Nükleer santral Türkiye'nin uzun yıllardır istediği bir şey.
Neredeyse her iktidar istedi. Ancak şimdiye kadar hiçbiri yapamadı. Çevrecilerin protestoları yüzünden yapılmadığını düşünüyorsanız yanılırsınız. Çünkü hiçbir zaman o kadar etkin olmadılar. Peki o zaman neden şimdiye kadar yapılamadı?
En temel sebep nükleer enerjinin sanıldığı kadar ucuz olmaması. Sonuçta hiçbir şey bedava değildir. Nükleer santral de bedavaya yapılamaz. Bu işe para ayırmak, işletmesi için daha da fazla harcamak gerekir. Yoksa insan kalitemiz, bilim adamlarımızın niteliği bu işe çoktan yeterdi.
Barajların kurulmasını gerektiren hidroelektrik veya kömürle çalışan termoelektrik santral kurduğunuzda proses farklı işler. Ancak nükleer santral en ufak bir hatayı kaldırmaz.
Çernobil travmasının yaşandığı zamanlarda, eskinin daha ufak ekonomili Türkiye’sinde böylesi devasa bir yatırımı yapmak koalisyonların harcı olamazdı. Nitekim olmadı da.
Yoksa çevreciler eylem yapmış, el ele tutuşmuş insan zinciri oluşturmuş da iktidarlar bundan çekinmiş falan değil. Çünkü tırnak içinde fanatik bir çevreciye sorarsanız, doğanın yapısını bozduğu için barajlara, havayı kirlettiği için kömür santrallerine, hatta kuşları öldürdüğü için rüzgâr tribünlerine de karşı çıkar.
Gerçekten, enerji üretmenin bir maliyeti vardır ve maalesef nereyse her efektif enerji üretim biçimi bu faturayı doğaya keser.
Ancak karşılığında insanların temel ihtiyaçları durur. Ve siyasi iktidarların görevi bu ihtiyaçları gidermektir. Giderdikleri ölçüde “İktidar” olabilirler. Bizim de, kıyısından içinde bulunduğumuz petrol savaşları boşuna çıkmaz.
Nükleer santral sahibi bir ülke olmanın uluslararası camiada da ayrı bir önemi vardır. Teknolojik açıdan yeterlilik, siyasi açıdan da stabilizasyonun göstergesidir.
Düşünsenize yıllardır tarumar olan Suriye’nin bir nükleer santrali olsaydı şimdi ne konuşuyor olurduk? Keza dünyanın en büyük petrol üreticilerinden olan İran’ın nükleer santral kurma çabalarını bir düşünün.
Sonunda 40 yıldır tartışılan, 40 yıldır yeri zaten ayrılmış olan Nükleer Santral’in temeli atıldı. Bir sayfa kapandı, yeni bir sayfa açıldı.
Şükür ki 40 yılda nükleer teknoloji de çok ilerledi.