Bazen analar kimseye fırsat vermek istemez, kendi bildiğini kimseler bilsin istemez.

Bazen.

Anasını bildiğin, tanıdığın, merhaba dediğin, bir kahve içmişliğin, ya da daha fazlası olan kadınlarla, bir şekilde yolun kesişir.

Anasını tanırsın.

Oğlunu tanırsın.

Sonra anası olmadan oğlunu tanımaya devam edersin, öyle bir mesafede olursun ki, ister istemez, oğlunun hayatına şahit olursun.

Ucundan kenarından, köşesinden şahit olduğun oğlun hayatı, olmazlarda.

Kime göre olmazlarda.

Sende ana isen, işte tamda o! Olmazlarda.

Eh be kadın.

Kahve içmişiz ya, hatırını boş ver, o eskidendi, kahvenin değil 40 yılı, 10 dakikayı kurtaracak hali kalmamış.

Hatırsız gönülsüz kahveler.

Kahveler kişisel merakları gidermek için, soru sormak için bahaneler olmuş.

Eh be kadın.

İyi kötü zaman geçirmişiz, çocuklar falan konuşmuşuz.

Şimdi sen.

Yalandan.

Merhaba nasılsınız, havalar nasıl falan, deniz nasıl falan gibi, yalandan soruları sorduktan sonra, benim oğlan da oralarda ne yapıyor, geceleri içki durumu falan, görüyor musun falan, analık işte size bir sorayım falan gibi aklına gelmez mi?

Oradan, buradan dolanarak sormak.

Ben, hiçbir annenin çocuğunu merak etmemesinin imkansız olduğunu düşünerek.

Eh be kadın.

Falan falan, diye çaktırmadan çocuğunu takip etmez misin, analık radarın ne durumda, sensörde sıkıntı mı var?

Ben seni arayamam ki, ama sen ararsan söyleyecek şeylerim olabilir ve belki faydası olur.

Bu defa kendime.

Eh be kadın! diyorum.

Herkes çocuğunu iyi bilir, analar herkesten daha iyi bilir.

Sen sus.

Hatta gözlerin bile konuşmasın.

Bazen analar kimseye fırsat vermek istemez, kendi bildiğini kimseler bilsin istemez.

Ana.

Saklanır.

Sormaz.

Susar.

Bazen! Ana suskunluğu iç kanamasıdır.

Bazen! Analık vadesi gelmiş yenilgilerdir.

Bazen! Meraksız gibi görünen anne,

Bazen, başlangıçsızlığın,

Bazen, bunca yılların,

Bazen, bunca emeklerin küskün rengidir.

Anadır ya o.

Fundanın aklındakiler...

… Ayşe Arman, Selin Ciğerci ile röportaj yapmış.

Selin Ciğerci kim derseniz eski ismi Osman olan, kendi deyimiyle trans birey.

Ameliyatla kadın olmuş.

Milyonlarca takipçisi var, sahne alıyor, her günü dolu, futbolcu sevgilisi var, böyle biri.

Ayşe çok gayret etmiş, ses getirsin, sağlam başlıklar çıksın, herkes yaptığı röportaj üzerinden birbiri ile kavga etsin.

Neyse.

Bir erkeğin kadına dönüşme hikayesini, bu dönüşme hikayesinin bütün masraflarını başka ünlü bir futbolcunun ödemesini, futbolcunun ona Porsche araba ve çok pahalı hediyeler almasını, sokaklarda fuhuş yapmasını, aile sorunlarını, tamamını anlatmış.

Neyse konum bu değil.

Esas konum şu, Ayşe bir soru soruyor, Selin de anlatıyor.

"Benim yanıma Adriana Lima'yı oturt, bir erkeğe sor, ama benim durumumu söyle, anlat, onunla değil, benimle olur. Kadınları kızdırmak istemem ama bunun meraklıları çok, bizim elektriğimiz çok farklı" diyor.

Şimdi bundan ne anlayalım.

Türk erkeklerine dünyanın en güzel kadının getir, olmaz ben trans birey isterim diyor.

Türk erkeklerin tercihleri çok tuhaf.

Türk erkekleri, biz Türk kadınlarının anlamadığı bilmediği, diğer farklı elektriği bilmiyor.

Türk kadınları, ne kadar talihsiz bahtsız kadınlarız.

Ne diyeyim! Batsın bu dünya.

... Talat Bulut.

Belki de Yeşilçam'dan kalan en kıymetli oyuncularımızdan biri.

Çok yakışıklı, çok iyi bir oyuncu.

Kıymetlimiz o.

Geçen yıl, oynadığı dizinin setinde, kostüm görevlisi bir genç kız tarafından, taciz edilmekle suçlandı.

Kız bu adam beni öptü, taciz etti dedi.

Ve kıyametimiz geldi.

Adama bir şey sormadan, gazeteler, köşe yazarları, sabah magazin masaları adamı yerden yere vurdular.

Talat Bulut'a, yahu bu adam yıllardır hayatımızda, kıymetli bir adam, bir soralım, tam olarak anlayalım, diye hiçbir şey sormadan, darmaduman ettiler.

Bu kızın geçmişte, kendi öz babasını da taciz ile suçladığını, dosyası olduğunu araştırmadan yılların oyuncusunu paramparça ettiler.

Linç ettiler.

Etlerini lime lime kestiler.

Talat Bulut’un genç bir kızı var.

Genç bir kızın iddiaları üzerinden adamı yok etmeye çalışırken, başka bir genç kişiyi hiç düşünmediler.

İftiralar davaya dönüştü.

Talat Bulut'a takipsizlik kararı veridi.

Sonrası tazminat davası görülürken.

Ve kız çıktı dedi ki, benim taciz ile ilgili tek bir beyanım yok.

Utanmaz kız.

Vadesi gelmiş, vicdan ve merhametinizin sonu, ömür boyu yakanızı bırakmayacaktır.

Sen bir genç kızın, babasının canını acıttın ve ahını aldın.

Seni Allah da affetmesin.