Türkiye açısından büyük bir tehlikeyi konuşmak üzere İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile buluştuk.
Türkiye açısından büyük bir tehlikeyi konuşmak üzere İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile buluştuk. Bakan Soylu bu zehrin detaylarını anlattı. Zehrin adı Metamfetamin. Metamfetamin nasıl bir uyuşturucu madde, özellikle aileler bunu bilmesi açısından biraz bahsedelim.
MET ETKİSİNDE OLANI TANI
• İri Gözbebekleri
• Hızlı Nefes Alma ve Kalp Atışı
• Yüksek Vücut Isısı
• Ciltte Yaralar
• Abartılı Davranışlar
• Hiperaktiflik • İştahsızlık / Kilo Kaybı
• Paranoya / Halüsinasyonlar
• Yoğun Uykusuzluk
• Gerçekten Kopukluk
Ne yazık ki çok ciddi bir zehir ile karşı karşıyayız. Metamfetamin kaynaklı ölüm oranı çok yüksek yüzde 54,23 ile 2021 yılında görülmüştür.
2015 yılında 54 ilde görülmüş 2021’e geldiğimizde Türkiye’nin bütün illerine yayılmış, hedef kitlesi gençler olan metamfetamin isimli uyuşturucu madde Türkiye açısından büyük bir tehlike oluşturuyor. 5 yılda inanılmaz bir yayılım göstermiş.
Afganistan'ın eroinin üretim merkezi, İran'ın ise eroinin geçiş ve metamfetaminin üretim merkezi olduğu hatta Suriye’de bazı fabrikalarda gelir elde etmek için uyuşturucu üretiminin yapıldığı bu üretilen uyuşturucunun da Türkiye’nin yanı sıra Körfez ülkeleri de hedefi.
Uyuşturucu madde metamfetaminin de büyük bir tehlike olduğunu söyleyen Soylu, 2017'den itibaren saha baskısıyla ciddi bir sorun olan bonzainin etkisinin, yaygınlığının en az seviyeye indirildiğini, bunun önemli bir başarı olduğunu vurguladı.
Türkiye yasak bölge haline gelecek
Bakan Soylu’ya beş yıl sonra Türkiye’nin uyuşturucu ile mücadelesinde nerede olacağını sordum.
Soylu, “Her şekilde kapasitemizi genişletip uyuşturucu ile mücadelede iyi duruma geldik. Tabi biz bunu yeterli bulmuyoruz. Bir kişinin bile uyuşturucudan ölümünü engellememiz lazım. Ancak beş yıl sonra sınırlarımız çok daha profesyonelleşmiş olacak. Şu anda elde ettiğimiz kabiliyetler gerek insan gerek yetiştirdiğimiz personel açısından gerekse uyuşturucu ile mücadele açısından gelişmiş olacağız. Uyuşturucu ile mücadele bizim rehabilitasyon sürecimiz çok daha iyi olacak. Burada başarı elde ettiğimiz kadar uyuşturucunun ülkemize gelmesini engellersiniz. Başarı elde edemezseniz pazar halinde tutarsanız bu daha fazla cazibe yaratır. Sınırda yakalanmaları artırdığınız sürece cazibeyi azaltırsınız. Bir problem var suç ve suçla ilgili olan kişiler buna bir şekilde devam ederler. Şu anda göçmen kaçakçılığını kimin yaptığını biliyor musunuz? Geçen sene biz 7 bin 500 göçmen kaçakçısı organizatör yakaladık. Bu yıl şu anda rakam henüz beşinci aydayız 5 bin kişi. Peki kim bunlar, sınırımızın içinde de sınırımızın dışında da uyuşturucu kaçakçıları. Bu mücadele ile kalkanları indirdiğiniz anda sağanakla karşı karşıya kalırsınız. Biz önümüzdeki beş yıl içerisinde girilmez bölge olmaya çalışacağız hedefimiz bu. Uyuşturucunun girmediği, girmekten imtina edeceği, girince kaybedeceği ülke haline geleceğiz. Temel hedefimiz bu girilmez bölge olacağız. Türkiye uyuşturucu baronları için yasak bölge haline gelecek.” dedi.
“Tehdit alıyor musunuz” diye sordum.
Soylu, “Çok… Benim şahsi açımdan, Bataklık Operasyonu’na kadar her şey normaldi. Ben, Bataklık Operasyonu'nun kişisel hayatımda başka bir değişiklik açtığını düşünüyorum. Bundan rahatsız değilim. Çünkü o insanlar Türkiye'de yaşıyorlardı ve bu işi yapıyorlardı. Bataklık Operasyonu'nun ilk ihbarı şahsıma gelmiştir, cep telefonuma." yanıtını verdi.
Uyuşturucu ülkemizin gençleri için ciddi bir sorun. Benim sorunum değil diyemeyiz. Herkesin elini taşın altına koyması gerektiğini gençlerimizi bu bağımlılıklardan kurtarmanın yollarını hep birlikte bulmalıyız. Uyuşturucu ile mücadele devam ederken gençlerin uyuşturucuya ilgisini nasıl önleriz diye düşünelim. Gençlik ve Spor Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı birlikte çalışarak projeler üretmeli. Bağımlılığa neden olan ruhsal, çevresel alt nedenlerine inmek önemli bir çözüm ortağı olabilir. Ayrıca çok küçük yaşlarda çocuklara eğitim spor ve değer duygularını yükseltecek eğitimler verilmeli. Çocuğu uyuşturucuya yönlendiren sebepler ortadan kaldırılırsa uyuşturucu baronları kendilerine yeterli alan bulamayacaktır. En büyük görev yine annelere düşüyor. Çocuklarınızı izleyin. Çocuklarınızda bu tür belirtiler varsa hemen destek isteyin. Ülkemizin gençlerine değer.