Altın, Mücevher ve Pırlanta ihracatı yapan Türk firmaları dünya piyasasına damga vurmaya devam ediyor. Özelikle son 10 yılda, Türkiye'de değerli taş ve metallerden yapılmış ziynet eşyalarının ihracatı önemli ölçüde arttı.

Altın, Mücevher ve Pırlanta ihracatı yapan Türk firmaları dünya piyasasına damga vurmaya devam ediyor. Özelikle son 10 yılda, Türkiye'de değerli taş ve metallerden yapılmış ziynet eşyalarının ihracatı önemli ölçüde arttı. Bu artış endüstrideki sıralamasını yükselttiği Türkiye'yi, lider ülkelerden biri haline getirdi. Bugün Türkiye dünya altın mücevherat üretiminde ilk 10 ülke arasında ve dünya mücevherat otoriteleri Türkiye'yi İtalya'ya rakip olarak göstermekte. Haksız da sayılmazlar, yüksek Avrupa standartlarında üretim yapan Türk firmaları düşük fiyatları ile İtalya gibi rakiplerini geride bırakıyor.

Büyük oranda yerli imkan, kaynak, mühendislik ve tasarım ile üretilen ürünler, başta yakın coğrafyadaki ülkeler olmak üzere Amerika'dan Avrupa'ya, Körfez ülkelerinden Asya'ya kadar geniş bir coğrafyada kullanılıyor.

Şüphesiz bu başarının ardında sektörün görünmez kahramanlarının payı büyük. Bu isimlerden biri, Türkiye'nin pırlantalı mücevher alanındaki en büyük üreticilerinden, Türkiye’nin elmas ve pırlanta mücevher ihracatında 3. sırada yer alarak ülke ekonomisine önemli katkı sunmaya devam Emel Diamond Yönetim Kurulu Üyesi Gül Yetkin.

Yetkin'le sektörü ve başarılarını konuştuk.

- Değerli taşlarla ilk tanışıklığınız nasıl oldu? Markanızın hikâyesi nasıl başladı?

Eşimle evlendikten sonra ilk aile şirketimizde başladım. 2003 yılında ilk kızım Emel dünyaya geldikten sonra Emel ismiyle devam ettik.

- Mottonuz nedir?

Mücevher, pırlanta, değerli taş, güven, değişik tasarımlar, en önemlisi kalite ve yenilik kelimelerini bir arada taşıyan bir marka Emel Diamond. 2003 yılından bu yana Emel Diamond’ın ne kadar başarılı işler yaptığı ve markanın nasıl güçlendiği apaçık ortada. Tüm yenilikleri vitrinimizde görmek mümkün.

Başarı bir varış noktası değil bir yolculuk olarak görüyoruz. Bu anlayıştan hareketle kaliteyi vazgeçilmez öğe kabul edip, azimle çalışarak hedeflerimizi daima ileri götürmeyi amaçladık. Başarıya ekip arkadaşlarımızla birlikte imza attık, atıyoruz.

Üretimlerimizin özel olması için mücevherle ilgili gündemi sıkı sıkıya takip ediyoruz. Aynı zamanda pırlanta sektöründe dünyada adı duyulmuş gemologlar, tasarımcılar ve taş zanaatkarları ile özgün modelleri mücevher sevenlerle buluşturuyoruz. Kişiye özel tasarımlar yapıyoruz bunun için tasarımcılarımızla isteğe özel tasarımlar yapıyoruz.

DÜNYA PAZARINDA TEMSİLİN SIRRI

- Türkiye’nin pırlantalı mücevher ihracatında 3'üncü sıradasınız.. İhracat yolcuğunuzdan bahseden misiniz?

Bütün üretimimiz ve tasarımlarımızı kendi bünyemizde yapıyoruz. Sırrımız bu. Dünya pazarında Türkiye'yi en iyi şekilde temsil etmeye çalışıyoruz.

Dünyada önemli markalara ürün tedarik ederken, marka bilinirliği ile pazar payını büyütmekle kalmayıp, her yıl Bahreyn, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Katar, Kuveyt, Umman, Malezya, Singapur, Amerika, İngiltere, Hong Kong, Japonya, vb. ülkelere ihracat yapıyoruz. Bu arada, ihracata başladığımız ilk günden beri ilk 5'te olmanın gururunu taşıyoruz.

İhracat yolculuğumuz 2009 yılında Arap ülkeleriyle başladı. Amerika, İngiltere, Singapur yoğunlukla çalıştığımız ülkeler. Uluslararası fuarlara katılarak dünyada mücevher markamızı tanıtmaya başladık. İlk olarak Katar, daha sonra Dubai ve Hong Kong'da mağazalarımızı açtık. 2020 yılında da dijitalden Avrupa ülkelerinde sanal mağazamızı, alt markamızı kurduk.

YÜZYILLAR BOYU DEVAM EDEN GELENEK

- 2021 koleksiyonlarınızda neler var?

Konseptimiz içinde pırlanta, renkli taşlar; zümrüt, yakut, safir, renkli pırlantalar, inci var. Bu sene de baget kesim ve renkli pırlantaların ön planda olacağını düşünüyorum. Bu nedenle sade ama şıklığından ödün vermeyen ve gösterişli iddialı modellerden oluşan yeni bir koleksiyon hazırladık.

- "İyi mücevher"den ne anlamalıyız?

Bence pırlantanın sonsuza dek değerini yitirmeden kalabilmesi çok etkili burada. Kişiye, kendini özel ve değerli hissettirmesi, tabi ki, bir de mücevherin her kadının hayallerini süslemesi.. Bu da, yüzyıllar boyu devam eden ve edecek olan bir gelenek olmasını sağlıyor.

- Fiyatlarınızın genel manada daha uygun olduğu iddianız var.. Nasıl başarıyorsunuz?

Fiyatlarımızın mücevher piyasasında ki çoğu firmaya göre daha uygun olmasının sebebi; üretimde kullandığımız tüm değerli taşları, yüksek miktarlarda ithal ederek, Kapalıçarşı’da yer alan üretim merkezimizde imal edip, toptan fiyatlarıyla perakende olarak satışa sunmamızdan.

SON BİR HATIRLATMA

Mücevher sevenlere ufak bir hatırlatma ile sözümü tamamlamak istiyorum. Pırlantayı değerli kılan ona ödenen yüksek meblağlar değil kaliteyi en uygun fiyata sahip olmak.