Öncelikle pazar günü oynanan finalde Sırbistan'ı da devirerek İstanbul'da düzenlenen Eurobasket 2017 şampiyonu Slovenya'yı tebrik ederim.
Öncelikle pazar günü oynanan finalde Sırbistan’ı da devirerek İstanbul’da düzenlenen Eurobasket 2017 şampiyonu Slovenya’yı tebrik ederim. Turnuvayı namağlup tamamlayarak ülkeleri adına tarih yazdılar. Fransa, Yunanistan, İspanya ve Sırbistan gibi ekollere karşı doğru oyunları oynadılar ve mutlu sona ulaştılar. Slovenya’da Goran Dragic, turnuvanın en değerli oyuncusu olsa da, benim dikkatimi çeken isim Luka Doncic oldu.
Bazı yazılarımda ismini anmışımdır Doncic’in. Daha 18 yaşında olan bu yıldız oyuncu, (yıldız adayı değil; hakikaten yıldız) 2015-2016 sezonunda neler yapacağının sinyallerini Real Madrid formasıyla vermiş; geçen sezon da birçok maçta ilk 5’te yer alıp, hem THY Euroleague’de hem de İspanya Ligi’nde birbirinden etkili performansları olmuştu. Hatta ve hatta, bazı maçlarda abilerinin liderliğini de üstlenip kazandırdığı maçlar da vardı. Keza, Eurobasket 2017’de de Dragic ile birlikte takımın liderliğini üstlendi ve turnuvanın en iyi 5’inde yer aldı.
Bizim gençlerimiz de eğer bir yerlere gelmek istiyorsa, kesinlikle ama kesinlikle Doncic’i görüp, izleyip ibret almaları gerekiyor. Öncelikle fiziksel anlamda kendini geliştiren bir Luka Doncic var. Kolları ve omuzları genişlemiş, birçok deneyimli oyuncuya diş geçiriyor. Yaşı tutsaydı, geçen sezon onu NBA’de izliyorduk. Bir de bizimkilere bakalım… Doncic’ten 3-4 yaş büyük ve pozisyonu gereği fiziksel anlamda kaya gibi olması gereken genç pivotlar Emircan Koşut, Egemen Güven ve Ayberk Olmaz, bildiğin dal gibi… Vücut çalışmıyorlar mı acaba? Saydığım oyuncular da, kendi dallarında ülkemize Avrupa şampiyonluğu kazandırmış isimler. Üstelik yetenekliler de… Lakin fiziksel anlamda gelişim sağlayamayınca, ne büyük organizasyonlarda fazla süre alabilirsin, ne de A Milli Takım’ın 12 kişilik kadrosunda yer alabilirsin. Ayrıca, Egemen Güven, NBA Draftı’na katılmasına karşın seçilmedi. Bunun sebebi de açık açık fiziksel olarak NBA için yetersiz olmasıydı. Egemen de bu konuya yeni yeni dikkat etmeye başlamış olmalı ki, Pınar Karşıyaka’ın hazırlık maçlarında, önceki sezona göre biraz daha gelişmiş bir Egemen var.
Doncic’ten alınacak bir diğer ibretlik özelliği ise, mental anlamda nasıl oyunda kaldığıdır. Kendisi, yaşına göre çok cesur bir oyun oynuyor. Rakibine hiç acıması yok. Yeri geldi mi, içeriye korkusuzca drive edip turnikesini veya smacını potaya bırakıyor; savunmada da, “Faul yaparsam…” korkusuna hiç kapılmadan karakterini ortaya koyuyor. Bizde ise, kendisinden yaşça büyük, Doncic’in abi diyeceği oyuncular var; (istisnalar gerçeği değiştirmiyor) bu kadar mı korkak oynanır? Topu sektirişinden oyuncunun akıbetini anlıyorsunuz. Ya top kaybı oluyor, ya da çok kötü bir şut çıkıyor. Sonra neden yerli oyuncular, kendi kulüplerinde fazla süre alamıyor?
Ulu önder Atatürk’ün de belirttiği gibi, çalışkan Türk Milleti’nin zeki, çevik ve ahlaklı sporcuları, ister basketbol olsun; isterse futbol ya da başka branşlarda, daha çok çalışıp her zaman cesur, akıllı, mantıklı ve fair play çerçevesinde oynayarak bizleri daha da gururlandıracak başarılara imza atmalılar. Son olarak, bu doğrultuda Avrupa şampiyonu olan U23 Kadın Voleybol Milli Takımı’nı ve Ukrayna’da düzenlenen turnuvada madalyalar kazanan Milli okçularımızı tebrik eder, başarılarının devamını dilerim.