Notlarımda önce Yusuf var. Oyuna direkt katkısı oldu.
Gollerde asist katkısı yoksa bile, maçın tamamında Trabzonspor’un en istatistikli sporcusuydu. Trabzonspor adına, takımın kalitesini en tepede tuttu. Şut attı, net paslar gönderdi. Boş alan yarattı.
İlk golün geldiği dakikaya kadar Ünal hocayı niye değişiklik yapmadı diye eleştirenler, maç sonucu susmalıdır. Ekuban girene kadar ve maçın tamamında oyunu tutan bir taktik vardı. Net pozisyon da vermeden maçı tamamlattı takımına.
Ekuban’la gol bulmasa, son andaki Amiri golü de gelmeyebilir, maç berabere bitebilirdi. Kayserispor, Trabzonspor’un ön liberosuz takımına net üstünlük kuramadı. Oysa Trabzonspor, Yusuf, Abdülkadir, kaleci Uğurcan’ın iyi oyunlarıyla zorlanmadan kazandı. Ekuban’ın maçı döndüren golünden sonra Ünal hoca, Rodellega ile onu ileri ikiliye atar mı? Atmalı.
Skora rağmen, daha erken değişiklikler olabilirdi.
Ve son 10 dakika gelen skor, 50-60.dakikalarda gelebilirdi.
Trabzonspor oyundan kopmadı. Zaman zaman düştü ama asla maçı bırakmadı; oyunun içinde kaldı. Maçın özeti bu aslında.
Fenerbahçe maçındaki en güzel oyun, güzele yakın oyunla taçlandı ve 2 haftada 6 puanla Trabzonspor zirveye oynarım mesajı verdi.
Bu, ‘O sene bu sene demek mi? Asla.
Trabzonspor haddini bildiği anda, haddini aşabilir.
Ama bir şartla; hep haddini bilerek oynarsa.