yazdığım bu yazı, Kurban Bayramı’nın üçüncü günü (bugün) yayınlanıyor. En kritik, önlemlerin olabildiğince gevşeyebileceği dönem olan Kurban Bayramı sonrasındaki göstergelerin ne olacağına bakacağım. Bakacağım çünkü; geride bıraktığımız Temmuz ayı, serbestlik konusunda kantarın topuzunun iyice kaçtığı bir aydı. Özellikle; maske takmama, sosyal mesafenin korunması, toplu aktiviteler konusunda hiç de dikkatli değildik.
Bir haftadan fazla bir süredir vaka sayısı 1000’in altında, vefat eden hasta sayısı da 20’nin altında seyrediyor. Yayınlanan bu bilgilerin gerçeği yansıtmadığıyla ilgili endişeler, kitle iletişim araçlarına çıkan uzmanlarca dile getiriliyor olmasına karşın, şu an; Bilim Kurulundan gelen bilgiler doğrultusunda bakanlıkça açıklanan sonuçlar bunlar. Ne olursa olsun, ben; açıklanan bu bilgilere inanmak istiyorum.
Özellikle Anadolu’da bazı bölgelerde artma eğiliminde olan vaka sayılarıya ilgili olarak açıklamalar yapan Sağlık Bakanının yanı sıra, Bilim Kurulu’ndaki bazı uzmanların bu artışın nedenleri ile ilgili yoğun ikazları var. Aşırı ve kontrolsüz normalleşmenin sonuçlarının pandemi sürecini olumsuz etkieyeceği konusunda endişelerini dile getiriyorlar.
Şimdi eleştiri zamanı değil. Bir gerçek var, o da; salgının yayılması konusundaki endişeler hala ortadan kalkmış olduğu. Önlemlerin bireysel uygulamasına dikkat etmeliyiz.
Önlemler ve özellikle bu önlemleri ugulama konusunda bizlere düşenler; maske takmadan sokağa çıkmayacağız, Sosyal mesafeye olması gereken özeni göstereceğiz, havasız, kapalı alanlarda, kalabalık yerlerde fazla kalmayacağız. Bir süre daha; bayram ve akraba ziyaretlerini öteleyeceğiz.