Ne kadar iyi çalışmalar yaparsanız yapın ne çapta bir oyun kurgusu hazırlamış olursanız olun eğer uygulayıcı oyuncunuz daha 3'üncü dakikada "Beni değiştirin" diyor 5'nci dakikada kenara alınıyorsa sudan çıkmış balığa dönüverir bütün futbolcularınız.
Ne kadar iyi çalışmalar yaparsanız yapın ne çapta bir oyun kurgusu hazırlamış olursanız olun eğer uygulayıcı oyuncunuz daha 3’üncü dakikada “Beni değiştirin” diyor 5’nci dakikada kenara alınıyorsa sudan çıkmış balığa dönüverir bütün futbolcularınız. Galatasaray’da olan buydu işte… Sneijder sakatlanıp çıkınca bütün silahlar sustu. Podolski’nin direkten dönen şutunu saymazsak Başakşehir skoru 2-0 yapana kadar sarı-kırmızılı ekibin tek bir tehlikeli atağını izleme imkanı bulamadık. Buna karşılık Avcı’nın talebeleri attıklarından daha fazlasını kaçırdılar.
Muslera’nın parmak kırıklığı sebebiyle kalede yer alan Cenk Gönen, çok sayıda şanssızlıkla karşılaştı. Başakşehir’in attığı ilk gol ofsayt pozisyonundaydı. Bırakın tartışmayı ofsayta örnek diye gösterilebilecek net bir pozisyon olarak dikkat çekti. Cenk’in parmaklarıyla şöyle bir dokunduğu top Mustafa Pektemek’in kafasından fileleri buldu. İkinci golde yine Mustafa Pektemek’in ölü yaprak tabiri ile adlandırılan vuruşunda Galatasaraylı savunma oyuncusuna da çarpmasıyla hızlanıp çok iyi yükselen top Cenk’i çaresiz bıraktı. Cenk için şanssızdı dedik işte şanssızlıklarından bir başkası da Ahmet Çalık’la ilk defa oynuyor olmasıydı. Semih’i biraz tanıyor olabilir ama Çalık ve tarzı onun için yabancıydı. Bu sebepten hava toplarında da yardımsız kaldı.
Galatasaray’ın tamamen olmasa da dağınık göründüğü ilk yarıda hep ayakta kalan isim Bruma oldu. Tek şut atan isim de Podolski idi. Bu iki önemli yıldıza diğer arkadaşları yeterince katkıda bulunamadılar. Geriden top alamadığı için neredeyse kendi alanından kaptığı ile atak yapmaya çalışan Bruma’nın tehlikeli olduğunu gören Abdullah Avcı hemen markajcı sayısını ikiye çıkardı. Böylece Bruma ikilij kıskaca alındı ama yine de onlardan kurtulmayı bildi. Ancak çalım ve adam geçme yeteneği iyi olmasına rağmen vuruş yüzdesindeki düşüklük skor değiştirme verimini düşürdü.
Sneijder’in ardından ikinci yarıda da Selçuk kenara alınınca orta sahada oyun kurma, plan geliştirme ve kurtaracak hamle yapma umutları suya düştü.
İkinci yarıda Galatasaray’da düzelen isimlerin başında yeni transfer Ahmet Çalık geliyordu. Biraz da Yasin Cztekin’de kıpırdama gördük. Buna rağmen en tehlikeli atak yine Başakşehir’den geldi. Kendi evinde Galatasaray’ı istediği kıvama sokan Abdullah Avcı’nın öğrencileri Doka ile net bir pozisyondan yararlanamadılar.
Maçın 60’ncı dakikasının öncesi ve sonrasında Galatasaraylı futbolcular bütün hatlarıyla Başakşehir’in sahasında oyunu değiştirecek gol arayışı ile geçirdiler. Hakem yardımıyla gol atan, hakem ıskasıyla sahada kırmızı kart görmesi gereken oyuncusu (Emre Belözoğlu) ile 11 kişi kalan Başakşehir, Galatasaray’ın umudunu kıracak oyuncu değişikliğini dünya yıldızı Adebayor’u sahaya alarak yaptı. Beşiktaş’tan kiraladığı Mustafa Pekdemek ile iki gol bulan Başakşehir, futbol hayatı büyük başarılarla dolu olan Adebayor’u hem seyircisine hem de Galatasaray’a tanıttı. Cimbom’un sahada en iyisi olan Bruma bir pozisyonda Adebayor’un ayağından topu alırken “O eski yıldız” mesajı verir gibiydi.
Başakşehirspor’a ve onun teknik patronu Abdullah Avcı’ya saygı duymak gerek. Çünkü bunu fazlasıyla hak ediyorlar. Üstelik Avcı’nın genç yıldızı Cengiz dünü sahada olsa da istirahat ile geçirdi. Avcı alkışlanırken Galatasaraylı taraftarlar da Riekerink’in istifasını istiyorlardı. Başakşehir kupada yürürken “Kupaların takımı” Galatasaray veda ediyordu.