Yapısal reformlar sanırım ilk Menderes döneminde başlıyor, ardından Özal döneminde son olarak da AK Parti döneminde tamamlanacak. Bu üç dönemde de bazı alanlarda reformlar yapıldıysa da bunlar bütünsel bir sistem reformuna dönüşmediği için yapısal değişimi maalesef getiremedi.

Türkiye’nin büyümesinde reformların etkisi kuşkusuz çok büyük. Yatırım, üretim, istihdam ve ihracatı desteklemek suretiyle yapısal reformlar ile doğru orantıdaysa, enflasyon ile mücadele, işsizlik, cari işlemler, SGK, eğitim ve personel rejimi ile hukuk bir o kadar önemlidir.   

Gelişmenin en temeli nedeni güvendir.                                                                                            

Biz vatandaşların topluma olan güveninin temeli ise, hukuk ve adaletin gerçekten olduğuna inanmaktır.

Ülke olarak çok alışık olmadığımız bir konu var ki tutumluluk ve israf.

Kamu kaynaklarının kullanımında verimli olmak için tutumlu olmayı sağlamalıyız. Tutumluluk, israfının önlenmesini de ifade eder. Verimlilik ise insan gücü, tesis ve teçhizat gibi kaynakların daha azıyla daha fazla ürün/hizmet üretilmesini ve birim maliyetlerin düşürülmesini ifade eder.

Anayasa düzeni, yeterli gibi görünse de çağdaş dünya için uygulanamıyor.

Yargı sistemi, bağımsız olmalı ve yine çağdaş uygarlığı yakalamalı.

Eğitim sistemi, genç mucitlerin yetişmesi için olanaklar yetersiz ve ezbere dayalı sistem uygulanıyor. Yeni dünya düzeninden çok uzak. 

Vergi, mali ve bütçe reformları, yerli üretim geliştirme, kayıt dışı işlemlerin önlemi, tarım ve hayvancılık, SGK ve enerji üretim reformları için ülkemiz açısında çok doğru bir yıl olmasa da (mali veriler ve konjoktör açısından) başka çare yok. 

İnanın yapısal reformlar Türkiye’ye dünyada büyük itibar kazandırır ve içinde bulunduğu gruplardan pozitif ayrışmasını sağlar. Savaşı ve iç savaş düşünenleri yıldırır. Küresel ekonomi ve Türkiye ekonomisine uygun bir öykü için hazırlanmalı ve gruptan pozitif olarak sıyrılmalıyız. Çünkü AB bölgesinde ekonomi aşağı yönlü hareket ederken, özellikle büyüme, işsizlik ve enflasyon üçlüsünün iyileşmesi için reformlar hız kazanarak gerçekleşmeli.

Bu yıl ki beklentileri Maliye Bakanımız Naci Ağbal açıkladı.

İşsizlik %10,5, gelecek yıl sonunda %10,2'ye düşmesini beklediklerini, enflasyon % 7,5 olarak tahmin ettikleri enflasyonun gelecek yıl %6,5'e ineceğini…

Büyümenin kademeli olarak artarak %4,4'ten, %5'e yükselmesini hedeflediklerini tahmin ettiklerini belirtti. 

Son olarak; yeniden yapılandırma süresinde başvurular 25 Kasım'a kadar uzatıldı. Taksitlerde ise bir kayma yok kamuoyu bilgisine…