Beylikdüzü'nün simgesi dikkatimi çekiyor rengarenk bir kırlangıç.
Beylikdüzü’nün simgesi dikkatimi çekiyor rengarenk bir kırlangıç. Araştırıyorum nedir kırlangıç’ın özellikleri diye; alabildiğine özgür, fişek gibi hızlı arı gibi çalışkan, özgür ruhlu, ele avuca sığmaz ama aynı zamanda birlikte yaşamayı ve birlikte çalışıp üretmeyi çok iyi beceren bir kuş. Karadakiler için baharın, denizciler için umudun ve yaklaşan sahilin simgesiymiş. Sarsılmaz, yıkılmaz, sağlam yuvasıyla, kendine özgü şarkılarıyla, sıra dışı bir kuş imiş kırlangıç. Bu özelliklere baktığımızda Beylikdüzü’nün simgesi ile başkanı Ekrem İMAMOĞLU’nun arasında benzer yönler buluyorum. Ekrem İMAMOĞLU, Trabzon’da doğmuş. Trabzon Lisesi’nden sonra İstanbul Üniversitesi İngilizce İşletme Bölümü’nden mezun olmuş. 1992`de inşaat işleri yapan aile şirketinde iş hayatına başlamış. Okul yıllarında futbol oynamış. Trabzonspor Futbol ve Basketbol Kulübü ve Beylikdüzüspor Kulübü’nde yöneticilik yapmış. 2014 yerel seçimlerinde Beylikdüzü Belediye Başkanı seçilmiş. Bugün geldiğim başkanlık ofisinde beni Neşet ERTAŞ plağı ile karşılıyor. Müziğe ilgisi var.
Ekrem İMAMOĞLU ile röportajın bir kısmını dışarda Beylikdüzü için yaptığı projeleri yerinde görerek halkın içinde gerçekleştiriyoruz. Hızlı, çalışkan, heryere koşan herkese dokunan bir başkan. Ekrem İMAMOĞLU YeniBirlik'e hakkında ve çalışmalarında merak edilenleri anlattı.
Türkiye’de yaşanan darbe süreci ile ilgili düşüncelerinizi alabilir miyim?
Türkiye darbe ve sonrası diye bir süreç yaşadı. 2015’in yaz aylarında başlayan terör olayları ne yazık ki birçok acı yaşamamıza neden oldu. Polisimizi, askerimizi, sivil vatandaşlarımızı kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyoruz. Ülkemiz adına çok üzüntülüyüz. Terörü durdurmamız gerekli. Türkiye’de yaşanan darbe kalkışmasının bir daha yaşanmaması için dünü, darbe sürecini ve darbe süreci sonrası yaşananları değerlendirip çözüm üretmek adına çalışmamız lazım. Bugün bu darbe girişiminden kurtulduk ama yarın olabilecek hareketleri engellemek gereklidir.
Neler yapılabilir kökten çözüm için?
Devletin kendi hassasiyetleri var. 1923 yılından beri bu milletin oluşturduğu demokrasi ilkeleri var. Bu ilkelerle güçlü bir devlet, güçlü bir millet olma yolunda çok ciddi adımlar atılmış. Demokratikleşmeden tutun da siyasal değişimlere varıncaya kadar. Kaldı ki kötü tecrübeler de yaşamışız. Darbeler olmuş bu ülkede. Bunun içerisinde 1960’tan tutun 28 Şubat sürecine kadar. Biz bunları yaşadık. Kötü tecrübeler bütün bunlar. Yapılan bu darbeleri, darbe girişimlerinin hiçbiri kabul edilemez. Bu millet bağımsızlık aşkı ile savaşmış. Bağımsızlık için en büyük mücadeleyi vermiş milletlerden birisiyiz. Sonrasında en hızlı şekilde demokrasiye geçişi sağlamışız. Hiçbir ülkede olmayacak şekilde. Türkiye Mustafa Kemal Atatürk sayesinde hem demokratikleşme, hem birtakım kurum ve kuruluşların olgunlaşması, eğitimin çağdaşlaşması, herkesin kendini özgür hissetmesi için çalışmalar yapılmış. Türkiye Cumhuriyeti’nin o başlangıçtaki evrensel ilkelerine sahip çıkacak bir gelecek, çözüm için cevabım olur. Bence en önemli çözüm Cumhuriyet ilkelerinden vazgeçmemektir.
7 Ağustos Yenikapı ruhu hala devam ediyormu CHP açısından?
Birlik beraberlik ruhu olarak baktığımızda millette bir eksiklik yok. Siyaset zemininde eksiklik var mı evet biraz var. Burada şu taraf suçlu kavramı ile olaya bakmamak lazım. Ama şu bir gerçek ki esas adımlar iktidardan gelir. Ben belediye başkanı olarak seçilmiş kişiyim, bir gücü bir bölgeyi temsil ediyorsam en demokratik adımlar, en ciddi yaklaşımlar benden beklenir. Bana bir sivil toplum kuruluşu gelsin diyemem. Uzlaşma gerekiyorsa benim ona gitmem lazım. Bence iktidar temelli adımlar biraz yavaş atıldı.
Birlik beraberlik için iktidar partisinden muhalefet olarak ne bekliyorsunuz?
Paylaşılan kavramlar ve oradan çıkacak kararlar zaferdir. Toplumu temsil eder. Bu bakımdan ben iktidarın, muhalefete yaklaştığı bir süreç daha büyük bütünleşmeyi sağlar. Muhalefetin zaten çok gücü yok, muhalefetten beklememek lazım. İktidar öncülük yapmalı.
Belediye başkanı olarak Türkiye’de birlik için neler yapıyorsunuz?
Ben kendi ilçemden örnek vermek istiyorum. Israrla, inatla her ortama tüm ilçenin bileşenlerini davet etmeye çalışıyorum. Buluşalım, bir arada olalım diyorum. Milli bayramından, dini bayramına, bir projenin anlatımından sunumuna kapısına giderek, davet ederek, gelin paylaşalım, gelin konuşalım diyerek herkesle birlik beraberlik içinde çalışmaya devem ediyorum.
Belediye başkanı olmam demek burada bir görev yapıyorum. Bunu da bana millet verdi. Bu bakımdan ben toplumun her kesimine yakın olmak için çalışıyorum. Tölerans duygusunu en üst seviyede tutarak herkesin birbirine saygı duyduğu, yaşam biçimi ile verdiği oy ile ayrıştırmaksızın, herkesin hakkını koruyan çoğunluğun yönettiği bir gerçek ama azınlığın varolma hakkını koruyan bir sistemi kendi ilçemizde muhafaza etmek istiyoruz. Hak eşitliğini asla ihlal etmeksizin çalışma çabası içerisindeyiz. Bu töleransın tüm Türkiye’ye yayılmasını isterim. Bu kaygıları ortadan kaldırmış doğusundan batısına, güneyinden kuzeyine herkes bu vatanın bir parçası. ‘Bir vatandaşımız yok kaybetmek isteyeceğimiz, bir metrekare toprağımız yok kaybedebileceğimiz’ kavramıyla ülkenin geleceğine bakan bir milletiz. Bu bilinci muhafaza etmeliyiz. Sadece topluma mesaj vermek yetmiyor, yöneten kişilerinde bu töleransa saygı duyarak herkese eşit mesafede durması çok önemlidir.
Yaşam Vadisi Projesi
Projenin asıl amacı izole şekilde kalmış Yaşam Vadisi’nin potansiyellerini kullanarak Beylikdüzü’ndeki aktif yaşamın bir parçası haline getirmektir.
Yaşam Vadisi Projesi sadece yeşil bir alan olarak tasarlanmayacak, aynı zamanda bölgesine hizmet eden büyük ölçekli bir rekreasyon alanı olacaktır. Fonksiyonlandırılmış haliyle birlikte Beylikdüzü için değil, Batı İstanbul ve daha da geniş alanlara hizmet edecektir.
Yaşam Vadisi Projesi ile vadinin ekolojik anlamda, kentsel ve sosyal hayata entegre edilecektir. Aynı zamanda vadinin kimliği ve hafızası korunacaktır. Uygulanacak olan proje ile yereldeki kimlik kaybolmayacak, daha da güçlenerek kenti bir arada tutan bir öge haline gelecektir.
Vadi alanı, hem doğal ögelerin hem de kent ögelerinin bir araya geldiği bir alandır. Proje ile yaratılan farklı kullanım alanları ile insanların vadiyi en verimli şekilde kullanması sağlanacaktır. Vadi boyunca yatayda ve dikeyde ilişki sağlanacaktır. Kentsel arayüz olarak tasarlanan bu alan, vadinin görünmez sınırı olarak işleyecek, insanların vadi ile ilk ilişkileri bu tanımlı yerlerle sağlanacaktır.
Vadinin doğallığı mümkün olduğunca korunacak, insanların vadi içerisinde farklı aktiviteler yapmasını sağlayan alanla olacaktır. Bu aktif alanlar, insanların ihtiyaçları ve ilgi alanları doğrultusunda oluşturulacaktır. Farklı kesimlerin kullanımını sağlayacak olan fonksiyonlarla şekillenecektir.
3 Köy 3 Meydan projesi
Beylikdüzü’nde bulunan 3 köy meydanının yeni fonksiyonlarla aktif hale getirilerek yeni alt merkezler olmaları sağlanacak.
Kırsal özelliklerini kaybeden bu alanlarda kent kimliğinin oluşturulmasını sağlayarak, insanların kaliteli vakit geçirecekleri meydanlar tasarlancaktır. Tarımsal fonksiyonlarını kaybeden bu eski köy merkezlerinde, yeni fonksiyonlarla insanların bir araya gelebileceği çekim merkezleri yaratılacaktır. Bunu yaparken, kimlik kavramı sorgulanacak, fiziksel ve kültürel yapısına aykırı tasarımlar düşünülecek.
Beylikdüzü'nün tarihi nedeniyle, üretilecek meydanlarda geçmişin canlı tutulmasını sağlarken üretilecek kentsel tasarım projeleriyle modern meydanlar yaratılacak. İnsanların bir araya geldiği meydanlarda faaliyetlerin aktif olacak ve kamusal fonksiyonlarla desteklenecek. By meydanlarda sanatsal faaliyetler ön plana çıkarılacak. Herkes tarafından ulaşılabilir olması önemsenen proje alanları; yaya, taşıt ve toplu taşımayla desteklenecek. 3 meydanda tasarlanacak senaryoların farklı fonksiyonlara sahip olacak. Meydan fonksiyonları yerel özelliklerine göre çeşitlenecek.
Meydanların yeniden tasarlanmasıyla, E5 üzerine yığılan nüfusu ve güney kesimde yaşayan insanları çekebilecek alt merkezler yaratılacak.
Kreş, anne çocuk merkezleri
Beylikdüzü genelinde sosyal donatı alanlarının arttırılmasına yönelik çalışmalar yürütülmektedir. Kreş, anne çocuk merkezleri de bu projelerin en önemlileri olarak görülmektedir. Beylikdüzü’nün üç farklı mahallesinde geliştirilmekte olan kreş ve anne çocuk merkezleri, kadınların sosyal hayata katılımını, çocukların gelişimini etkileyecek bir proje olacak.
Adnan Kahveci mahallesinde bulunan, Kreş - Emekli Lokali - Muhtarlık ve Çözüm Merkezinin bir bütün olarak ele alındığı projede tasarım dili olarak özgün ve farklı bir kreş projesi çalışılmış “çocuk” teması mimari yaklaşımın odağına konulacak. Bu çerçevede 650-700 metrekarelik, 100 çocuk kapasiteli kreşin yanında emekliler için yapılan lokal ve muhtarlık - çözüm merkezi bölgeyi bütünüyle Adnan Kahveci için önemli bir alt merkez haline getirecek. Alan sadece kreş fonksiyonu ile değil, farklı işlevlerle beraber güçlendirilecek.
Kavaklı Mahallesi’nde mevcut muhtarlık yapısının bulunduğu alanda, toplam 1.000 metrekarelik 6 sınıflı, uyku odaları, özel açık ve kapalı oyun alanları, yemekhanesiyle aynı anda 120 çocuğa hizmet verebilecek bir kreş tasarlanacak. Mimari olarak da çocukların yaratıcı zekâlarını destekleyici ve yeni fikirlere açık olmalarını sağlamak amacıyla standardın dışında mekanlar üretilmeye çalışılacak. Bu proje ile Beylikdüzü’ne hem sosyal hem kentsel tasarım anlamında farklılık katacak.
Yakuplu Mahallesi’nde bulunan toplam 1500 metrekarelik alan üzerinde tasarlanan yapıda anne ve çocuklara yönelik hizmetler bulunacak. Çocuklara yönelik oyun uyku alanı, açık bahçe, 3 adet 20’şer kişilik sınıf, açık oyun alanı, 100 kişilk yemekhane, anne ve çocukların bir arada hizmet alacağı rehberlik odaları, sınıf-seminer odaları, oyun odası, masal odası, bebek bakım odaları planlanacak.
Hamile vatandaşlarımız için doğum öncesi eğitim birimi bulunacak ve bu mekânlarda anne adaylarına hamilelik süreci hakkında eğitim verilecek ve doğuma kadar ve doğum sonrası kısa dönemde neler yaşayabileceklerine dair bilgilendirme yapılacak.
Cemevi Projesi
Cemevi Projesi ile Kavaklı Mahallesi’nde ulaşılabilir bir kamusal mekân yaratarak vatandaşların bir araya gelebileceği bir mekân seçeneği de sunulmuş olacak.
Kültür merkezi, cemevi, spor ve rekreasyon alanlarından oluşan bu kompleks, çevresindeki konut alanının bir merkezi olarak çalışacak ve Yaşam Vadisi’ne olan komşuluğuyla, Beylikdüzü Kamusal Alanlar Sistemi’nin bir parçası olacak.
Yapı ve peyzaj mimarisinde iç - dış sürekliliğini bozmayacak şekilde doğal taş dokusu kullanılacak.
Toplam 2900 m2’lik yapıda, cem meydanı, muhabbet meydanı, çok amaçlı salon, kitaplıklar ve okuma salonu, derslikler, etkinlik alanları, kapalı ve açık otopark, idari birimler ve diğer hizmet birimleri yer alacak.
Beylikdüzü’nün en yoğun kullanımlı caddelerinden biri olan Cumhuriyet Caddesi için geliştirilen proje ile cadde 100 yıllık Cumhuriyet Tarihini yansıtacak şekilde tasarlanacak.
Cumhuriyet Caddesi Projesi
Avrupa Yakası’nın en prestijli ve fonksiyonlu yaya bulvarı projesi olarak anılan Cumhuriyet Caddesi Projesi kapsamında: Büyük bir kent meydanı, Parklar ve spor alanları, Nikah Sarayı, Yakın Tarih Müzesi, Yeni Belediye Hizmet Binası, 6.000 kişilik amfi tiyatro, 2000 araçlık 3 büyük kapalı otopark, Halka açık dinlenme ve eğlenme alanları gibi fonksiyonlar olacak.
Yayalaştırılacak cadde ile birlikte Beylikdüzü sakinlerinin kaliteli zaman geçirecekleri, kenti sokak ölçeğinde tecrübe edebilecekleri alternatif mekanlar üretilmiş olacak. Çağdaş kent tasarımının yansıtılacağı caddede fonksiyonların sürekliliği ve çeşitliliği ile toplumun her kesimine hitap eden bir çekim merkezi oluşacak.
Cadde; zengin sosyal, kültürel, ticari aktivitelerle Beylikdüzü’ne kent ruhunu yaşattıracak. Yapılan her projede kente insani ölçekten yaklaşmayı bilen belediyecilik ve şehircilik anlayışı ile Cumhuriyet Caddesi yeni kimliğini kazanacak. Bisiklet yolları ile desteklenecek olan cadde tasarımı kullanıcılarına engelsiz bir erişim imkanı sağlayacak.
Proje, Beylikdüzü’nde düzenlenen geleneksel Barış ve Sevgi Buluşmaları sırasında, maketiyle beraber halkla paylaşıldı. Şeffaf belediyecilik anlayışı ile, proje alanında yaşayan ve uygulamalardan etkilenecek olan herkes görüşlerini belediyeye iletti. Proje üzerinde halkın görüşleri doğrultusunda revizyonlar yapılacak.