TFF, Şubat ayında yaptığı resmi müracaatın ardından geçtiğimiz günlerde 2024 Yılındaki Avrupa Futbol Şampiyonası ev sahipliği için, turnuvanın düzenleneceği aday kent ve stadyumları içeren bir dosyayı UEFA'ya sunduğunu duyurarak kamuoyunu heyecanlandırdı.
TFF, Şubat ayında yaptığı resmi müracaatın ardından geçtiğimiz günlerde 2024 Yılındaki Avrupa Futbol Şampiyonası ev sahipliği için, turnuvanın düzenleneceği aday kent ve stadyumları içeren bir dosyayı UEFA’ya sunduğunu duyurarak kamuoyunu heyecanlandırdı.
Tartışma hemen Beşiktaş Vodafone Park ve Fenerbahçe Ülker Stadı’nın sunum dosyasında olmaması eksenine oturmasına rağmen, aslında daha önemli bazı konular da var değerlendirilmesi gereken.
2024 yılında aynı zamanda Olimpiyat Oyunları da düzenlenecek. IOC (Dünya Olimpiyat Komitesi) tarafından Paris’e verilen Yaz Olimpiyatları Avrupa Kıtası’nı oldukça hareketlendirecek. Aynı yılın yaz ayları başında muhtemelen Haziran-Temmuz aylarında bir de Avrupa Futbol Şampiyonası düzenlenecek olması dünya çapında bir spor turizmi yoğunluğunu beraberinde getirecek.
Daha önceki yıllarda bu organizasyona talip olduğumuzda, Avrupalı Futbol Baronlarının ne türden “dümenler” çevirerek gayet hak ettiğimiz halde turnuvayı bize vermeyerek kendi aralarında üleştiklerini hepimiz hatırlarız. İyi futbolcu, kötü yönetici Michael PLATINI’nın 2016 Fransa için bizi nasıl ekarte ettiği ve kimlere ne rüşvetler verildiği FBI kayıtlarında yer almaktadır. Katar 2022 Dünya Kupası için de Şeyha Mozha Hanımefendi’nin “yoğun ve ısrarcı” çabaları yer alıyor aynı kayıtlarda.
Eğer bu sefer bir yanlışlık olmaz da bu turnuva Güzel ve Şanssız Ülkemizde düzenlenirse, bizim için birçok konuda oldukça önemli kazanımlar söz konusu. 2023 yılında idrak edeceğimiz Cumhuriyetimizin 100. Yılı’nın hemen peşinden böyle bir turnuvayı düzenlemek bir gurur vesilesi olacaktır. Genç nüfusuyla sahip olduğu potansiyeli düşününce ülkemiz için “futbol ülkesi” sıfatını tescil eden bir organizasyon olacaktır aynı zamanda.
Şimdiden bazı hazırlıklara başlarsak bu imkânı en iyi şekilde değerlendirebiliriz. Listesi verilen şehirlerimiz ve stadyumlarımız dışında elbette daha güzel tesislerimiz de var ama oraya takılıp kalmamalıyız. Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray işi değil bu. Milli ve bütüncül bir yaklaşımla bu imkânı fırsata çevirmeliyiz. Spor Tesisleri ve Organizasyon açısından hiçbir sıkıntı yaşanmayacaktır. Gelecek misafirlerin konaklamaları ve ulaşım alt yapısı da şimdiden hazır sayılır. Önümüzdeki 4-5 senede o konularda daha büyük ve önemli yatırımlar da olacaktır.
Ev sahibi olarak ayağımıza kadar gelecek olan bu şansı iyi değerlendirmek için, spor/futbol alt yapısına yapacağımız yatırımı planlamaya bugünden başlamalıyız. U 15 ve U 17 Milli Takımlarımız katıldıkları son turnuvalarda maalesef döküldüler. Spor Bakanlığımız bu konuda inisiyatif alarak (konunun önemine binâen) Milli Futbol Komitesi kurmalı ve tüm hazırlıkları (tesis, alt yapı ve aday futbolcu havuzu konularında) bu Komite koordine etmelidir.
Futbolun bütün paydaşlarının yer ve rol aldığı böyle bir üst yapı konuya verdiğimiz ciddi önemi gösterecektir. İlk olarak Avrupalı Türklerin 3. Kuşak evlalarından olan ve futbol alt yapı eğitimlerini Avrupa’da tamamlayan 15-17 yaşında gençler bulunarak şimdiden ön alınmalıdır. Altınordu Modeli’nin Akademik tahlili yapılarak en az beş bölgemizde daha aynı bakış açısıyla Futbol Akademileri tesis edilerek 80 milyon içinden de taramalara başlanmalıdır. Havuzun toplam kalitesi ne kadar artarsa elde edeceğimiz ürün de aynı oranda kıymetli olacaktır.
Unutmayalım ki 2024 yılında Emre BELÖZOĞLU 44 yaşında, Arda TURAN 37 yaşında Burak YILMAZ 39 yaşında olacak. Emre MOR, Cengiz ÜNDER ve Enes ÜNAL ise 27 yaşında olacaklar.
İyi bir hafta diliyorum.