"Ah o gemide ben de olsaydım, açık denizlere yol alsaydım" diye başlardı, geçtiğimiz günlerde vefat eden Kalipso Kralı unvanlı Şarkıcı Metin ERSOY, en bilinen şarkısına.
“Ah o gemide ben de olsaydım, açık denizlere yol alsaydım” diye başlardı, geçtiğimiz günlerde vefat eden Kalipso Kralı unvanlı Şarkıcı Metin ERSOY, en bilinen şarkısına.
Milli Maç Haftası olarak FIFA/UEFA tarafından tayin edilen bu hafta liglerimizde maç olmayacak. Rusya 2018’e Avrupa Kıta Kontenjanından son dört katılımcıyı bulmak için 9-14 Kasım tarihleri arasında kalan günlerde Play-Off maçları oynanacak. Kuzey İrlanda – İsviçre, Hırvatistan – Yunanistan, Danimarka – İrlanda Cumhuriyeti, İsveç – İtalya ile içeride-dışarıda oynayacakları maçların ardından Rusya 2018 Avrupa kadrosu tamamen kesinleşecek. Daha önce kalifiye olan Fransa, Portekiz, Almanya, Sırbistan, Polonya, İngiltere, İspanya, Belçika, İzlanda ve ev sahibi Rusya gelecek rakipleri bekliyor.
Biz ise işimizi zamanında ciddiye alıp gerekenleri yapamadığımız için bu mücadeleleri uzaktan ve biraz buruk olarak izleyeceğiz. Kısık sesle ve hüzünle terennüm edeceğimiz şarkı da Metin ERSOY’un “Ah O Gemide Ben De Olsaydım” şarkısı olacak muhtemelen.
Bu sefer Rusya 2018 eleme turlarında, bir Kazakistan ve İslambek Quvat bulamadığımız için bizim yerimize Hırvatlar Kalifiye Maçları oynamaya hak kazandı. Elemeler boyunca en büyük hasarı da Hırvatlara verdik aslında. Deplasmanda berabere kalıp, Eskişehir’de yenerek 4 puan aldık ve zor bela grup ikincisi olabildiler bizim yüzümüzden. Bize de teselli olarak ancak bu avuntu kaldı.
“Onlar ermiş muradına, biz çıkalım kerevetine” gibi olacak ama liglerin tatil olduğu bu hafta bizim Milli Takımımız da iki tane ”gazozuna” maç oynayacak sınırımız olmadığı halde komşumuz olan Arnavutluk ve Romanya ile. Önce Romanya ile 9 Kasım Perşembe günü deplasmanda karşılaşacağız, bunun ardından Antalya’da 13 Kasım’da Arnavutluk ile oynayacağız.
Mircea LUCESCU’nun Milli Takım için çağırdığı oyuncu grubu içinde sürpriz diyebileceğimiz bazı isimler dikkati çekiyor. Nuri ŞAHİN’in yaptığı bir açıklama ile Milli Takım’ı bıraktığını açıklamasının üzüntüsünü dağıtacak güzel tercihler de var kadromuzda. İstanbulspor’un Genç Milli kalecisi Okan KOCUK, Dordrecht’ten Erol Erdal ALKAN, Alanya’dan Emre AKBABA, Hannover’den Kenan KARAMAN ilk göze çarpanlar. (Deniz TÜRÜÇ ve Atilla TURAN’ın çağırılmalarını zaten bekliyordu spor kamuoyu)
Eğer Lucescu ile kontrat süresinin sonuna kadar gideceksek; yol haritamızı şimdiden netleştirip duyurmalı TFF, hangi planlama ve program içerisinde ne türden bir oynama biçimi ve taktik plana sahip olacağımızdan, alt yaş grupları ve Avrupalı Türklerden devşirilecek yeni elementlerle kadar her bileşen için bir Kurmay Planımız olmalı.
Milli Takımlar, her futbolcu için bir cazibe merkezi haline gelmeli. Yaşanan asayiş olayları ile değil, mutluluk ve dostluk kaynağı olarak anılmalı Türk Futbol Hinterlandı içerisinde. Avrupalı Türklere yaşadıkları ülkeden Milli Teklif geldiğinde Anavatan Türkiye alternatifi her zaman en güçlü seçenek olarak yer etmeli belleklerde. Nuri ŞAHİN gibi seçtiğine seçeceğine pişman olmamalı futbolcu veya Mesut ÖZİL gibi doğrudan Almanya’yı seçmemeli gençlerimiz.
Bunu sağlamak için gereken alt yapı, üst yapı, maddi ve manevi bütün şartlar uygun hale getirilmeli ve hiç olmazsa 2020 ve sonrası için yarınlara umutla bakabilmeli Devlet-i Âli Türki.
Hz. Nuh’un gemisine binemeyenler gibi “Ah O Gemide Biz De Olsaydık” demeyelim bir daha…
Türk Sporunun temel taşlarından (KSK) Karşıyaka’nın 105. Yaşını kutluyor, hepimize iyi bir hafta diliyorum.