Türkiye'nin devrimci lideri rahmetli Turgut Özal 1980'li yıllarda iktidara geldiği zaman ülkeyi ayağa kaldıracak yeni bir zengin sınıf yaratmayı amaçlamıştı. Bunu gerçekleştirmek için dış ticaret ve müteahhitlik alanında bir grup iş adamını destekledi.
Sık sık yurtdışı gezilerine çıkıp bu iş adamlarını yabancı liderlere “benim güvenilir iş adamlarım” olarak tanıttı ve onların o ülkelerde iş almalarını, o ülkelerle ticaret yapmalarını sağladı.
Ayrıcalıklı “dış ticaret sermaye şirketleri” ortaya çıktı ve teşvik edildi. Enka, Koçtaş, Nurol, Güriş ve STFA gibi inşaat şirketleri desteklendi ve çok başarılı oldular.
Rahmetli Özal yeni bir zengin sınıfı yaratarak fabrika bacalarına yatırım yapacak ve kitlelere iş imkânı sağlayacak bir iş adamı tipi yaratmak istedi. Yani kapitalist olarak kazanan ama sosyalist gibi harcayan iş adamları…
Geçen hafta kaybettiğimiz Şarık Tara böyle bir iş adamıydı. Rusya’da yalnız inşaatlar yapmadı, ülkede önemli bir emlak zengini haline geldi. Binlerce Türk’e iş imkânları sağladı. Ama bunların ötesinde kamu diplomasisi yaptı ve Türkiye’nin dış ilişkilerine katkıda bulundu.
Keşke bütün Özal’ın iş adamları böyle yapabilseydi. Onlar paradan para kazanıp ceplerini doldurdular ama ülke ekonomisine fabrika bacaları kazandırmadılar. Yani Özal’ın “onlar yükselsin ki ülkede onların sırtlarında yükselsin” projesi tam olarak başarılamadı…
Şarık Bey nur içinde yatsın, mekânı cennet olsun.