Neredeyse bir asırdır TBMM yalnız Türkiye'nin milli iradesinin gerçekleştiği yer değil aynı zamanda bir asırlık bir mücadelenin temsilcisi…
Milli mücadeleyi yöneten ilk Meclis 23 Nisan 1920’de kurulduğu günden bugüne kadar hep bir kutlu yürüyüşün simgesi oldu ve olmaya devam ediyor… Kurulduğu günkü ruhun yaşadığını, yaşatıldığını 16 Temmuz 2016 kanlı darbesi sırasında F-16 jetleri tarafından bombalanan Meclisin o gece toplanıp dimdik ayakta durması bunun en büyük ispatı. Bu ruh yaşayacak ve gelecekte de demokrasimizin korunmasında ve kollanmasında başrolü oynayacaktır.
Bu çok özel ve güzel günü modern Türkiye’nin kurucusu Atatürk çocuklara hediye etmiş ve milletimiz bu günü Milli Egemenlik ve Çocuk Bayramı olarak kutluyor. Dünyada hiçbir ülke böyle anlamlı bir günü çocuklara hediye etmemiş, etmiyor. Zaten 23 Nisan artık dünya çocuklarının bayramı olarak görülmeye başladı.
Ama biz milli iradenin kalesi olan ve 98 yıldır bütün darbelere, ihanetlere ve entrikalara rağmen dev bir çınar gibi dimdik ayakta duran TBMM’den söz etmek istiyoruz.
Türkiye’de anayasa değişikliğini 16 Nisan 2017 referandumu ile kabul eden milletimiz Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini kurarken aynı zamanda TBMM’yi de milli iradenin tek ve tartışılmaz temsilcisi olarak güçlendirmiştir.
Bazıları bu meclisin anayasa değişikliği ile bittiğin iddia ediyorlar ama bunlar hepsi yalan. Aksine artık Meclis milli iradenin gerçekten tecelli etmesi için daha rahat çalışacak aynı zamanda da Cumhurbaşkanını ve hükümeti etkili bir şekilde denetleyebilecektir. Meclisin kafasına yatmayan hiçbir hükümet uygulaması hayata geçemeyecektir.
İşte bütün bunlar 24 Haziran 2018 seçimlerinden sonra gerçekleşecek ve Türkiye gelecek yıl bu zaman çok daha güçlü bir Meclisle 99 yılını kutlayacaktır. 1920 Meclisinin üyeleri başta olmak üzere bugüne kadar bu milletin vekilliğini yapmış herkesten Allah razı olsun, vefat edenlere Allah rahmet eylesin.