Annesi, elinden tuta tuta evden dışarı çıkarıyor ve bir araziye götürüyor.

Adı Aya.

Kız 6 yaşında.

Annesi, elinden tuta tuta evden dışarı çıkarıyor ve bir araziye götürüyor.

Sonra kızını boğarak öldürüyor.

6 yaşında küçücük kız orada ölüyor.

Ve cani kadın, kızını orada bırakarak sakince geri dönüyor.

Kızını elinden tutarak, ölüme araziye götürme anları, saniye saniye kameralara kayıt oluyor.

İnanılır gibi değil, değil mi?

Böyle bir vahşet, böyle bir canilik hiç duymamıştım.

Günlerden beri etkisinden kurtulamadım, uykularım alt üst oldu.

Kadın ne yaşarsa yaşasın, başına ne gelirse gelsin, kim bilir başında ne dert vardı diyeceğimiz bir cümlemiz asla olamaz.

Bir anne, 9 ay karnında taşıdığı, göbek bağı ile bebeğini beslediği, doğduğu an göz göze geldiği yavrusunu, çocuğunu eli ile öldürebilir mi?

Aklından zoru bile olsa o zaman kendini öldürseydi deriz, öyle değil mi?

Kadın kendine tahammül ediyor, ama çocuğuna tahammül edemiyor.

Zaman.

Hayat ne kadar değişti, gitgide acımasız, tahammülsüz oldu.

Etraf cani dolu.

Etraf katil dolu.

Hayatın nedeni ne kadar soğuk artık.

Bir annenin kaybettiği bebeği için, mezarına her gün süt götürdüğü görüntüler, gözyaşları aklımdan, kalbimden hafızamdan hiç silinmiyor.

Ahhhh ahhhh!

O anneler, bütün bebeklerin cennete olduğunu bilirlerdi.

Anneler, evlatlarına merhamet ağlardı.

Evet hayat çok zor.

Ve bazen hayata katlanmak çok zor.

İnsanların insanlara oynadığı kötülüklerin içinden çıkabilmek çok zor.

Analar kötü olmuş, insanlar kötü demek ne anlam taşır ki.

Evet hayat her gün yeni baştan.

Ve.

Dost bildiklerin, gizli düşmanın oluyor bunu bile bile kahve içiyorsun.

Kimsenin kimseye tahammülü kalmamış ama, Instagram sayfalarında hepsi birbirinden like atıp duruyor.

Görgüsüz.

Utanmaz.

Arsız.

Pişkin.

İnsanların, bir gün iyi insanları bir şekilde kıstırma ihtimali var.

Baksanıza annesi küçücük evladını eli ile boş arazide kıstırıyor.

Sözün bittiği yerdeyiz.

Kalpler damla damla ağlıyor.

Funda'nın aklındakiler…

... Kendinizi.

Dünyanın en tatlı insan, en sempatik insanı sanabilirsiniz, fark etmez.

Sosyal medyada, her anınızı, her durumunuzu paylaşıyorsunuz ya, valla çok antipatik görünüyorsunuz.

Farkında değilsiniz eminim.

Ama neredesiniz, nerelere gittiniz, ne giydiniz ne yediniz, bana ne.

Bir ölçüsü olmalı, değil mi.

Hatta devamlı zıplayan, duygu değişimlerinizden bana ne.

Öff dedirten samimiyetsiz haliniz var ve bu duygu karşı tarafa geçiyor.

Ve inanın gizli düşmanlarınız çoğalıyor ve siz her gün onlara bir şeyler anlatıyorsunuz.

Sanki sizi çok seviyorlar.

Yalan yani.

Tıpkı, etlerine tokat atan etçi dirsek Nusret gibi.

Bak sosyal medya fenomeni İngiliz biri Newyork’taki restoranına gitmiş, masalar bomboş, çekmiş sosyal medyasında video paylaşmış.

Masalara yapılan şovlar falan nanay, yok yani.

1 salata 1.600 TL.

Tomahawk denen et ki, ilk defa duydum, 1 porsiyonu 22 bin TL imiş.

Onları ucuz falan demeyin, onlara da pahalı.

Eh yemek yemek pahalı, adam her an çok antipatik paylaşımlar yapıyor.

Yamuk yamuk capicinoooo diye bağırıyor.

Dirseğinden akan tuzdan fenalık geldi zaten.

Gitgide masalara şov yapacak.