Barış ve istikrara vesile olmasını temenni ediyoruz...
“Sayın Cumhurbaşkanımızın girişimleri ve yoğun diplomatik çabalarımız neticesinde, Rusya ve Ukrayna Dışişleri Bakanları Antalya Diplomasi Forumu marjında benim de katılımımla bir araya gelmeye karar verdiler…
Barış ve istikrara vesile olmasını temenni ediyoruz... ABD ve AB çıkar peşinde, büyük Türkiye barış derdinde… Ülkemle bir kez daha gurur duydum..” diyordu Bakan Çavuşoğlu haklı bir gurur ve yorgunlukla…
Cumhurbaşkanı Erdoğan öncülüğünde konuyla ilgili tüm makamların yürüttüğü “barış ve huzur diplomasisi” sonunda karşılık buldu… Rusya ve Ukrayna Dışişleri Bakanları Türkiye’nin öncülüğünde Antalya Diplomasi Forumu kapsamında masaya oturmayı kabul etti…
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, tüm gerekli makamlar ve tabi ki Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu; yoğun bir diyalog mesaisi yürütüyor…
Bizler de “Türkiye Genlerimizle” duamız, kalemimiz ve kelamlarımız eşliğinde karınca kararınca ulaşmaya çalıştık Rusya-Ukrayna huzuruna ve barışına…
Evet ABD ve AB uçurumlardan itme, kaos, savaş, sorun markajına bu kez kendi mahallesinden bir ülkeyi aldı… Ve göz göre göre savaşa sürüklediği Ukrayna’ya karşı gözlerine, dillerine, kulaklarına kilit vurdu…
O curcunada Ukrayna’dan kaçan Ortadoğu, Asya, Afrika ülkeleri vatandaşlarına bile çifte standart uygulamaktan çekinmedi “Avrupa Kafası”… Bizim üzerinde gururla yaşadığımız bu coğrafyada gözümüzü açtığımız ilk günden itibaren hissettiğimiz “dışlanmışlığı” bu kez Ukrayna hissetti…
Acılar-sürgünler-ölümler devam ederken ABD ve AB yine çıkar hesapları peşinde koştu ve düşenin dostu her zaman ki gibi yine Türkiye oldu…
Bakan Çavuşoğlu’nun günlerdir “iki bakanı da Antalya’da ağırlamak isteriz” çağrısı dün karşılık verdi ve her iki ülke masada buluşmayı kabul etti…
Türkiye öncülüğünde masaya oturacak her iki ülke ne olurdan ziyade “barış için ne gerekli” desturuyla Bismillah demeli öncelikle… Kim ne dedi kim ne yaptı inatlaşması kazançtan ziyade kayıpları arttırır çünkü…
Her iki ülke acılarına tuz basacak ki geleceklerine uzanmasın bu husumet… Evet tuzlar basılacak hem de en etkili, en şifalı, en kadim kaya tuzları… Geçmişin hatırını yok saymamalılar…
Ve elbette Türkiye gibi kadim bir ülkenin huzurlarına dair varlığının etkisini unutmamaları gerekiyor…
Tüm dünya bu savaşa sırtını dönerken, taraflara ayrılırken, nemalanmaya çalışırken, ortamı germeye çalışırken; sadece Türkiye uzlaşıdan yana varlığını ve insani desteğini esirgemedi…
Her iki ülkeye “komşum” diyerek eşit mesafesini ve diplomatik tavrını başarıyla temsil eden Türkiye’nin varlığı Rusya ve Ukrayna ile birlikte tüm coğrafya için de bir nimettir…