Geçen hafta sonu (6-7 Şubat) uygulanan tam sokağa çıkma kısıtlamasında bile, "yürüme mesafesindeki market alışverişi iznini" suistimâl edip, eline alışveriş çantası alarak parklara, sâhillere giden insanların haber bültenlerindeki görüntüleri tam anlamıyla bir sorumsuzluk, duyarsızlık ve bencillik ispâtıydı.
Bu toprağın insanı olarak kadınımız erkeğimiz, gencimiz yaşlımız, zenginimiz fakirimiz, siyâsi tavrı ve dinî inancı ne olursa olsun, bir aşamadan sonra vatan sevgisi, buluştuğumuz en büyük ortak paydamızdır.
Bağırsakların ikinci beyin olması meselesi, düşünmek için beyni yerine bağırsakları kullanmak anlamına gelmiyor.
Her şeyde olduğu gibi vatan sevgisi de, "sözde kolay" ama "özde zor" bir meseledir.
Bir zamanlar üniversite okumak için bir kaç büyük ile gelmek zorunda olunan ülkemizde, hem devlet hem de vakıf üniversitelerinin sayısı çoğalınca kalite de kaçınılmaz olarak düştü.
Bu tespit, Hz. Muhammed'in (s.a.v) bir peygamber olarak her hareketinin ve her söylediğinin Kur'ân-ı Kerim ile tutarlı olduğu anlamına gelmektedir.
Bu okurlarımın eleştirilerine genel olarak şu cevâbı da iletmek isterim.
Hz. Ali söylemiş olsun ya da olmasın, bu söz üzerinde durup düşünmemiz gereken bir mesaj barındırmaktadır.