Bir de şimdi Türkiye'de herkesin bağımlısı olduğu TFF Başkanı Sn. Mehmet Büyükekşi'nin kulüplerine davranışına bakalım.
2007 yılında Buz Hokeyi ile tanışıp yaklaşık 12 sene aralıksız Türkiye Buz Hokeyi Federasyonu çatısı altında, Kadınlar Ligi’nde lisanslı aktif sporcu olarak müsabakalara katıldım. Birkaç yıldır da hakem olarak federasyon bünyesinde yer almaktayım. Buz hokeyi, tansiyonu çok yüksek bir spor. Maç esnasında gerek sporcular gerek antrenörler, gerek tribünlerdeki taraftar istemsiz gergin anlar yaşayabiliyor. Ama hiçbir zaman tehdit altında bir kulüp ya da taraftar veya sporcu olduğunu görmedim. Bu konuda özellikle hassas davranan Türkiye Buz Hokeyi Federasyon Başkanımız Sn. Halit Albayrak’a gerek bir sporcu gerek bir gazeteci gerek bir taraftar olarak teşekkür etmek istiyorum. Bugüne kadar hiçbir zaman çizgisini bozmadan, tamamen Buz Hokeyi’nin gelişimi için her koşulda sporcularının yanında oldu ve olmaya da devam ediyor. Görüyorum ki günümüz Türkiye’sinde böyle bir başkana sahip olmak gerçekten büyük bir şans. Sporumuza katkı ve emeklerin için teşekkür ederim Halit Başkan.
Bir de şimdi Türkiye’de herkesin bağımlısı olduğu TFF Başkanı Sn. Mehmet Büyükekşi’nin kulüplerine davranışına bakalım. Bugüne kadar birçok ülkede birçok spor dalının müsabakasını izlemeye gittim. Ben hiçbir federasyon başkanının, kulüp başkanına tehditkar parmak salladığını görmedim. Kesinlikle taraftarın yaptığını doğru bulmuyorum ve tribünlere yakışmadığını düşünüyorum fakat tribünde maç izlemeye giderken olabilecek bütün olumsuzlukları göze almanız gerekiyordu. Madem ki tahammül eşiğiniz çok düşük, madem ki hemen öfkelenip karşı atağa geçiyorsunuz, o zaman tribüne gitmeyeceksiniz. Ve Ahmet Nur Çebi siz Beşiktaş Jimnastik Kulübü Başkanı olarak taraftarınızı fazla hafife alıyorsunuz, sizin egolarınız tribünde göz yaşı döken bir çocuktan daha mühim olmamalı. Ve umarım bu taraftar tepkisini Olağanüstü Seçimli Genel Kurul Toplantısı’nda gösterecektir. Bekleyelim ve görelim.