Trabzonspor savunma futbolunu sevmeyen ve de takım halinde savunmayı bilmeyen bir takım. Böyle olunca 2 fark da öne geçse fark etmiyor, mutlak gol ve goller yiyor.
Kaç sıfır önde olursanız olun, önemli olan, rakibinize en az pozisyon vererek ya da hiç vermeyerek maçı tamamlamaktır.
7 haftadır tek puan almamış rakibinizi ilk devre Nwakaame’nin kişisel becerileriyle 2 fark yapmışsın. Bunda Abdülkadir Parmak’ın orta sahaya getirdiği dinamizmin etkisi çok. Kasımpaşa maçında oyundan alınmayı hak etmedi. Ekuban, etkisiz eleman, Sosa ismiyle sahadaydı, Yusuf da aynı şekilde takıma hiç katkı sağlamadı.
Bu kadar yetenekli oyunculara sahip bir takımın bunlardan yararlanamaması da ayrıca dikkate değer. Ya oynamak istemiyorlar, ya yerleri yanlış, ya da bu takım komple yanlış.
Sezon başındaki transferlerin vasat olduğunu defalarca yazmıştım. Hadi takım halinde savunmayı sevmeyen bir takım ama savunmacılar da savunmayı sevmiyor. Bekleri sorunlu bir takım; Hüseyin sağbek, Ekuban kanatta. Neredeyse sıfıra yakın verimsiz bir bölge. Novak-Nwakaame’nin kanadı biraz çalıştı; goller geldi. Trezequet özellikle bu kanadı çok zorladı. Trabzonspor hem kanatlardan hem de orta bölgeden çok atak yiyor.
Ne Sosa ne de Yusuf’la bu sorunlar aşılır. İyi bir çapası olmalıydı Trabzon’un.
Ünal Karaman’ın elindeki malzeme bu diyerek kolaycılığa kaçamayız. Hiç kimsede olmayan oyuncular var. Bunları oynatmak teknik adam becerisi.
O beceriyi ondan beklemek Trabzonsporluların hakkı.