Günümüzün en önemli sorunlarından olan ve bir süre önce gündeme düşen “çocuk istismarları” konusu. Atatürk’ün çocuklarımıza armağanı olan, dün kutlamaya başladığımız “23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı”zın önemini daha da arttırmıştır. Ulu önderimiz’in “Çocuklarımız Geleceğimizdir” sözünün; her yıl özlemle kutlanmasını bekledikleri “23 Nisan Bayramı”nın çocuklarımız için ne kadar önemli olduğunu en önemli göstergesidir.. Yıllardır 23 Nisan’da büyük çoşkuyla kutlanan, çocuklarımızın en mutlu gününün bu yıl biraz buruk geçmesi içimizi burktu..

“23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı”nın şehitleri öne sürerek resmi kutlamaların yapılmamasını, adeta yasaklanmasını anlamak mümkün değil.

Güneydoğuda devam eden çatışmalarda neredeyse her günün birinci haberi haline gelen şehit haberleri içimizde onarılması mümkün olmayan yaralar açmaya devam ediyor. İçimiz yanıyor. Ancak Cumhuriyet tarihimizin en anlamlı ve özel bayramlarından biri, çocuklarımızın geleceğimiz olmasının en güzel teminatı olan bu bayramın böylesine sönük geçmesi özellikle çocuklarımızda gönül kırıklığı ve hayal kırıklığına neden olmuştur.. 23 Nisan’ın Anıtkabir’de, Büyük Millet Meclisi’nde kısa ve resmi bir törenle kutlanması ve meclisin 23 Nisan Özel Oturumu’yla açılması bu bayramın önemini ve coşkusunu yansıtamamıştır. Bu günü, bu bayramı, başta okullarında olmak üzere özel alanlarda ve şehirlerde, ailelerinin katılımıyla kutlanmasını bekleyen çocuklarımızda bu kısıtlamalar büyük bir hayal kırıklığı yaratmıştır.. Çocuklarımıza bu hayal kırıklığını yaşatmamalıydık.. Şunu asla unutmamalıyız;  23 Nisan “Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı”dır. Bugün; egemenliğin meclisin açılmasıyla tek kişiden halk iradesine geçtiği gündür. Bugün, Cumhuriyeti’mizin kurucusu Atatürk'ün çocuklara 1927 yılında bayram olarak hediye ettiği özel bir günüdür.”

Bu bayram, TBMM'nin açılışının birinci yılında kutlanmaya başlanan “23 Nisan Millî Bayramı” ve 1 Kasım 1922'de saltanatın kaldırılmasıyla, önce 1 Kasım olarak kabul edilen, sonra 1935'te 23 Nisan Millî Bayramı'yla birleştirilen,  ilki  Atatürk'ün himayesinde düzenlenen “23 Nisan Çocuk Bayramı”yla kendiliğinden birleşmesi sonrasında oluştu. 1980 darbesi döneminde Milli Güvenlik Konseyi bu bayrama resmî olarak "23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı" adını verdi. Ayrıca 1933'te Atatürk'le başlayan çocukları makama kabul etme geleneği günümüzde çocukların kısa süreliğine devlet kurumlarının başındaki yöneticilerinin yerine geçmesi şeklinde devam etmektedir. Atatürk, çocukları çok seven ve onlara değer veren bir liderdi. Dünyadaki ilk çocuk bayramı olan 23 Nisan tarihini, sadece Türkiye’deki çocuklara değil dünyadaki tüm çocuklara armağan eden sevgi dolu bir insan olarak Türk tarihine gerçek bir lider olarak geçti. Bu bayramı çocuklarımıza armağan eden Atatürk’ün çokuklarımızı ne kadar önemsediğini gösteren sözlerinden bir kaçı;

“Çocuklar geleceğimizin güvencesi, yaşama sevincimizdir. Bugünün çocuğunu, yarının büyüğü olarak yetiştirmek hepimizin insanlık görevidir.”

“Çocuklar her türlü ihmal ve istismardan korunmalı, onlar her koşulda yetişkinlerden daha özel ele alınmalıdır.”

“Türkiye Cumhuriyetinin, özellikle bugünkü gençliğine ve yetişmekte olan çocuklarına hitap ediyorum: Batı senden, Türk’ten çok geriydi. Manada, fikirde, tarihte bu böyleydi. Eğer bugün batı teknikte bir üstünlük gösteriyorsa, ey Türk Çocuğu, o kabahat da senin değil, senden öncekilerin affedilmez ihmalinin bir sonucudur.”

Çocuklarımız, geleceğimizdir. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramız Kutlu Olsun.