Ülkenin onca meselesi varken botoks konuşmak ne kadar doğru diyeceksiniz. Haklısınız. Fakat konunun ekonomik boyutu başlı başına bir mesele zaten.
Kabul edelim biz kadınlar güzelleşmek işinden vazgeçmeyiz. Yani bugün böyle ya da günümüz gerçeği filan da diyemeyiz. Tarihin ilk zamanlarından beri böyledir aslen. Son yıllarda erkekler de bakım ve estetik konusuna ilgililer. Ancak kadınlar dünyanın hangi köşesinde olursa olsunlar güzelleşmek deyince durdurulamıyorlar.
Son çeyrek asırda güzellik sektörü hızla yükselişe geçti. Yeni uygulamalar ve teknolojik gelişmeler gösteriyor ki bambaşka bir çehreye sahip olmak artık hiç de zor değil. Aklıma rahmetli Ali Tekintüre’nin sözlerini yazdığı Emel Sayın ile özdeşleşen o şarkı geldi. Hani ‘baştan yarat ellerimi baştan yarat gözlerimi baştan yaz şu kaderimi Tanrı’m beni baştan yarat’ diyordu ya şarkıda. İşte kader kısmına bir şey yapamasa da bedensel olarak tıp dünyası kişiyi neredeyse baştan yenileyebilecek durumda. Her geçen gün ortaya çıkan yeni bir estetik uygulamayla daha da genç görünmek mümkün olabiliyor. Kimi zaman çıkan sonuçlara şaşmamak elde değil. İşte bu başarılı sonuçlar ile kişiler belki de kaybettikleri özgüvenlerine tekrar kavuşuyorlar. Ancak bazen tam tersi de olabiliyor.
Günümüzde en çok tercih edilen uygulamalardan biri de botoks. Bana mı öyle geliyor bilmiyorum. Son zamanlarda ne tarafa dönsem botokslu birini görüyorum. Arz talep meselesi diyebilirsiniz. Doğru. Belki ben de deneyebilirim bir gün. Fakat size de botoks furyası var gibi gelmiyor mu? Üstelik hangi yaş ya da ekonomik gelir grubundan olursa olsun fark etmiyor. Belki kısa sürede uygulanıp hemen sonuç alınması tercih sebebi olabilir. Üstelik beğenmezseniz bir süre sonra kendiliğinden etkisini yitirmesi de cabası. Kolay uygulanabilir olması ise beraberinde bir dizi sorunu getiriyor. Uygulamanın ehil eller dışında ‘güzellik uzmanı’ kisvesi altında pek çok kişi tarafından yapılması kötü sonuçlar doğurabiliyor. Alerjik reaksiyonlar göz çevresinde anormallikler hatta gözde sorunlar ile yüzde şişme ve kalıcı lekeler gibi pek çok yan etki söz konusu. Dahası beyin damarlarında hasar ve felce varan ciddi sonuçlardan bahsediliyor. Uzmanlar uyarılar yapsalar bile mağdur kişilerin sayısı gün geçtikçe artıyor.
Bir şeyler ucuzladıkça iyice ayağa düştü denir ya işte son duyduğumuz haber o türden. Antalya’da VIP aracı güzellik merkezine dönüştüren sahte doktor pes dedirtti. Detaylara girmeyeceğim. Ama burada da mağdur hikayesi mevcut. İşi sulandırmak istemiyorum ama eskici geldi overlokçu geldi kalaycı geldi hanım sesinden sonra botoksçu geldi hanım sesi duyabilirsiniz artık. Vallahi olur mu olur. Minibüste botoks olursa megafonla duyurusu niye olmasın! Peki nerede bunun denetimi derseniz ben de onu merak ediyorum. Uygulamayı duyup randevu alarak minibüste güzellik hizmeti almaya çalışan kişilerin ifadesi aslında her şeyi açıklar nitelikte. Dışarda dört bin lira civarında olduğunu öğrendiği işlemin bu doktorun minibüsünde bin lira civarında yapıldığını duyan bir kadının anlattıkları gerçeği ortaya koyuyor. Geçtiğimiz aylarda güzellik merkezleriyle ilgili skandal sayılabilecek olaylar ortaya çıktı.
Kimileri kapandı. Ancak öyle görünüyor ki iş bambaşka boyutlara gidebiliyor. Daha sıkı kontrol edilmeleri şart. Gençleşmek güzelleşmek ya da bakım yaptırmak her ne derseniz deyin bu işin ucu bucağı yok yok gibi görünüyor. Kimbilir önümüzdeki yıllar başka ne tür yenilikler ve uygulamalar ortaya çıkıp ‘trend’ olacak. Fakat işin ucu sıkı tutulmazsa zarar görecek insanların sayısı artmaya devam edecek gibi.
Son sözüm heves edip henüz işlem yaptırmamış olanlara büyükanne tavsiyesi kıvamında olacak. Dikkat edin kuzum kaş yaptırırken göz çıkartmayın.
