Kazasız, belasız, sakatlıksız, kavgasız, gürültüsüz, ikinci yarı dileklerimizle, Ner'de Kalmıştık diyoruz.
Bir döneme damgasını vurmuş siyaset adamı Süleyman DEMİREL, altı kere gidip yedincisinde göreve geldiğinde Müsteşarına bu soruyu sorarak başlamıştı; Ner’de kalmıştık?
20 gün önce Lig’ler tatile girerken, zamanın bu hızla akıp geçeceğini tahmin etmemiştik. Bu sırada birçok üzücü olay ve yitip giden onlarca can oldu. Hepsini rahmetle/saygıyla anıyoruz.
Dün akşam oynanan Bursa-Trabzon maçı ile açtığımız bu haftada, aslında sezonun ilk yarısına ait 17. maçlar tamamlanıyor. Kış şartları hükmünü sürdürse de hayat devam ediyor ve tamamlamamız gereken bir takvim ve bizi bekleyen bir fikstür var. Belki sezon başından bunu öngörebilsek Ocak ayını komple tatil edip (kuzey komşumuz Rusya gibi) sporcu ve seyirci sağlığını riske atmaz, daha uygun hava ve zeminlerde yarışmayı sürdürebilirdik. Ama olmadı ne yapalım “önümüzdeki sezonlara kısmet”
İlk yarının lideri Başakşehir (36 Puan); Abdullah AVCI tarafından belirlenen kritik noktalara yaptıkları transferlerle gündeme geldi. İrfan Can KAHVECİ’yi Kadıköy’e gelecek diye beklerken sürpriz oldu. Tecrübe ve istikrar abidesi Egemen KORKMAZ’ın adı bir ara eski takımı ile anılsa da tercihler Başakşehir’den yana kullanıldı. Hiç alışık olmadığımız bir “bomba transfer” peşinde olduklarını duyuyoruz ve şaşırıyoruz. Liderliğin verdiği kendine güvenin yansıması olan bu extra işler İnşaallah takımın ritmini bozmaz ve sezonun devamında sıkıntı yaşatmaz.
Transferin en hovarda takımı hiç beklenmedik şekilde Beşiktaş (35 Puan) oldu bu devre arasında. Yaptıkları kadar yapamadıkları transferlerle de gündemden hiç inmediler. Şenol Hoca’nın gözdesi Ersan A. GÜLÜM Çin’den uçağa bindi dönüş yolunda. Ryan BABEL ve Matej MİTROVİC’i üçüne beşine bakmadan takıma kazandıran Fikret Başkan, bir de Samuel ETO’O’yu alabilse Beşiktaş Çarşı’da başı daha dik yürüyecekti. (Transfer rekorları ile Beşiktaş’ın bir buçuk Milyar TL’ye ulaşan borçlarını hatırlatanlara pek de iyi gözle bakılmıyor bu sıralarda ama neylersin ki oyunun kuralı böyle.)
Garry RODRIGUES’i PAOK’tan, Ahmet ÇALIK’ı Gençlerbirliği’nden, Emrah BAŞSAN’ı kiralık verdiği Rize’den geri alan Galatasaray’da (33 Puan) ise gözler Lukas PODOLSKİ transferiyle Çin’den gelecek milyon Euro’larda. Sözleşmesi feshedilen futbolculara verilen “cep harçlıkları” şimdiden 3 milyon Euro’ya yaklaştı. UEFA Mali Disiplin Kuralları zaten ensesinde ve belki birazcık bile “uçuş” ilave bir sene daha Avrupa’ya elveda demek. Gönderilenlerden sağlanan tasarrufu ve düşük bonservis ve uzun ödeme şartları ile gelen yenilerin maliyetlerini, bilançoya ne kadar makyajlı yansıtabilirlerse o derece rahat edecekler.
“Cep delik, cepken delik” bir ekonomi ile G. Van der WIEL ve Emmanuel EMENIKE’nin maliyetlerinden ettiği tasarrufla nefes alacak olan Fenerbahçe (31 Puan)ise ancak Doğu Pazarından kapalı kutu ve altı aylık kiralık Oleksandr KARAVAIEV’e güç yetirebildi. Yılan hikayesine dönen Mehmet EKİCİ transferinde “çıkmaz sokak” tabelasını göremediler. (Olcay transferinden sonra daha da zor) En büyük teselli Geremain LENS ve Jose FERNANDAO’nun yükselen formu ve Dick ADVOCAAT’ın takımına olan hakimiyeti olarak görülüyor taraftarlarca. Bunun da yarışta ne kadar yeteceği muamma, doğal olarak.
Kazasız, belasız, sakatlıksız, kavgasız, gürültüsüz, ikinci yarı dileklerimizle, Ner’de Kalmıştık diyoruz.