Bütün bu olup bitenler sırasında Genel Kurul'da bulunan tek lider MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ydi.

TBMM’de cumhurbaşkanlığı sistemini içeren anayasa değişikliklerinin ilk tur görüşmeleri devam ediyor. Görüşmeler sürerken genel kurulda, gece yarısından sonra yaşananlar, mümkün olsa da Meclis hafızasından silinse. CHP milletvekillerinin kürsüyü işgali ile başlayan eylemi, milletvekillerinin ısırılmasına kadar uzandı, adeta bir kabus gecesiydi.

Bütün bu olup bitenler sırasında Genel Kurul’da bulunan tek lider MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ydi. Genel Kurul’da grubunun başında hiç kıpırdamadan oturarak, MHP milletvekillerinin kavgaya karışmasına mani oldu. Yaşanan arbede sırasında herhangi bir cismin çarpmaması için de MHP milletvekilleri Bahçeli’yi adeta koruma altına aldılar. Bu son kavga yaşanmadan önce, MHP Genel Başkanı adeta olacakları önceden hissetmiş gibi, gazetecilerle sohbet ederken tansiyonun düşürülmesi gerektiği üzerinde durmuştu. Güncel konuları değerlendiren Bahçeli, önemli mesajlar verdi. Bahçeli şunları söyledi:

BUNUN BÖYLE DEVAM ETMEMESİ GEREKİR

“18 maddenin içtüzüğün öngördüğü şekilde tartışması yapılıyor. Artık milletimizin de beklentisi var fakat burada bir gerilim stratejisi takip ediliyor. Herkes düşüncelerini açıkça paylaşacağı yerde, ‘acaba bunu nasıl öteleriz, toplum nezdinde kendimizi ne kadar haklı kılarız’ anlayışına dayalı olarak gerilim stratejisi takip ediliyor. Zaman zaman kavganın eşiğine getiriliyor. Bunun böyle devam etmemesi gerekir. Herkes, grup adına, şahısları adına olsun, görüşlerini açıkça söylemeli. Oylama sırasında içtüzüğün ilgili maddelerine bağlı kalarak oy kullanmasının da bir siyasi kültür haline gelmesi lazım. Bu olursa, toplum anayasa değişikliğinden ne anlaşılması gerektiğini anlar hale gelir. (Anayasa değişikliğinde gizli oy) Farklı düşünen bir milletvekili varsa ona da mahalle baskısı olmasın diye bir yöntem. Ben kabine girdim, daha evvel açıkladım, açık da kullansam, perdeleri örterek de kullansam benim ne oy verdiğimi bilmeyen var mı? Açık veriyor, birbirlerinin fotoğraflarını çekiyor. Ne olacak çekince? Hatıra olarak saklayacaklarsa.... Bilemiyorum. CHP'den biri, açık veya kapalı oy kullanmış olsa, bugüne kadar anayasa değişikliği söylemlerinde bir farklılaşma olacağı kanaatiyle bende bir merak uyandırmaz ki, ‘hayır’ oyu kullanacağı besbelli.”

HDP İRADESİNİ ORTAYA KOYMUYUYOR

“Oylamalara 480 - 486 aralığında katılım var. 330'u aşan bir sayı ile maddelerin kabulü söz konusu. Ama TBMM 550 milletvekilinden oluşuyor, buruda altını çizerek vurgulayacağım konu HDP'nin 11 milletvekilinin tutuklu olması sebebiyle ortaya koyduğu bir tavır, direniş var. 59 oy kullanılmıyor ancak görüşmelere katılıyorlar, düşünceler paylaşılıyorlar, oylamalarda olmuyorlar. Bazı sloganlarla da eylemlerini yürütüyorlar. Her madde için böyle devam edeceğe benziyor. Bir siyasi kuruluş, anayasa değişikliği hakkında düşüncelerini söylüyor ama kabulü veya reddi konusunda iradesini ortaya koymuyor. O sebepten dolayı katılım düşük gözüküyor.”

AHMET TÜRK’ÜN RAHATSIZLIĞI İLERİ AŞAMADAYSA TUTUKSUZ YARGILANMALI

“Şu an için 59 milletvekili anayasal tartışmalara oylama bağlamında katılmıyor ama Mecliste bulunarak, 11 tutuklu milletvekili ile ilgili bir eylem ortaya koyuyor. Hukuki meseledir, bizim buna herhangi bir şey söylememiz doğru olmaz. Yargı süreci devam ediyor. İleride neler gelişir bilemeyiz ama bildiğim bir şey var. Tanıdığım için ifade ediyorum. Meclise geldiğimiz vakit, elimizi sıkan bir şahıs var Ahmet Türk. Bana gelen bilgilere göre, Sayın Türk'ün rahatsız olduğu ifade ediliyor. Sayın Sırrı Süreyya Önder konuşma sırasında Ahmet Bey'in rahatsızlığını ifade etti, üzüldüm. 74 yaşında Sayın Ahmet Türk, eğer rahatsızlığı hakikaten ileri bir aşamadaysa, tutuksuz yargılanması, tedavisinin yapılabileceği tarzda kolaylığın sağlanması gerektiğini düşünüyorum. Bunun ideolojik bir boyutu yoktur. Sırrı Süreyya Önder Bey'in söylemesiyle eskiden beri Türk siyasi hayatında değişik partilerde olan bir şahıs, görüşlerini paylaşmış değiliz. İnsani boyutuyla ele alınıp sağlığına kavuşması açısından tutuksuz yargılanması veya adli kontrol yöntemiyle tedavisine fırsat verecek bir yaklaşım olmalı.”

OYLAR DENGEYE OTURDU

“130 - 133 arasında ret oyu söz konusu. 5 çekimser, boş, geçersiz oy var. Bu süreç böle devam edecek. Kabul veya retler artık bir istikrara kavuştu, dengeye oturdu. Kabul oylarında düşüşe ihtimal vermiyorum ama artışlar olabilir. 367'yi geçse de geçmese de millet iradesiyle kuvvetlendirmek gerekir. Anayasa değişikliğinin Meclis’te referandum aralığında kabul edileceği görülüyor. Mecliste ortaya koyduğumuz tavır, referandumda aynı devam edecektir. Ana muhalefetin istekleri doğrultusunda sonuçlanmazsa, gerilim referandumda da kendini gösterecek. Meclisteki gerilim stratejisi, Türkiye geneline yayılmış olacak. Siyasi partilerin yöneticilerinin, grup başkanvekillerinin bu konuda hassasiyet göstermeleri lazım.”

TERÖR UNSURLARI YARARLANABİLİR

“Evet veya hayır için muhtelif açık hava toplantıları yapıldığında, oralarda bu gerilim devam ederse acaba ne olur? Türkiye aynı zamanda, iç ve dış terörizmle de kuşatılmış durumda. Terör unsurları bundan ne şekilde yararlanabilir? Bunun da düşünülmesi lazım.”

SAĞDUYULLU OLMAKTA YARAR VAR

“Bundan sonraki görüşmelerde gerilim aşağı çekilmeli. Karşılıklı suçlamalar biraz siyasi ahlâkla bağdaşır olmalıdır. Haksız yere suçlamalar, aşağılayıcı cümleler kullanmamak lazım. Oylamaların daha sağlıklı yapılmasını, gerçekçi sonuca ulaşmasını temin edersek, o zaman toplum anayasanın meşruiyeti üzerinde olumlu düşüncelere sahip olur. Yarım saati aşkın bir çatışmaya zemin teşkil edecek itişme kalkışma yaşandı. Arkasından tahrik eden sözler ortay çıktı. İleride cumhurbaşkanının yetkileri gibi daha önemli maddeler var. Başka maddelerde nasıl bir gerileme yol açar, çok daha sakıncalı bir duruma götürür Türkiye’yi, bundan kaçınmak lazım. Anamuhalefet ve iktidarın buna dikkat etmelerinde, sağduyulu olmalarında, sağlıklı düşünmelerinde yarar vardır. Tansiyonun düşmesi lazım.”

REFERANDUM SÜRECİNDE DEĞİŞİKLİKLERİ NASIL ANLATACAK?

“18 maddeyi, nasıl hazırlandığını, geçmişten bu yana nasıl olduğunu anlatacağız. Hemen hemen her siyasi parti, programlarında, seçim beyannamelerinde 12 Eylül anayasasının yapısı ve uygulanışı hakkında şikâyetleri olduğu için anayasa değişikliği düşünmüş, yeni bir sivil anayasa hazırlanması konusunda görüşlerini paylaşmış. 131 yıldan beri anayasa tartışılıyor. Bunun sonlandırılması için Meclisin bu sorumluluğu üstlenmesi lazım. 21. Yüzyılı kucaklayan, Cumhuriyetin 100. yılı kutlarken anayasa tartışmasına son veren bir Türkiye ortaya çıkarabilir. “

KABUL VE RET LOTOSU OYNUYORLAR

“Bu arada yine basın yoluyla birileri kabul ve ret lotosu oynuyor, ‘MHP'de oylar şöyle, öbürlerinde böyle’ diye. MHP aşırı derece köşe yazarlarının suçlamalarına muhatap oluyor. MHP'ye karşı yapılan haksızlıkları doğru bulmadığımı ifade etmek istiyorum. Televizyonda, ‘MHP çatladı’ diye başlık atıyorlar. Bu başlık doğru bir başlık değil. Bazıları katılmayabilir, oy vermeyebilir ama bu ‘çatladı, patladı’ diye anlatılırsa daha farklı algı doğar, kaldı ki rakamlar onu göstermiyor şimdi.”

FİREYİ MERCEKLE ARAMAK LAZIM

“Fireyi verip vermeme, sayısal yönden değil, oyun rengi açısından aranmalı. Biz çok açık söyledik, 5 milletvekili arkadaşımız değişikliğe MHP'nin görüşleri doğrultusunda yaklaşmadıklarını ifade ettiler. 39 milletvekilimizden 5 eksik var, diğerleri oy kullanıyor. Bunlar üst üste konulduğunda fireyi nerede bulacaksınız? 343'te fireyi ararsanız fazla yok. Anayasa değişikliğini olgunlaştırıp TBMM'ye sunan iki partiden önemli bir kayıp yok. 5 - 6 kişi ayrı hareket ediyor, MHP’den 33 - 34 milletvekilinin oyu var. Fireyi mercekle aramak lazım.”

BİRİNCİ TUR, ‘NE VAR NE YOK’ OYLAMASI

“Birinci tur oylama, ‘ne var ne yok’ oylaması, ‘bu anayasayı görüşmeye başlayalım mı başlamayalım mı’ oylaması. ‘Başlayalım’ diyorsanız, 1. Maddedeki oylamayı esas alacaksınız, o da 347. O tabloya bakıldığında burada fire aramamak lazım. İyi niyetle yaklaşıp, geleceğe yönelik, ‘bu anayasa, bu çizgide değişimle devam ettiğinde genel kurulda kabul edilir ve referanduma gider, millet iradesine başvurma yolu açılır’ yorumunu yapmak lazım.”

İKİNCİ TURDA SÜRPRİZ OLURSA…

(İkinci tur oylamalarda, bazı milletvekillerinin, önemli maddelerde oy vermeyeceği, referandum aralığında oya ulaşılamayacağı iddiaları) Öyle bir sorun yaşanırsa, zaten farklı sonular beraberinde gelir. 316 milletvekilinin imzası ile bunu sunan iktidar ne düşünür, nasıl hareket eder bilemeyiz. Uzlaşma ile hazırlanmış bir metin. Bekleyip bekleyip, genel kurula gelip bunu delmek hiçbir partinin milletvekiline yakışmayan, kabul edilmeyecek bir durum. Böyle bir durum olursa ne olur? Meclis bu yönüyle çalışamaz duruma düşerse, çalışabilecek bir zemin aramak için millet iradesine gidilir. Meclisi yenilemek gibi bir irade ortaya çıkabilir. Çok kişi buraya çomak sokar, karıştırır, çalkanır Türkiye…

DOLARDAKİ ARTIŞ, AŞILAMAYACAK DURUM DEĞİL

Ekonomik durumu ayrıca analiz etmek lazım. Böyle bir krizi koalisyon şartlarında yaşamış bir parti olarak söylüyorum, aşılamayacak durum değil. Aşılması için Türkiye’de istikrar, güven, huzurun sağlanması, herkesin işine gücüne bakacak bir ortama gelmesi gerekir. “

TÜRKİYE SONUÇ ALINMADAN BAŞİKA’DAN AYRILAMAZ

Gelişmeler hakkında ayrıntılı bilgiye sahip değiliz. Suriye ve Irak’taki gelişmeler karşısında, Türkiye’nin aldığı tavır, ortaya koyduğu uygulamalar sonuçlanmadan Başika’dan ayrılınamaz, geri adım atılamaz.

AK PARTİ VE MHP İÇİNDE FETÖCÜ VAR MI?

“(AK Parti ve MHP içinde FETÖ’cü milletvekillerinin oylamayı etkileyeceği iddiaları) Kamuoyunda bir kanaat, algı oluşturmaya çalıştılar, ‘Mevcudun içinde 33 milletvekili, 47 milletvekili de geçmiş dönemde olanlar var’ diye bir tartışma. Bu hükümetin, AKP'nin iç sorunudur. Bize müdahaleyi kabul etmediğim için onlara da müdahaleyi ahlaki bulmam. Biz de de var ise gereğini yaparız.”

YUSUF HALAÇOĞLU’NA VERDİĞİ MESAJ

“Yusuf Bey’i Meclis’te gördüm, arkada yalnız oturuyordu. Arkadaşlardan rica ettim, ‘gelebilirler mi’ diye. O da sağ olsun geldiler. O arada kendisi bilim insanı, bazı konularda Türkiye’de otorite sahibidir, son çalışmaları hakkında bana bilgi verdiler. Söz sözü açtı, anayasa değişikliğine geldi ama birbirimizi incitmediğimiz gibi, karşılıklı görüşlere de saygı duyarız. İstedikleri gibi düşünür, herkesin kendi bileceği iş, ama kanaatlerini değiştirci bir ikna çabası içinde yaklaşmadık.”

KİMSEYE KAPALI DEĞİLİZ

(Muhaliflerin dönüşü mümkün olabilir mi?) Herkesi kucaklamak lazım. Görüş farklılıklarını nasıl giderirler, nasıl yaklaşırız bilemiyorum ama gelişmeleri yakından takip etmek lazım. Kimseye kapalı değiliz. MHP'yi yaralamaya, yozlaştırmaya gelen, MHP'yi toplum nezdinde anlaşılmaz hale getirmek isteyen unsurlara müsaade etmeyeceğimizi herkesin bilmesi lazım.”