İmam, imame, imamlık, imamet aynı kökten türeyen sözcüklerdir. İmam, sözlükte birçok manaya gelmektedir
İmam, imame, imamlık, imamet aynı kökten türeyen sözcüklerdir. İmam, sözlükte birçok manaya gelmektedir: Cemaate namaz kıldıran kişi, devlet başkanı, Hz. Peygamber’in yerine geçen halife, mezhep imamı vd. İmam’ın en önemli ve belki de hepsini kapsayan manası “önder”dir. Bir kişi eğer imam ise o önderdir ve önde olan kişidir. Önde olmak iyi hoştur da bir o kadar da zor, meşakkatli, modern tabirle stresli ve olağanüstü sorumluluk üstlenilmesi gereken bir hâldir. Kimi zaman birilerinin öne geçirmesi ile kimi zaman da kendiliğinden olan bir hâldir. Yani imamlık bir meslek değildir.
İmam, aynı zamanda Hz. Peygamber’in (s.a.v.) yerine geçecek olan kişidir. Allah korkusu olan bir Müslüman bunun ağırlığından sakınır ve öyle kolay kolay da imamete geçmek istemez... Öyle her önüne gelen imam olamaz yani. Mesela İslam fıkhına göre namaz kıldıracak imamda birçok şart aranır. Bunları tek tek burada yazmaya kalksam bu sütunlara sığmaz.
En basit örnek olarak şunu söyleyeyim: Bir kişi dinen bütün şartları yerine getirse de o sevilmeyen bir kişi ise onun imamlığa/imamete geçmesi tercih edilmemiştir. Çünkü olur ya kendisinden dolayı dinden bir Müslüman kalben soğur diye buna sıcak bakılmamıştır. Yine mesela bed bir sesi olan da imamlığa uygun görülmemiştir.
Gelelim günümüze... Bu kadar hassas olan dinimiz ve milletimiz; hiç vatan hainlerine, çalanlara (ki çalmadık bir şey bırakmayanlara) çırpanlara, İslam dinini kendi sapık dinlerine âlet edenlere (ek olarak imamlığın şartlarından biri de Müslüman olmaktır), milletin namusuna göz dikenlere (yatak odalarına kadar girenlere), tecessüs edenlere (kusur arayanlara), casusluk edenlere imamlık makamını uygun görür mü sizce? Elbette ki görmez.
Ayrıca öyle ben “Kâinat İmamı” falan oldum demekle de olunmuyor. Hoş öyle bir makam da yok zaten. Ee demek ki neymiş? İmam, imamlık, imamet gibi kavramlar, sıfatlar ve hâller öyle ne idüğü belirsiz kişilere uygun görülmemiştir. Her ne kadar FETÖ denen örgüt bu kavramların içini boşaltmak istese de bu kavramlar bizim güzel kavramlarımızdır. Sakın ha bu güzel kavramlarımızı o örgütle özdeşleştirmeyelim. Onlar ne kadar bunu istese de biz buna karşı duralım.
Yeryüzü yaratıldığından beri bu kavramlar oldu ve olmaya da devam edecek. Birileri bu kavramları kirletti/kirletmek istedi diye biz de onların dümen suyundan gidemeyiz/gitmeyeceğiz. Her zaman söylediğim gibi kavramların bir suçu günahı yok. Onlara olumlu ve olumsuz manalar atfeden bizleriz. Fakat bazı kavramlar herkesin ortak tanım yaptığı kavramlardır. Mesela; iyi, kötü vb. “Kötü” kavramını istediğimiz kadar uğraşalım “iyi” yapamayız. “İyi” kavramını da istediğimiz kadar uğraşalım “kötü” yapamayız.
İmam, imamlık, imamet kavramları da “iyi” kavramı gibi tabiri caizse oy birliği ile olumlu tanımlar yapılmış kavramlardır. Şimdi kalkıp birileri bunları kirletti/kirletmek istedi diye bu olumlu tanımları biz olumsuzlayacak mıyız? Tabi ki hayır!