Öylesine gönlü geniş bir toplumuz ki, her şeyi abartmaya bayılıyoruz.
Yeni olanı çabuk kabullenip onu baş tacı yapar kısa sürede yıldızlaştırırız, sonra da yıldızlaştırdığımızı kısa sürede ise unutur ve ortadan silinmesine kadar da onu hırpalarız. Toplum olarak yıldız yaratmakta üzerimize yok vesselam.
O nedenle de toplumumuz yeni yıldızlar yaratma konusunda o kadar hoşgörülü ve gönlü zengindir ki çok önemli de olmasa anlık ortaya çıkanları hemen yıldızlaştırabiliriz. Yeter ki ona karşı gönlümüzde birazcık bile olsa bir sevgi pınarı yaratılmış olsun.
Toplumu memnun edenlerdenseniz, gönüllerde taht kurmanız işten bile değildir. Hemen baş tacı edilirsiniz.
Toplumu ilgilendiren önemli konularda önemli payınızın olması ve buna paralel olarak beğenilen olmak herkesin ilgisini çekebilmeniz, sizin yıldız olma yolunda önemli bir yere gelmenizi sağlar. Yaşamınız değişivermiş, toplumun size bakışı farklılaşmış, her yaptığınızla toplumu etkileyecek duruma gelmişinizdir.
Bu ilgi yaşamınızı değiştirmiş, bu aşamada istemeseniz de size bakışın rengi değişmiştir. Her gittiğiniz yerde sürekli gözlenen, süzen bakışlara hedef olan, toplumun ilgiyle izleneni olursunuz.
Böylesine tüm gözlerin sürekli üzerinizde, ilginin odağında olmak, aslında rahatsız edicidir ama, siz de artık havaya giren moda olduğunuzdan bu psikolojinin etkisiyle o rahatsızlığı yoğun hissedemezsiniz. Aksine o yoğun ilgiden mutlu olursunuz.
Bu psikolojinin etkisinde olan sizde artık mantık yok gibidir. Davranışınız kontrol dışındadır. Kendinizi oluruna bırakır, yaşam tarzınızı ister istemez, toplumun sizi uygun gördüğü formata uydurmaya çalışırsınız. Toplumla yaşar onlara ayak uydurmaya çalışırsınız.
Siz artık toplumun gözünde yerleştirdiği yerdesiniz ve bu aşamada size çizilen formata göre bir sosyal yıldızsınızdır. Onların gözünde, gönlünde ışıl ışıl parlamaktasınız.
Birilerinin rol modelisiniz, yaptığınız şeyler tartışılmaz yargılanmaz.
Yaptıklarınız örnek alınır, giydiğiniz her şey moda olur, hayranlarınız çığ gibi büyür ve toplumsal olay olur. Bu durum kontrol edilemez bir travmaya dönüşmüştür. Etrafınızda oluşan bu duygu selinin etkisiyle kendinizi kontrol edemez durumdasınız. Etrafınız toz pembedir. Rol modellerinize karşı sınırsız ama zorlama hoşgörülüsünüz, olayları ve etrafınızda olanları tam olarak analiz edemezsiniz.
Bu hiç de iyiye giden bir durum değildir. Bir gün gelir olması gerekenden çok daha fazla yükseklerde hissedersiniz kendinizi. İçiniz ürperir ve korkarsınız.
Bu aşamada mantıklı düşünebiliyor, geçmişi ve geleceği iyi analiz edebiliyor, geleceğinizi net görebiliyorsanız; günü geldiğinde oraya çıkışın hızını anlayabiliyorsunuz demektir. Birilerinin sizi oraya çıkardığı gerçeğini kavrayabiliyorsanız; iyi bir analizle, yaşam biçiminizi kontrol eder, yaşanan son durumun ilelebet devam edemeyeceğini görür ve normal yaşam biçiminize dönmenin hazırlıklarına başlarsınız.
Bu durumu fark edeceğiniz zaman çok önemlidir. Geç kalmamaya özen göstermek önemlidir, çok hasar görmemek için. Çok geç kaldığınızda, hızlı düşüşe geçtiğiniz an yanarsınız, toparlanmanız çok zor olabilir.
Yıldız olmak çok güzel ve mutluluk verici ama, orada kalabilmek için daha çok çaba göstermelisiniz, öncelikle oraya çıkışınızdaki etkenleri asla unutmamalısınız. Hızlı çıkışın inişi de hızlı olur..
Doğal olarak, düşüş başladığında ve sosyal töre gereği karar verildiğinden artık geç kalmışınızdır ve yapacak fazla bir şeyiniz kalmamıştır.
Sizi yıldız yapanlar, verdikleri payeyi geri alma konusunda acımasızdırlar ve hiç vakit kaybetmezler. Bu konuda kararı verilmiştir, önce sizi yaşatan ilgi ve sonrasında da sevgi bağını kısmaya başlarlar, kısa sürede de tamamen keserler. İlgisizliğe mahkum ederler.
Hayat böyle senaryolar ve gerçeklerle doludur.
Toplumumuzun en çok yaptığı şeyi tercih eden, kolay yaratılan yıldız olmayın.
Toplumumuzda yıldız soldurmak, yıldız yaratmaktan çok daha kolaydır.