Arap Dünyası bizim dizilerimize bayılıyor.
Sadece Araplar değil mesela İran'da da durum öyle. Ancak Araplar bu durumdan çok rahatsız. O kadar rahatsızlar ki dizilerin engellenmesi için uydurulan laflardan biri "Anneni Türk televizyonlarında gördüm."
Böylesi sözler bile Arapça konuşan coğrafyanın Türk dizilerine olan bağlılığını engelleyemiyor. İşte Suudi Arabistan'da yapılan saray darbesinin son kurbanlarından biri de bizim bu diziler oldu.
Arapça konuşan coğrafyanın en büyük yayın kuruluşu MBC. Başkanı da Velid el-İbrahim. İbrahim'in, kız kardeşi 2005 yılında ölen Kral Fahd’ın eşlerinden biri. Yani eski Kralın kayınçosu. Diğer hissedarlar da aynı akraba çevresinden. İşte bu MBC bizim önemli dizilerimizi alıp tüm bölgede yayınlıyordu.
Derken Velid el-İbrahim Saray Darbesi ile gözaltına alındı. 83 gün Ritz Oteli'nde göz altında tutuldu. Sonunda MBC'nin hisseleri el değiştirdi ve Suudi devletine geçti. Bilin bakalım onlar da ilk olarak ne yaptı? Türk dizilerinin yayınlarını durdurdu.
Bu durum sadece ekonomik bir kararmış gibi göstermeye çalışıyorlar. Bizim diziler pahalıymış. Yerine Arap dizileri çekeceklermiş. Durumun bu olmadığı çok belli. Suudi yönetimi Türkiye'ye kültürel bir savaş açtı. Bizim dizileri Türkiye sempatisi yarattığı için yok etmeye çalışıyorlar.
Ancak Arap sokaklarındaki insanlar da tam tersi. Dizileri ilgi ile izliyorlar. Şimdi bize düşen gerekli düzenlemeleri yapıp aynı dizileri TRT Arapça'da yayınlamak.
Bir sürü telif düzenlemesi gerektiğini biliyorum. Para da elbet. Ancak bu durum klasik 'senin dizin, benim dizim' durumu değil. Bu kültürel anlamda Türkiye'nin sesinin kısılması.
TRT'nin Arapça yayın yapan bir kanalı var. TRT Arapça. TRT'ye düşen süratle yapımcılar ile temasa geçip bu dizilerin Arapça yayın haklarını almak. TRT Arapça'nın zaten dublaj altyapısı var. Arapça seslendirilen bu diziler yine bölge halkına yayınlanmalı. Yayınlanmalı ki bu garip "Ambargo" kararı boşa çıksın. Yayınlanmalı ki, Türk yapımcılar daha iyi para kazanarak, daha iyi dizi yapma şansını kaybetmemeli. Yayınlanmalı ki, diziler bizim Arap sokaklarındaki seslerimiz olsun.